Abdurrahim Somuncu (Emekli Müftü)
Hz. Muhammet (s.a.v) ‘in , Hz. Zeyneb(R.A) ile evlenmesinin hikmeti
Hz. Muhammet (s.a.v) ‘in evlatlığı tarafından boşanan, Hz. Zeyneb(R.A) ile evlenmesinin hikmeti.
Hz. Peygamber (s.a.v)’in azaldı kölesi olan Hz. Zeydin, kendi sulbünden gelen bir nesil olmadığı ve olamayacağı ahzab süresi ayet 4 de “Allah...evlatlıklarınızı da (öz) oğullarınız olarak tanımadı.Bunlar sizin ağızlarınıza gelen sözlerden ibarettir….” kuranın ifadesidir.
İslami yönden, Hazreti Muhammet (s.a.v) efendimizin, evlatlığı tarafından, boşanmış olan, Hz.Zeyneb ile evlenmelerinde bu ayet doğrultusunda hiçbir sakıncası olmadığı görülmektedir. Bu evlilikte, Rasullulah’ın hayatının, kendi şahsından öte, tüm Müslümanlara, dünyanın sonuna kadar, örnek olacağı kabul edilmesi gereken bir gerçektir. Evlatlıkların kendi oğulları olamayacağındaki özel beyanın “Lafzın hususiyyeti mananın umumiliğine mani değildir” kaidesince.
İslam dininde evlatlığının boşadığı eşiyle evlenmesinde herhangi bir sakınca bulunmadığı Haram olanın ise, kendi sulbünden gelen öz evladının, eşiyle olanında olduğu, Nisa süresi ayet 23 de beyan edilmektedir. Bu nedenle, Rasulullahın, yaşantısının, müslümanlara, örnek oluşu hakkında kur’a-nı kerim, Azab süresi ayet 21de: şöyle açıklanmaktadır. “And olsunki, Allahın Resulünde sizin için güzel örnek vardır…” yine aynı sürenin 40. ayetin dede “Muhammet. Sizin erkeklerinizden hiç birinin babası değildir. Fakat! O,Allahın, Rasulu ve Peygamberlerin,sonuncusudur…” buyrulmaktadır.
Bu konuda merhum Reşit paşanın dediği gibi “Rasulullah vahiyden-bin defa hâşâ-bir kısmını inkâr etseydi, muhakkakı bu ayeti inkâr ederdi” demiştir. Rasulullah için, nefsine düşkünlük aramak, çok büyük bir yanlışlıktır ve bühtandır. Çünkü Hz. Peygamber Zeyneble, evlendiğinde Hz. Zeynep 60,yaşında idi. Kendiside, 52 yaşının üstün delerdi. Haris oğlu zeyd, İslam nimetiyle şereflenmiş olmanın huzuru içinde ve Peygamberimizi de canından çok seven bir sahabe idi.
I-Hz. Zeydin hayat hikâyesine gelince; 1-Hz. Zeyd çocukken baba evinden kavmi tarafından kaçırılan ve Ukaza pazarında satılan bir köle idi. Hz. Hatice validemizin siparişi üzerine yeğeni olan, Hâkim tarafından satın alınıp, Hz. Hatice validemize teslim edildi. Daha sonrada, bu köleyi Hz. Hatice validemiz, Peygamberimiz (s.a.v)’e efendimize, köleolan Hz.Zeydi hibe etti. Hazreti Zeyd, Ebu Talibin ticaret kervanıyla Şama gitmişti, Şamda Amcası yeğenini görünce tanıdı. Daha sonra babası Haris ve amcası Mekke ye geldiler. Babası Haris, Rasulullahtan oğlunu istedi, Rasulullahta, oğlun seni isterse seninle gitsin, dedi ve Hz. Zeyde sorulduğunda; Cevaben; YaRasulallah! senden üstün kimseyi tanımam,sen benim hem babamsın ve amcasın dedi. Bu olay üzerine Rasululah (s.a.v) efendimiz de Zeydi kölelikten azat etti ve Zeyd hürriyetine kavuştu.
2-Hz. Muhammet (s.a.v)’in en soylu kabilesi olan, Haşim kabilesinin torunu ve halasının kızı olan Zeynebi, Zeyd ile evlendirdi. Rasulullah (s.a.v) bu evliliği, Allahın emriyle yapmıştı. Fakat Hz.Zeynebe, azatlı bir köle ile evlenmesi zor gelse de İslami görüşte, köle ile hür olan eşitti. Bu nedenle bu evliliği kabul etmiştir. Ahzab suresi 36 da “Allah ve Peygamberi bir işe hükmettiği zaman, gerek imanlı olan bir erkek, gerekse imanlı olan bir kadın için ( ona aykırı olarak) kendilerine muhayyerlik yoktur…” buyrulmaktadır.
3-Hz.zeyd, Evlendikten bir müddet sonra, Zeynep ile arasında aşırı, geçimsizlik başladı, öyleki Hz. Zeyd, zeynebten usanmış ve nefret eder olmuştu. Zeyd ( r.a) gelip Hz. Peygambere, Zeynep hakkında şikâyette bulundu ve zeynebten boşanmak istedi. Cevab olarak ta, Rasulullah (s.a.v) “Allahtan kork eşini boşama” buyurdu. Fakat! Buna rağmen Zeyd, Zeynebi boşadı.
4- Zeynebi, Zeyitten boşanma olayı sona erdikten sonra, Allah (c.c) Rasululahın, Zeyneble evlenmesi konusunda vahiy gönderdi. Ahzab süresi ayet 37 de “Zeyd onunla bağını kopardığında (boşadığında) , o nu seninle evlendirdik ki; böylece evlatlıkları eşleriyle bağlarını kopardıklarında onlarla evlenme konusunda, müminlere bir vebal olmadığı, bilinsin.(Böylece,) Allahın emri yerine getirilmiştir.” Buyrulmaktadır. 5-Müslüman doğru bildiği şeyden yahudinin, hırıstiyanın ve misyonerlerin, dedi kodsusundan korkmaz, maide süresi ayet 5de “…müminler… Hiçbir kınayanın kınamasından korkmazlar…” Buyrulmaktadır.
Rasulullah (s.a.v) bu evliliği nefsinin meyli, isteği ve şehvet duyguyla değil müminler, oğulluğunun boşadığı hanımla evlenmesinde güçlük çekmesinler, cahiliyye devrinin kötü âdeti ortadan kalksın diye, emri ilahiye doğrultusunda yapmıştır. Değilse; Rasulullah (s.a.v) kendisinden 15 yaş büyük olan, Hz. Hatice validemizle, her türlü imkân elinde varken, 52 yaşına kadar evlilik hayatını sürdürmüştür.
6. Rasulullah’a dostu, düşmanı, sadık, emin derdi ve “Muhamemdül Emin” ismi ile yâd edilirdi. Misyonerler, münafıklar ve İslam düşmanları bu meseleyi dillerine dolayıp, sevgili Peygamberimize dil uzatıyorlar. “Güneş balçıkla karartılmaz” denildiği gibi Resulullahı iyi tanıyanlarda, elbette bu yersiz dedi kodulara değer vermezler.
7.Arablarda hür bir kimsenin, azatlıda olsa, bir küle ile evlenmesi, onur kırırcı bir mesele idi, bu nedenle de, Rasulullah (s.a.v) efendimiz, Hz.Zeyneble evlenmesi, onun kırılan onurunu tamir etmiştir.
Hazreti Ayşe ( r.a) buyuruyor ki; “Hz. Peygamber Zeydi (seriyyelerde) savaşlarda başkomutan olarak görevlendirirdi. Eğer Hz. Zeyd kendisinden sonra yaşasaydı, onu kendi yerine, halife olarak atardı” buyurmuşlardır. Görülüyor ki, Hz. Peygamberle Hz. Zeyd arasında bu olaydan dolayı da, her hangi bir kırgınlığa yer verilmediği anlaşılmaktadır. Allah’a emanet olunuz.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.