Şuayip Yaman       Görünen Köy

Şuayip Yaman Görünen Köy

VATANDAŞ TAPU DAİRESİ’NDEN ŞİKÂYETÇİ...

 

İlçemiz Tapu Müdürlüğü’nde işi olan vatandaşlar işlerin uzamasından veya zamanında sonuçlanmamasından şikâyetçi...

 

Tapu Müdürlüğünün kırtasiyeciliği ve bürokratik engellemelerinden bıkan birtakım vatandaşlar da “tapu dairesi mi yoksa emlakçi ofisi mi” diye sitemlerini dile getiriyorlar... İddialara göre bazı emlak ofislerinin işleri, vatandaşlara nazaran ne hikmetse daha çabuk görülüyormuş...

 

Çubuk’ta vatandaşların ipotek, satış, veraset veya diğer işlemler için gittiği Tapu Sicil Müdürlüğü’nde işlemlerin günlerce, haftalarca ve hatta aylarca sürdüğü, yaşanan aksaklıklar nedeniyle insanların mağdur edildiği iddia ediliyor.

 

Ve ayrıca vatandaşın tapudaki işlemleri kaplumbağa hızıyla, birtakım emlakçilerin işlemlerinin ise jet hızıyla yapıldığı iddia ediliyor...

 

“Başka yerde böyle bir şey görmedim”

 

Vatandaşlar, Tapu Müdürlüğü'nde işlemlerin çok yavaş ilerlediğinden yakınıyor. 

 

 Oysa günümüz internet çağı... Bu yüzden işlemlerin, 2 saat bile sürmemesi gerektiğine dikkat çeken vatandaşlar,  buna rağmen işlemlerin aksadığını, insanların işlemlerini aynı gün yaptıramadığını söyleyerek,  "Bunu anlamak mümkün değil." diye konuşuyor.

 

Bir vatandaş (H.S.) babasının vefatı nedeniyle veraset işlemleri için Tapu Müdürlüğüne gider;

 

 Babası 24.08.2016 tarihinde vefat etmiştir. Vatandaşın tapuya müracaatı 1.09.2016’dır.

 

O gün sadece kimlikler kontrol edilmiş, başka bir işlem yapılmamış. İşlemler durmuş. Üstelik araya hatırlı kişiler de konulmuş. Fakat nafile.. Vatandaş çareyi Tapu Genel Müdürlüğü’ne, buradan da Başbakanlık İletişim Merkezi’ne (BİMER) başvurmakta bulmuş..Sonuçta ancak 4 ay sonra dilekçesine cevap alabilmiştir.

 

Vatandaş, “ben de kamu personeliyim. Mesleğimiz gereği, gelen vatandaşların işlerini hemen anında, en geç de aynı gün içerisinde halletmeye çalışıyoruz. Üstelik diğer konularda da yardımcı oluyoruz.”

 

Çubuk dışındaki Tapu Müdürlükleri'nden de hizmet aldığını söyleyen vatandaş, " Ben sadece Çubuk’ta işlem yaptırmıyorum. Başka Tapu dairelerinde sabah müracaatımızı yaptığımızda, öğleden sonra imzayı atıp tapudaki işlemimizi tamamlıyoruz. Ancak Çubuk Tapu Dairesi'nde  normal bir veraset işlemi bile imzaya gelene kadar günler ve hatta aylar geçiyor.

 

Yine başka bir vatandaş, “Satış işlemlerinde de aynı şekilde. 10 gün önce verdiğimiz satış dosyası hala tapuda bekliyor. Dosyanın ne zaman imza aşamasına geleceği de belli değil. Bekleyen dosyalar sadece bununla sınırlı değil. Birçok dosya tapudaki işlemlerinin tamamlanmasını bekliyor" şeklinde konuştu.

 

Aynı şekilde bazı emlakçiler de şikâyet ederek, “Çubuk Tapu Dairesi'nde  normal bir ipotek işlemi bile imzaya gelene kadar bir hafta, bazen on gün geçiyor. Satış işlemlerinde de aynı şekilde. Günler önce verdiğimiz satış dosyası hala tapuda bekliyor. Dosyanın ne zaman imza aşamasına geleceği de belli değil. Bekleyen dosyalar sadece bununla sınırlı değil. Birçok dosya tapudaki işlemlerinin tamamlanmasını bekliyor " şeklinde fikirlerini ifade ediyorlar.

 

Vatandaş A.T. , “Veraset dosyası Tapu’da 14 aydır bekliyor” diyor.

 

Tapu Dairesi intikal başvuruları için vatandaşa en az 6 ay süre veriyormuş!!!

 

Bu şikâyetlerin aksine Tapu’dan memnun olan emlakçilerde mevcut...

 

“Tapu işini yapmıyor, biz işimizden oluyoruz”

 

Tapu Müdürlüğü'nden kaynaklanan sorunlar nedeniyle müşterileriyle sıkıntı yaşadığına da değinen bir emlakçi, bunun işlerini olumsuz yönde etkilediğini söylüyor.

 

Dosyasını takip ettiği müşterilerine net bir şey söyleyemediğini ifade eden emlakçi, "İşlemlerin bu kadar uzaması nedeniyle, biz işimizden oluyoruz. İşletmemde uzun süredir sigortalı işçi çalıştırıyorum. Sigorta primlerini bir ay dahi aksatmadım. Devlete vergimi bir ay geç ödemedim. İşçimin maaşını gününde aksatmadan ödüyorum. Dolayısıyla tapudaki işlemleri gününde yapacağım ki, hizmetimin karşılığını alıp, işçimin sigortasını, maaşını ve  devlete vergimi ödeyebileyim." dedi.

 

Tapudaki  sürecin belirsizliği nedeniyle, alıcı ve satıcı arasındaki ilişkinin de bozulduğunu vurgulayan bir diğer Emlakçi, "Satıcı bir an önce parasını almak istiyor. Alıcı da kaparo vermiş, bir an önce  tapusunu almak istiyor. Ama tapudaki işlemler uzayınca ister istemez sinirler geriliyor. Ve insanlar sonunda bize patlıyorlar." diye konuştu. Emlakçi, durumun çok ciddi sıkıntılar doğurduğunu, vatandaşların ve Çubuk' ta emlakçilik yapan diğer işletmecilerin de aynı sıkıntıları yaşadığını belirterek, bu sorunun bir an önce giderilmesi gerektiğinin altını çizdi.  

 

Emlakçi sözlerini şöyle tamamladı: "Çubuk Tapu Müdürlüğü'ne verdiğimiz satış dosyasının aradan geçen 10 günlük zamanda ne aşamada olduğunu bilmiyoruz. Ben müşterime bunun cevabını veremiyorum. İşini takip ettiğim müşterilerim bana yapamayacaksan bize söyle, biz başkalarına yaptırırız diye tepki gösteriyorlar. Bu tepkiler, yaşadığımız bu sıkıntılar, moralimizi bozuyor ve işlerimizi sekteye uğratıyor.

 

Diğer emlakçi arkadaşlar da aynı sıkıntıları yaşıyor. İşlemini kendi takip eden vatandaşlar da aynı sıkıntıları yaşıyor. Yetkililerden bu soruna artık bir çözüm bulmaları gerekir..”

 

Yine bir emlakçi, “Yatırım amacı ile ilçemizde arazi almak isteyenler, Tapu’daki işlemlerin uzun sürmesi nedeniyle arazi almaktan vazgeçip gidiyorlar. Bu da ilçe ekonomisine zarar veriyor.”

 

Tapu’da bir işi olan vatandaş, gördüğü manzaralar karşısında durumun çok ciddi sıkıntılar doğurduğunu, vatandaşların ve Çubuk’ta emlakçilik yapan diğer işletmecilerin de aynı sıkıntıları yaşadığını belirterek, bu sorunun bir an önce giderilmesi gerektiğinin altını çizdi. 

 

Yetkililerden şu sorunun cevabını vermelerini bekliyorum. Devlet dairesinde bir işlemin 25-30 gün beklemesi normal midir? Bu soruya birileri cevap versin...

 

Çubuk Tapu Müdürlüğü bir zamanlar bölgenin en iyi hizmet veren kurumuyken son yıllarda ne oldu da en fazla şikâyet edilen kurum haline geldi?

 

Çubuk ilçesinin önünün açılması, hizmetlerin ilçeye gelmesi önemlidir. İnşaat sektörü zaten ittire kaktıra istihdam oluşturmaya çalışıyor, yabancıya ürünlerini pazarlamaya çalışıyor ama diğer yandan bürokratik engeller ortaya çıkıyor. Hem yatırımcı hem vatandaş mağdur ediliyor.

 

Ülkemizin birçok il ve ilçelerindeki tapu müdürlüklerinde rüşvetle ilgili skandallar, dedikodular ortaya çıkıyor. Konuyla ilgili haberlere zaman zaman medyada rastlamak mümkün..

 

Örnek vermek gerekirse;

 

“İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Ekonomik Suçlarla Mücadele Büro Amirliği ekipleri tarafından İstanbul genelindeki bazı tapu müdürlüklerinden rüşvet karşılığı işlem yaptığı iddia edilen şüphelilere yönelik operasyon düzenlendi.”

 

İnşallah ilçemizde böyle bir olay olmaz...
 

Rüşvetin aleni olarak döndüğü bazı tapu müdürlüklerindeki bu sorunu kökten çözmek isteyen devlet, tapu işlemlerinin yapıldığı çalışma alanlarına gizli kameralar yerleştiriyor...

 

Kamera koymakla sorun çözülüyor mu? Elbet teki hayır…

 

İlçe Kaymakamlığı, Tapu Müdürlüğü’ndeki sorunlara bir an evvel el atmalıdır. Bu işler böyle gidecekse vay vatandaşın, vay yatırımcının haline...

 

TAPU DAİRELERİNDEKİ GENEL SORUNLAR VE ÖNERİLER...

Personel Genel Olarak Eğitimli Değil...

Personel her ne kadar belirli okulların mezunları arasından seçilerek atanmakta ise de, personelin tapu ve kadastro mevzuatı konusunda yeterli bilgiye sahip olmadığı gözlemlenmektedir. Ankara’da düzenlenen kısa süreli ve uygulamadan uzak kurslar ile personelin gerektiği gibi eğitilmesi mümkün değildir.

Merkezdeki eğitimi destekleyici olarak her bölge müdürlüğü bazında her kademedeki memurlara görev alanlarıyla ilgili uygulamalı eğitim verilmelidir.

2) Personel Sayısı Yeterli Değil...

Günümüzde hemen hemen bütün tapu dairelerindeki personel sayısal olarak yeterli değildir. Tapu daireleri genel olarak ihtiyaç duyduğu kadronun yarısı kadar personel ile hizmet vermektedir. Mevcut personelin de yarısı kadarının genelde meslek mensubu olmayanlar arasından atandığı görülmektedir.

Öyle ki, bazı tapu dairelerinde; örneğin 15 personel var ise, bunların ancak 5 adedi ile akitli ve akitsiz tapu işlemleri yapılmaya çalışılmaktadır. Diğerleri özelleştirilen kurumlardan, Diyanet İşleri Başkanlığından, bankalardan, belediyelerden tapu dairsine geçen ve meslek mensubu olmadıkları için, kendilerinden uzunca bir süre, hatta bazen hiç verim alınamayan personeldir. Tapu daireleri az personelle çok iş yapmaya çalışmaktadır.

Bugün pek çok tapu sicil müdürü, 15 personelim var ancak, havaleleri 3 kişiyle yapabiliyorum şeklinde ifadelerde bulunmaktadır.

3) Personel Yeterli Özlük Haklarına Sahip Değil...

Kamu kurumları arasında belki en çok çalışıyor olmasına rağmen, en az ücret alan meslek elemanları tapu memurlarıdır. Hiçbir kurumun personeli tapu sicil memuru kadar yoğun bir iş ortamında, risk ve sorumluluk altında çalışmamaktadır.

Bugün tapu dairelerinin çoğu hükümet konaklarındadır. Hükümet konaklarından tapu ve nüfus müdürlüklerini çıkardığınızda bir kaymakamlık binasına giren vatandaş sayısı 100 kişiden 20 kişiye düşecektir.

İlçemizde tapu dairesi müstakil bir yerde görevini yapmaya çalışmaktadır. Ama bina küçüktür...

Tapu ve nüfus müdürlüğü, kaymakamlık binası içerisinde bulunmasa nerdeyse hükümet konağına girip çıkan vatandaş olmaz. Tapu daireleri taşındıkları sokak veya caddeye anında bir hareketlilik getirmekte, canlılık kazandırmakta o bölgeye olan talebi arttırmaktadır. Tapu dairelerinin bu önemine karşın, ne devlet, ne kamuoyu tapu dairelerinin önemini idrak edebilmiş değildir.

Bu öneme ve tapu memurlarının risk altında gün boyu ve hatta gece çalışmalarına rağmen aldıkları ücret nerede ise asgari ücret seviyesindedir.

Pek çok kurumun fon, döner sermaye, komisyon ücreti, ek ders ücreti, fazla çalışma ücreti gibi akla gelmeyen pek çok yöntem ve yollarla memurlarına ek bir gelir katkısı bulunduğu halde, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’nün personeline hiçbir yardım ve katkısı yoktur.

Personel ancak emeğinin karşılığını aldığına inanırsa dürüst çalışır. Personel maddi açıdan tatmin edilmediği sürece verilen hizmetle ilgili vatandaşın şikâyet ve yakınmaları bitmeyecektir.

4) Personel Ağır Risk ve Sorumluluk Altında Çalışmakta..

Medeni Kanunun 1007. maddesinin gereği Devlet tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan sorumludur. Devlet bu zararı ödedikten sonra zararın doğmasına sebebiyet veren tapu sicil memuruna rücu ederek, ödediği zararı ondan isteyebilmektedir.

Aldığım bilgiye göre; Ankara Sincan, İstanbul Avcılar, İzmir Konak, gibi tapu sicil müdürlüklerinde bir yıl içersinde en az 30.000 civarında işlem yapılmaktadır. Yapılan tapu işleminde el değiştiren taşınmaz malın asgari 100.000 TL. Değeri vardır. 1 yıl içerisinde yapılan 30.000 işlemden 1 tanesi hatalı çıkarsa, Devlet, tapu memuruna dönerek bu 100.000 TL.’yi memurdan istemektedir.

Bir tapu sicil müdürü 25 yıl hizmet verse, 25 x 30.000=750.000 adet işlem yapmaktadır. Bu işlemlerden 1 tanesi yanlış çıkarsa bu yanlışlık kendisine en az 100.000 TL.’ye mal olmaktadır.

İnsanoğlu binde bir hata yapamaz mı? Binde bir hata bile çok değildir halk arasında makul görülür. Ancak tapu memurunun hata yapma lüksü yoktur.

30 bin işlem demek, her işlem bir sayfa olsa 30 bin sayfa demektir. Müdür bir yıl içinde bu 30 bin sayfayı okuyup, mali ve cezai sorumluluğunu kabul edip, altını imzalamaktadır. Bu her bir sayfanın mali sorumluluğu da en az 100.000 TL’dir. Bazı işlemler 10 sayfadır. Başka hangi kurumun memuru yılda otuz bun sayfa okuyup, imzalamaktadır. Gayrimenkulden rant elde etmeye çalışan, tapu dairesini aldatmaya çalışan o kadar kötü niyetli insan vardır ki, bu rant kavgası içinde, iş yükü altında, yetersiz personelle çalışan bir müdürlüğün aldanmaması, aldatılmaması mümkün değildir.

Bu mali sorumluluğun zamanaşımı süresi de yoktur. Müdürün kendisi hayatta değil ise torunlarına varıncaya kadar bu bedel istenmektedir.

Her meslekte doğan zararlardan sorumluluk bir zamanaşımı süresine bağlandığı halde, tapu memurunun mali sorumluluğu için bir zaman aşımı süresi öngörülmemiştir.            

Noterlerle tapu dairelerinin işlemleri benzer niteliklerde olmasına rağmen, noterlerde zamanaşımı süresi Borçlar Kanununun 126. maddesinde 5 yıl olarak düzenlenmiş, tapu memurları için herhangi bir zaman aşımı süresi konmamıştır.

Tapu memurlarının huzurlu ve risk altına girmeden çalışabilmeleri için bir an önce zamanaşımı süresi getirilmelidir...

 

 

 

Bu yazı toplam 4523 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
8 Yorum