Allah Teala “Ben gizli bir hazineydim. Bilinmemi arzu ettim. (marifetime muhabbet ettim) de (bu) kâinâtı yarattım.” buyurdu.

Kainat, bizim anladığımız boyutuyla nedir? Nasıl bir yaratılış?

Bilen kim?

Sonsuz uzay boşluğu diye tanımladığımız uçsuz bucaksız karanlık mı?

Galaksiler mi? Güneş mi? Gezegenler mi? Dünya mı?

Dağlar mı? Denizler mi?

Taşlar mı? Ağaçlar mı? Hayvanlar mı?

Melerler mi? Cinler mi? İnsan mı? 

Allah neyi murat etti? (En iyisini bilen Allah'tır. Ama bize akıl verip akletmez misiniz? Düşünmez misiniz? diye vahyetti.) 

Her yaratılmışın bir bilme hikayesi var. Bizim bilme hikayemiz Berzah Aleminde başlıyor. Ruhlarımız yaratıldı. Allah bütün ruhları bir araya topladı ve (A'raf,172) buyurdu. 

Biz buradan ne anlamalıyız? Nasıl bir idrak kuşanmalıyız?

Daha dünyaya gönderilmeden, yaratılan ruhların eğitimi başlıyor. İlk öğrenme onu bilmeyle başlıyor. O zaman var olacak insan. Bilinmeye muhabbet etmişse Yüceler Yücesi bilmeyen, evet Sen bizim Rabbimizsin demeyen nasıl var olacak.

Bütün cansız varlıklar O'nu tanıyor, biliyor. Hayvanlar, bitkiler O'nu tanıyor. Onlar bu soruyla muhatap oldu mu? Allah ruhlarımıza soruyor beden giydirmeden önce, sorumluluk ve imtihan başlamadan önce.

Şanı Yüce olanı tanımakla başladık, O'nu tanığımız için şeref kazandık. 

"Bir sessizlik Berzah Aleminde... Bütün ruhlar şaşkın. Öyle bir nida ki; Ben sizin rabbiniz değil miyim?  Ruhlar bu nidayı bütün ihtişamıyla hissediyor. Beden giydirilmiş insan üzerinden örnek verirsek sağdan, soldan, arkadan, önden, dilinden, kalbinden bütün iç ve dış azalarından kısaca her zerresinden nidayı işitiyor insan ve kalakalıyor. O zaman hissettiği benlik kavramı Allah'ı idrakine gölge oluyor. İçimden gelen, Ben sizin Rabbiniz değil miyim? nidası ise ben kimim diyor adeta."

Var olan ben, kendinden başka varlığı kabul etmez. Bende sıyrılmadan O'nu nasıl tanıyacağım. İşte öğrenme burada başlıyor. O zaman karşımıza "Ben kendi kendime öğrenme yolculuğunda ne kadar başarılı olabilirim?" sorusu çıkıyor. Yine Berzah Alemindeki ilk öğrenmeye dönüyoruz.

" Bütün ruhlar hayretini üzerinden atamamışken bir ses "Belâ (Evet Sen bizim Rabbimizsin)" diye nida eder. O benlikten arındırılmış Fahri Kainat (S.A.V.) efendimizin  sesidir. O ruhtan bir aşı diğer ruhlara da yapılır ve benlikten arınan ruhlar "Belâ (Evet Sen bizim Rabbimizsin)" diyerek Yüceler Yücesini bilmekle başlar." (Dr. Haluk Nurbaki)

Öyleyse nasıl öğrenebilirim?

1. Allah'ın ilham etmesiyle. (Bunun için ruhumuzun benlikten arınması gerek.)

2. Allah'ın Üsvei Hasene olarak yarattığı, vahyettiği bir rehberi takip ederek,

“Size iki şey bırakıyorum. (Bunlara tutunursanız) asla delalete düşmezsiniz: Allah’ın kitabı ve sünnetim. Bu ikisi (kıyamette) havza kadar ayrılmadan beraberce geleceklerdir.” (Hâkim, 1/93)