CEMALETTİN SÖĞÜT

CEMALETTİN SÖĞÜT

HAC NOTLARI-3

KENDİ VATANDAŞINA  ARAFAT VİZE VE DİĞER ÜLKELERE HAC BEDELİ

Kurban bayramı sonrası Kabe karşısında Zem Zem Tower AVM’ de; Ülkemizin  Aksaray ili nüfusuna kayıtlı genç bir bilgisayar mühendisi ile tanıştık. Bir Avusturya firmasında, yazılımcı olarak çalışıyormuş.

Kendisinin Müslüman olması nedeniyle, şirketi tarafından Suudi Arabistan Cidde şubesine bu arkadaşı görevlendirmişler. 9 aydır Cidde’de imiş. Ortak tanıdıklar çıkınca, hasbihalimiz artarak dostluğumuz ilerledi. Bir ara ona; “sen hac görevini yerine getirmişsindir” dedim.

Öyle ya bizim durumumuzda olanlar 14 yıl beklemişti. Tanıştığım arkadaş da cevaben “yok abi, hac vazifesini yapmak istediğim halde, maalesef yapamadım” cevabını alınca çok şaşırmıştım.

Kendisi “hac vazifesini yapamayınca, umre yapmak için Kâbe’ye geldiğini ve vazifesini yaptığını” ifade etti. Bunun üzerine şaşkınlığımı anlayınca  “şirkette  çalışan  50 civarı personelin izinsiz Arafat’a gittiklerini, orada çadırlara giremedikleri için,  görevliler tarafından yakalandıklarını, bir çoğunun yurt dışı edildiği” haberini öğrenmiş. Bunun üzerine, “şirket çalışanı olarak kendisine sıkıntı olabileceği endişesi ile vazgeçtiğini” söyledi.

Bana çok şaşırtıcı gelmişti. Öğle ya Cidde Mekke arası 70 km idi. Hac yapmak için güzel bir fırsattı. Zira; Arafat vakfesi hacı olmak için en önemli bir vazife idi. Suudi Hac Bakanlığı, Arafat vakfe vizesi için kota sınırını getirmiş. Bütün Müslümanlarının orada hakkı olduğundan, işi ciddi tuttuklarını öğrenmiş olduk.

Bu durumu resmi yetkililer de belirtiyorlardı. Hac vizesi ile gelen bütün herkese otelde, Diyanetin Hac Kimlik Kartı dışında ayrıca “Arafat Vize Kimlik Kartı” dağıtmışlardı. Bu kartın diğer kimlik kartından daha önemli olduğu üzerinde önemle duruyorlardı.

Daha sonra Medine’ye geldiğimizde Hasan ağabeyle tanışmıştık. Kendisi İlahiyatçı. Türkiye, Adıyaman ilinden, Medine’ye gelip, 30 yıl kadar önce yerleşmiş. Hac-Umre ve Rehberlik hizmetlerini eşi ile birlikte yapıyorlarmış. Sohbet, hasbihal ilerleyince, bu durumu sorduk.

Konu ile ilgili bize ifadesi, “Suudi Hac Bakanlığı’nın kendi vatandaşlarına, Arafat vizesi için kişi başı 12.000 bin riyal aldıklarını ve sadece 5 yılda bir hac için Arafat vizesini verdiklerini” ifade etti. Böylelikle bütün Müslümanların Arafat vakfesi nedeniyle kul hakkına girmemek için, kota limitini sıkı tedbir ve müeyyidelerle uygulandığını gördük. Bu da bizleri memnun etmişti.

Mekke’de; Mescid-i Haramda, 4 hafta kaldığımız süre içerisinde tanıştığımız Pakistan, Afganistan, Endonezya, Malezya gibi İslam ülkelerinden gelenlerin ödedikleri hac bedelleri, bizim ödediğimiz bedel ile aynı seviyede olduğunu öğrendik.

giyim, kişi, şahıs, insan yüzü, iç mekan içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu  

giyim, insan yüzü, iç mekan, kişi, şahıs içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu insan yüzü, kişi, şahıs, gülümsemek, gülüş, giyim içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu   insan yüzü, kişi, şahıs, giyim, gülümsemek, gülüş içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu insan yüzü, giyim, kişi, şahıs, insan sakalı içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 16 – Mekke’de Bir Grup Hacılarımızla

15) CEBELİ NUR, SEVR MAĞARASI VE CİDDE:

OSMANLI MİRASI. BALAT-KAPALI ÇARŞI KIZIL DENİZ

Mekke’de kafile başkanı ve grup sorumlularının rehberliğinde bütün hacılarımızla birlikte,  9 Temmuz 2023 Salı akşamını Çarşamba’ya bağlayan gece, ilk vahyin indirildiği, ilk emir “OKU” hitabına mazhar olan Cebeli Nur, Hıra dağına çıkmıştık.  Orada huşu içirişinde Resulullah’ın ibadetini yaptığı mahzende nafile namazlarımızı kıldık çok şükür.

Bu mahzenden Kâbe çok güzel görünüyordu. Çok dik bir dağ olan Cebeli Nur, 640 metre yüksekliğe sahip. Yaklaşık iki bin merdiven basamağı olduğu ifade ediliyor. Cebel-i Nura’a gece saatlerinde çıkmakta yarar var. Serin olmakla birlikte, ay'ın ışığı ile etrafınızı rahatlıkla görebiliyorsunuz. Hıra mağarasına bir saatte çok rahat çıkabiliyorsunuz.

dış mekan, gökyüzü, doğa, dip kaya içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu giyim, adam, insan, kişi, şahıs, gökyüzü içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 17 – Cebel-i Nur ve Hıra Mağarası

Yine Kafile olarak, 10 Temmuz 2023 günü Hz. Resulullah’ın Mekke’den Medine’ye hicret ederken Hz.Ebu Bekir ile sığınarak saklandığı Sevr Mağarasına gittik. Sevr dağının başlangıcında şirkle ilgili yazılan kocaman bir levha sizleri de uyarıyordu. Sevr mağarasında, gece teheccüd namazlarını kılarak ibadetlerimizi yaptık. İslam ülkelerinden gelen hacı kardeşlerin kendi lisanları ile tesbihat-dua-zikirlerini, o mekanda dinlemek ayrı bir haz veriyordu.  

Kendi içimizde aynı akranlardan alt grup oluşturmanın güzelliğini yaşıyorduk. Zira Kafile 150 kişiden oluşuyordu. Alt grupla planlama yapmak ve karar vermek daha hızlı oluyor aldığınız kararı hemen uygulama imkânınız olabiliyordu.

Cidde de görev yapan yeni tanıştığımız mühendis arkadaşın da ecdadımız Osmanlı yadigarı, Balat-Kapalı Çarşı Hz . Havva Annemizin Kabri, Kızıl Denizi görmek için ziyaret edilmesi gerektiği yönünde tavsiyelerde bulunmuştu.

14 Temmuz 2023 akşamı konaklama yaptığımız otelde planlama yaptık. Mekke’de dört hafta konakladığımız İhda Vessam oteli; Şişe 4 bölgesi olarak bilinen Cenneti Muallanın hemen çaprazında idi. Kâbe’ye 1200 metre mesafesi vardı.

Diyeceksiniz ki, bütün hacılar hava yolu ile Mekke gitmek için Cidde Havaalanına gidiyor, zaten görmüş oluyorsunuz.

Biz de Cidde, yalnızca havaalanından ibaret olmadığını söylüyorduk. Cidde’de ziyaret edilmesi gereken yerleri ifade ettiğimiz de ikna oluyorlardı.  

Kafile başkanından, 15 Temmuz 2023 Cumartesi günü için izin aldık. 15 kişilik bir alt grup ile sabah Cidde’ye gitmek için yola revan olduk.

Otelden, Haremeyn hızlı tren istasyonuna taksi ve minibüs ile ulaşım ücretine, Mekke ve Cidde arası hızlı tren biletlerini ilave edince maliyet artıyordu. Bu arada Mekke-Cidde arası hızlı trenin 45 riyal olduğunu öğrenmiştik.  

Otelin önünden geçen taksi ve minibüsleri durdurup fiyat aldığımızda Otelden Cidde’ye doğrudan gitmek daha ekonomik oluyordu. 5 kişilik beyler için bir taksi, 10 kişilik de bayanlara ait olmak üzere bir transporter kiralamıştık.

Zira taksi ve minibüs şoförleri ile iletişim kurarken, ulaşım bedeli hep kişi üzerinden alınıyordu.  Bunun için; “kem riyal vahit nefer” ifadesi en kolay anlaşılan, bir iletişim kurma cümlesi oluyordu.  Cidde’ye giderken ayrılmış yolun üst kısmından  iki ayaklı büyük KURAN Rahlesi takdire şayandı. Yolun kenarlarında trafik levhası şeklinde zikrullah ibarelerinin yapılması ve Kuran rahlesi ile bizleri Kuran okumaya teşvik ediyordu.

Osmanlı İstanbul’a yaptığı camii, mescit ve kapalı çarşının aynı bir benzerini o mukaddes topraklara da yapmıştı. Cidde ekonomik anlamda kara hava deniz ulaşımlarının yapıldığı tarihi, kültürel görülmeye değer.

Cidde şehrinin tarihi merkezi "Al-Balad" olarak adlandırılan deniz kıyısındaki bölgesi İstanbul da Fatih Camiinin kuzeyinde Balat caddesinden almıştı.

İstanbul’un Anadolu yakasında bulunan Harem Garı, Mescidi Harama yani Kâbe’ye giden istasyonun ismiyle anılıyordu. Nitekim; Osmanlı Ecdadımızın Cidde’ye yaptığı mimari üslup ile yapılmış tarihi evleri ve sur kalıntılarıyla UNESCO dünya miras listesi 2014 yılında girmeye hak kazandığını öğreniyoruz.

Kapalı çarşısı tarihi surlar ve evleri gördükten sonra istikametimiz Hz. Havva annemizin kabristanı oldu.

Hz. Havva Validemizin meftun olduğu söylenen Kabristana  1. Derece hayatta kalan akrabaları geldiğinde Kabristanın açıldığını diğer zamanlarda ziyarete kapalı olduğunu görevliler bizlere ifade ediyordu.

giyim, kişi, şahıs, ayakkabı, dış mekan içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu giyim, kişi, şahıs, adam, insan, ayakkabı içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 19 – Cidde’de Hz. Havva Validemizin Kabri Olduğu Söylenen yer

Alt Grup hacılarımızla birlikte bir sonra ki ziyaret yerimiz Mescidi Kısas. Osmanlının son dönemlerine kadar Kura’an da suçlu cezasının Kısas’a Kısas hükmünün uygulandığı mekan. Lakin ziyarete kapalı olması nedeniyle içeri giremedik.

 

bina, giyim, kişi, şahıs, insanlar içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 20 – Cidde’de Alt Grup ile Mescid-i Kısas

Gündüz öğle sıcağı o kadar yürümemizi olumsuz etkiliyordu ki bir arkadaşımız sıcaktan bayılma vakası bile yaşadı.

Öğle namazı için bir camiye girdiğimizde serinlemiştik. Ani sıcak ve soğuk ortama, vücut alışmaya çalışıyordu. Sıcaktan asfalt erimişti, yürümekte zorlanıyorduk. Bizde en serin yer olarak bir restoran bulalım hem yemek yeriz hem de güneşin harareti geçinceye kadar orada bir müddet bekleriz dedik ve öyle de yaptık.

Alt grubun sayısına göre restoran araştırdık. Netice de, 15 kişilik tek büyük bir masa şeklinde geniş bir restoran bulduk. İçeriye girince klimalar hemen sizleri rahatlatıyordu. Oh be şükür diyorsunuz. Sıcak memleketler de klimalarda olmasa bu insanlar ne yapardı diye kendinizi düşünmekten alamıyorsunuz.

giyim, kişi, şahıs, adam, insan, insan yüzü içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 21 – Cidde’de Alt Grup ile Restoranda İaşe ve Serinleme

Ayrıca, alt grup da İngilizceyi konuşan arkadaşların olması da ayrı bir avantajdı. Bu bizler için değerliydi. Artık ikindi namazına kadar restoranda yemek yiyerek  oyalanmıştık. İkindi namazlarını ki bir camii de eda edince, ikindi sonrası güneşin etkisi azalmıştı.

Cidde’de görülmesi gereken bir yerde Kızıl denizdi. Yaklaşık 2.000 km uzunluğu olan, hac yolları ve Avrupa-Hindistan-Uzakdoğu ticaret yolu üzerinde olmasından kaynaklanıyor.

Süveyş kanalı yapılmadan önce hacca gelmek için deniz ulaşımı olarak kullanılan Kızıldeniz asırlarca çok önemli bir bölge olmuş. Hint Okyanusu'nu Süveyş Kanalı üzerinden Akdeniz'e bağlayan Kızıldeniz, Ortadoğu ile Doğu Afrika arasında bulunan Kızıldeniz'in en önemli özelliği, Asya'yı Avrupa'ya ve Atlantik Dünyası'na bağlayan en kısa ve maliyetsiz su yolu olmasıdır.

Corniche/Korniş bölgesinin ziyaret edilmesi tavsiyesi üzerine kiraladığımız iki araç ile kornej bölgesine gidip kızıl denizden güneşin batışını izleyerek, akşam namazını orada eda etmek üzere  anlaştık.

Uluslararası kongrelerin yapıldığı, bir çok otellerin, lunaparkların, dalış okullarının dinlenme alanlarının, taş yürüyüş yollarının bulunduğu, denizden 312 metre havaya su fışkırtılarak dünyanın en büyük fıskiyesinin olma özelliği ile cazibesini sürdürmeye devam ediyordu.

Yine Kızıldeniz’den gün batımını izleyip akşam olduğunda, fıskıyenin beş yüz kadar spot ile görüntüsü de bir başka güzellikti. Hatıra fotoğraf ve videolarımızı çekerek akşam namazlarını kıldıktan sonra Mekke deki otelimize döndük.

giyim, dış mekan, kişi, şahıs, gökyüzü içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu  dış mekan, gökyüzü, ağaç, kişi, şahıs içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

giyim, gökyüzü, dış mekan, kişi, şahıs içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu  dış mekan, su, gökyüzü, doğa içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

 gökyüzü, dış mekan, su taşıtı, su içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu  gökyüzü, dış mekan, ağaç, pınar içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 22– Cidde’de Alt Grup ile Kızıl Deniz

 

16) MEDİNE : RAVZA ZİYARETİMİZ

18 Temmuz 2023 Salı günü sabah 09.00 da Mekke’den Medine’ye  yaklaşık 460 km lik bir yolu gitmek üzere bize tahsis edilen otobüslere binmiştik. Yolda giderken Kuranı kerim, ilahi, tesbihatları dinleyerek ve okuyarak gittik.

Yolda bir öğle namazı için mola verdik. Saat 17.00 gibi Medine’de ki otele vardığımızda otel görevlileri bizleri güllerin gülü Gülü Muhammedinin çok sevdiği güller ile karşılanmak  bizleri hayli duygulandırmıştı. Çok heyecanlanmıştık.

Gülün, Hz. Peygamber'in AS. sembolü olduğu, O'nun (s.a) yüzünün güzelliğini hatırlattığı, kabrinin “gül bahçesi”, insanlığa tebliğ ettiği Kur'ân-ı Kerim'in de “gül tohumları saçan” bir kitap olduğu ifade ediliyordu. İslam Kültüründe gül, Peygamberimiz (sav)'in, Peygamberimize (sav) duyulan muhabbetin sembolü olduğunu biliyoruz.

Medine’de bütün vakit namazlarını Mescidi Nebevide kılmıştık. Her vakit sonrası sıraya girerek Resulullah’ın kabrinin önünden demir parmaklılar arasında salavatı şerifeler getirerek geçiyorduk. Otel mesafesi çok yakındı.

Ravza’ya yoğunluk nedeniyle randevu alınarak giriş sağlanıyordu. Şayet randevuyu kaçırırsanız kafile başkanının ifadesi ile tekrarı mümkün değildi. 19 Temmuz 2023 Çarşamba akşamı 23.30 a randevü almıştık.

Kafile olarak randevu saatinden iki saat önce randevu saatini beklememiz gerekiyordu. Bizde yatsı namazını müteakip beklemeye başladık. Mescidi Nebevide beklerken Kuran okuyorduk. Ziyaret saati gelince heyacan zirveye ulaştı. Ravza da namazımızı kılıp dualarımız yaptık çok şükür.

bina, gökyüzü, dış mekan, kubbe içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu maden, duvar, iç mekan, bina içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu  giyim, adam, insan, gökyüzü, kişi, şahıs içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 23– Medine-i Münevvere

 

17) GAMAME MESCİDİ ve MESCİD-İ EBÛ BEKİR ES-SIDDÎK

19 Temmuz 2023 Çarşamba 16.30 da Peygamberimiz SAV.efendimizin bayram namazı kıldırırken veya yağmur duası yaptırırken kendisini bir bulutun takip etmesi ve gölgelemesi üzerine Musalla Mescidine bulut manasına gelen Gamame Mescidine gidiyoruz.

Sultan 1. Abdülmecid tarafından yeniden inşa edilen 32,5 x 23,5 m. ölçüsündeki Mescid-i Gamame güney tarafında 12 m. yüksekliğinde bir büyük kubbe, kuzey tarafında ise bu büyük kubbeyle uyumlu beş küçük kubbe ile örtülü olduğunu görüyoruz.

Sultan II. Abdülhamid döneminde ve 1990'da kapsamlı bir onarımdan geçirilen mescid, Osmanlı mimari tarzını hala korumaktadır. Önceden Mescidi Musalla olarak bilinen sonradan Mescidi Gamame olarak ismini alan mescidde çok şükür mescid namazlarımızı kıldık. 

Mescidi Gamame (Mescid-i Musallâ) kuzeybatısındaki sokağın başında Hz. Ebu Bekir (r.a.) halifeliği sırasında burada bayram namazı kıldırdığı için bu adı aldığı burada Peygamber Efendimiz de bayram namazı kıldırdığı mescide tadilat çalışmalarından dolayı giremiyoruz.

İlk defa Ömer b. Abdülaziz tarafından inşa edilen mescid, 1838’de Sultan II. Mahmud tarafından yenilendiğini, 1990’da tamirattan geçirilen ve 292 m2’lik bir alanı kaplayan mescid halen Osmanlı mimari tarzını korumaktadır.

Yine Hz. Ali R.A. mescidini de tadilat çalışmalarından dolayı uzaktan görüyoruz.

 

18) ECDADIMIZ OSMANLI ESERİ; HİCAZ DEMİRYOLU, MEDİNE TREN GARI

19 Temmuz 2023 Çarşamba saat: 17.00 gibi Osmanlı Ecdat eseri Hicaz Demiryolu, ya da diğer adıyla Hamidiye Hicaz Demiryolu gidiyoruz.

1900-1908 yılları arasında çok kısa bir süre içiresinde II. Abdülhamid tarafından inşa ettirilen 1322 km uzunluğundaki demiryolu, sonraki eklemelerle 1.900 km uzunluğa kadar çıkarılmış.

II. Abdülhamid’in o zorluklar döneminde adeta imkansızı başarmış, hac için 50 günde gidilen Medine  yolculuğunu 4-5 güne indirmişti. Haccı kolaylaştırmıştı.

Lakin Birinci Dünya Savaşı patlak vermesi, İngilizlerin özellikle Lawrens denilen casusun kışkırtmaları ile demiryolunun birçok noktasına sabotajlar düzenleyerek hattı işlemez hale getirmişler.

Öyleki Hz. Resulullah’ın muazzez ruhu rahatsız olmasın diye rayların üzeri titreşim seslerinin azalması için keçe ile kaplanmıştı. Ve zaman zaman gül suyu ile yıkanıyordu.

Medine Tren Garı binası, Ankara’da bulunan tren garı ile aynı benzer idi. Alt kat bilet satış ve yolcu dinlenme yerleri üst kat ise idari bürolardan oluşmakta idi. Türkiye’nin gayretleri ile 2014 de bu Osmanlı Tren Garı şimdi müze olarak ziyaretçilere açılmış.gökyüzü, dış mekan, bina, kemer altı içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

kemer altı, bina, mimari, kemer içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 24– Medine Tren Garı

Müze girişinde Osmanlı Sultanı 2'nci Abdulhamit dönemine ait bir Kabe örtüsü ile duvarlarda 150 yıl öncesine uzanan tarihi hat tabloları ve ince işçiliği ile dikkatleri çeken Osmanlı dönemine ait Kur'an-ı Kerim dolabı bulunuyor.

Müzede Türkçenin de aralarında bulunduğu 13 farklı dilde rehberlik hizmeti verildiğini öğreniyoruz. İçerisinde Kuran ayetlerinin yeni nazil olduğunda taşa yazıldığı ayetler bizleri çok etkilemişti.

Yine el yazması Kur'an-ı Kerimler, 150 yıllık hat tabloları ve Kur'an-ı Kerim'in 23 yıllık vahiy sürecini, 57 el yazması Kur'an-ı Kerim olduğunu görüyoruz. silah, kılıç, Ateşsiz silahlar, iç mekan içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 25– Medine Tren Garı Müzesinde Osmanlı Kılıçları

iç mekan, ayna, duvar, pencere içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu iç mekan, kaya, müze, sanat içeren bir resim Açıklama otomatik olarak orta güvenilirlik düzeyiyle oluşturuldu

Foto : 26– Medine Tren Garı Müzesinde Kuran Ayetlerinin Taşa Yazılması

Müzede yine sahabe içinde en iyi ok atan Sa'd bin Ebi Vakkas’ın yayı da olduğunu gördük. duvar, kılıç, iç mekan, sanat içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 27– Medine Tren Garı Müzesinde Sa'd bin Ebi Vakkas’ın Yayı.

 

19) AMBERİYE MESCİDİ

Medineye gelen aynı zamanda istasyona inen yolcuların da namaz kılması ve dinlenmesi düşünülerek istasyonun hemen yanı başında cennet mekan Sultan Abdulhamit Han'ın adını taşıyan Hamidiye/Amberiye Camii yaptırılmıştı.

Kesme taştan yapılan Hamidiye/Amberiye Camii, her şeyiyle Osmanlı mimarisinin örneklerinden birini temsil ediyor. Amberiye mescidinin en çok dikkat çeken yapılış hikayesi ve şekli. Kuranda ayet sayısı olan 6666 adet  taş ile merdivenlerin ise Kuranda sure sayısına olan  114 adet olduğudur.

Rivayete göre Sultan Abdülhamid Hicaz demiryolunun ilk seferlerinden birinde hacca giden bir elçisinden Ravza’nın mübarek toprağını getirmesini istemiş. Bu zat hac vazifesini yerine getirmiş, Medine’yi, Efendimiz’i ziyaret etmiş. İstanbul’a dönüş için istasyona geldiğinde hatırlamış hünkarın isteğini.

Telaşla istasyonun önündeki araziden bir avuç toprak almış ve döndüğü zaman ipek bir kese içerisinde padişaha sunmuş. Abdülhamid Han hürmetle eline almış ve kokusunu içine çekmiş Medine toprağının.

Ama Peygamber Efendimiz’e (s.a.s.) muhabbeti aşikar olan sultan bu toprağın amberi var lakin miski yok diyerek durumu anladığını belli etmiş nezaketle. İşin aslı anlatılınca bu araziye bir mescid yaptırmış. Beyaz kubbesi, kesme bazalt taşından çifte minaresi ve sağlam yapısı ile dikkat çeken mescidin bu sebeple Amberiye diye anıldığı söyleniyor.

giyim, kişi, şahıs, adam, insan, dış mekan içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 28 – Medine’de Amberiye Mescidi

20) KÜBA MESCİDİ, UHUD DAĞI, KIBLETEYN, MESCİDİ ZÜLHULEYFE CENNETÜL BAKİ

20 Temmuz 2023 Perşembe sabah 07.45 de Peygamberimizin Mekke'den Medine'ye hicret ederken konakladığı Kubâ'da inşa ettirdiği, yapımında bizzat kendisinin de çalıştığı İslam'da inşa edilen ilk mescit Küba Mescidindeyiz.

Tahiyyetü'l-mescid namazını kıldık. Zira Camiye girildiğinde kılınması sünnettir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.), söz konusu namazla ilgili olarak; “Sizden biriniz mescide girdiğinde oturmadan iki rek'at namaz kılsın.” (Buhârî).

Yine aynı gün 20 Temmuz 2023 Perşembe saat.09.00 gibi İslam tarihi açısından önemli bir yeri olan Uhud savaşının yapıldığı Uhud dağına geçiyoruz. Bu savaşta Peygamber Efendimizin dişi kırılmış ve yanağı yaralanmıştır.

Hz. Resulullah’ın 50 kişilik bir ekibi yerleştirdiği “Ayneyn Tepesi” ne çıkıyoruz. Kafile başkanının Uhud Savaşı ve Ayneyn tepesinde ki kişilerin galip olduk diyerek son anda tepeyi terk etmeleri nedeniyle kaybedilen savaşı veciz şekilde  anlatımı bizleri çok etkileşmişti.

Hz. Enes'in (R.A) rivayetine göre; Rasûlullah (SAV) şöyle buyurmuştur: “Uhud bir dağdır ki, biz onu severiz, o da bizi. O cennet dağlarındandır.”

Daha sonra Medine'de peygamber efendimiz tarafından yaptırılan ve namaz sırasında kıblesinin değiştiği için iki kıbleli mescit olarak da adlandırılan Kıbleteyn mescidine geçiyoruz.

Peygamberimiz A.S’mın İsra olayından önce Mekke devri boyunca ibadetlerini Kudüs'e doğru yönelerek yapmış, namazda Mescid-i Aksa'yı kıble edinmişti. Bilindiği üzere; Mescidi Haram -Kabe- nin yanında Mescidi Aksa  da Kur’anda iki mukaddes belde olarak tanımlanmıştır.

Hicretin birinci yılında (M. 622), Medine'de Müslümanlar yaklaşık 16 ay boyunca Mescid-i Aksa'ya yönelerek namaz kılmış ve buranın ilk kıble olarak kabul edildiği bilinmektedir.

 

21) CENNETÜL BAKİ

21 Temmuz 2023 saat:17.00 de hemen Mescid-i Nebevi’nin yakınında yer alan Cennet’ül Baki kabristanına gidiyoruz.

Bu kabristanda Peygamberimizin "benim ikinci annem" dediği Hz. Ali'nin annesi Fâtıma bint Esed ile süt annesi Halîme, Resûl-i Ekrem'in hanımlarından başta Hz. Âişe olmak üzere Hafsa, Ümmü Seleme, Zeyneb bint Huzeyme, Zeyneb bint Cahş, Safiyye, Reyhâne ve Mâriye bulunmaktadır. Cennetül Baki kabristanlığının haritasına baktığınızda Hazreti Osman’ın Kabr-i Şerifinin çok uzaklarda bir yerlerde olduğunu görüyoruz. Bu uzaklığın bir sebebinin şu şekilde olduğunu öğreniyoruz:

Bir gün Peygamber Efendimiz, Mescid-i Nebevide Hazreti Osman (R.A) ile otururlarken, Peygamber Efendimiz Hazreti Osman’dan bir ok atmasını ister. Hazreti Osman  yayını ve okunu alır ve fırlatır. Ok yere düştüğünde Peygamber Efendimiz der ki :”Ya Osman(R.A), senin kabrin orada olacak benim kabrim de burada olacak” buyurur.

Hazreti Osman Efendimiz bunu duyunca üzülür, “Ya Rasülallah (S.A.V) keşke daha önce söyleseydiniz, oku hiç çekmeden atardım, ayağımın dibine düşerdi ve sizin yanı başınıza gömülürdüm” der. Peygamber Efendimiz de bunun ardından Hazreti Osman Efendimizin Kabri Şerifi ile Peygamber Efendimizin Kabri Şerifi arasındaki araziye gömülecek olanlar için Hazreti Osman Efendimize şefaat hakkı verileceğinin müjdesini verir.

Bunun üzerine biraz önce üzüntüde olan Hazreti Osman Efendimiz bu sefer sevinir, “Ya Rasülallah(S.A.V) keşke daha önce söyleseydiniz de şu oku daha da ilerilere fırlatsaydım” der. İşte Hazret-i Osman Efendimizin bu denli uzaklara gömülmüş olmasının sebebinin bu olduğunu öğreniyoruz.

dış mekan, yer, gökyüzü, kum içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu metin, harita, atlas içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 29 – Medine’de Cennetül Baki ve Krokisi

22) MEDİNE’DE HURMA BAHÇESİ

Türkiye’ye dönmeden önce Mekke’de zem zem, Medine’de hurma en güzel getirilecek hediye idi.

Medine evvelden hurma pazarı olan yeri kapatmışlar.

Ravza’ya yakın olan otellerin altında işyerlerine, hurma pazarını dağıtmışlardı.

Medine’de, her bir otelin altında bulunan pasajlarda hurma ve hacıların diğer hediyelik eşya alışverişlerinin yoğunluğu göze çarpıyordu.

Hurma bahçesine gitmek için, bu meyvesinin nasıl yetiştirildiğini görmek isteyenler, görevli arkadaşlara isimlerini yazdırıyordu. Bizde  ismimizi yazdırdık. Daha önce hiç gitmemiştim.

Otobüsle akşam şehrin dışına çıktık. Hurma bahçesi, misafir ağırlama yeri güzel düzenlenmişti. Çeşit çeşit hurmalar sergileniyordu.

İşletme sahibi, Türkiye’den oraya 15 yıl önce yerleşmiş.

Hurma meyvesinin nasıl yetiştirildiğini bizlere edebi bir şekilde anlatımını zevkle dinledik.

“Hurma ağacı kalın ve dik bir gövdeli ağaç olduğunu, 20 derece üstü sıcaklıkta ve sulak ortamda meyve verdiğini, gövdesinden çıkan filizlere (yavru) denildiğini, bir süre sonra gövdeden bu yavruların alındığını, hemen yanında bir yere dikildiğini, uzağa dikilir ise döllenme olmayacağından meyve vermeyeceğini, kendi elleri ile erkek hurma ağcından alınan polenler dişi ağacın tozlaşma alanına ekleyerek sarılıp döllenmeyi yaptırdıklarını,  40-100 kg arasında meyve verip, ömrünün ise insan ömrü gibi 60-70 sene, en fazla 130 sene olduğunu” ifade ediyordu.

tarih, ağaç, dış mekan, palmiye ağacı içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu  meyve, tarih, kurutulmuş meyve, yemek, gıda içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 30 – Medine Hurması

23) TÜRKİYE DÖNÜŞ

22 Temmuz 2023 Cumartesi 23.30 uçağı ile Medine Havaalanından Ankara’ya uçacaktık.

Lakin kalbimiz de bir burukluk vardı.

Yeryüzüne yapılan ilk ev, Beytullah’ı Kabe’yi ve Kainatın efendisi Rasül-ü Ekrem A.S.nın Ravzasından ayrılmanın hüznü içimize düşmüştü.

Kalbimiz Mekke’de, gönlümüz Medine’de olacaktı.

Kendimize şu şekilde teselli etmeye çalışıyorduk:

“Bu geçici bir ayrılık, tekrar gelmek üzere geçici ayrılıyoruz, hiç gelmeyenlere hemen, gelenlere ise tekrarını nasip et Allah’ım” diye dua ederek otelden, havaalanına doğru gidiyorduk.

Hurma, zem zem ve diğer eşyalarımızı, gümrükten problem olmadan geçerek, 23 Temmuz 2023 saat: 03.00 gibi Esenboğa havaalanına inmiştik.

 

 kişi, şahıs, giyim, adam, insan, kadın içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu  giyim, gökyüzü, adam, insan, dış mekan içeren bir resim Açıklama otomatik olarak oluşturuldu

Foto : 31 – Mekke ve Medine-i Münevvere

SONUÇ OLARAK;

Evet insanın kalbi nasıl ki bütün vücutta ki kanı temizleyerek arındırıyor. İşte Kâbe’ye hac için gelen her bir mümin de günahlardan temizleniyor ve arınıyor.

Bu sebeple asla orada gördüğünüz yaşlı, engelli kişilere içinizden “bunun bu haliyle  ne işi var burada” diye sakın ha böyle bir şeyi aklınıza bile getirmeyin. Zira hepsi Yüce Rabbimizin seçilmiş davetlileridir.

Görev yaptığım Bakanlıkta ulusal ve uluslararası onlarca kongrenin koordinasyonunu görev gereği yaptım. Kongreye davetliler çağrılırken toplumun bütün katmanlarından birer temsilci seçilerek davet ediyorsunuz.

Çünkü hepsi farklı açılardan bakıp fikir istişare veriyorlar, böylelikle şura/kongre yapılıyordu.

Kur’an-ı Kerim’de Yüce Rabbimiz zengin müminlere farz olan hac ibadetinin nasıl ne şekilde yapılacağını, bunun menasiklerini ayetlerde açıkça yer alıyordu.

Haccın İslam’ın bir kongresi olduğunu ve insanları değişik renk, ırklardan şube şube  yaratıldıklarını, aranızda tanışma, kaynaşma ve yardımlaşma için teavün yapmamız gerektiği emrediliyordu.

Bu itibarla; Hac için kutsal toraklar gelmiş her mümin yeryüzünde ki Rabbimizin yarattığı diğer dilleri, ırkları, renkleri farklı insanları görüyorlardı.

Yaşlısı, genci, çocuğu, yeni doğmuş bebeği dahil hepsi Yüce Rabbimizin misafiri idi. Kur’an-ı Kerim’de Kâbe’nin diğer bir ismi de Beytullah’dır.

Yani Allah’ın evi demektir. Bu itibarla kutsal topraklarda Rabbimizin evinde şu ifadeler akıldan hiç çıkarılmaması gerekir:

  • “HER GÖRDÜĞÜNÜ HIZIR BİL,
  •  HİÇ KİMSEYİ KINAMA,
  •  HİÇ KİMSE İLE TARTIŞMA,
  •  HİÇ KİMSEYİ HOR GÖRME,
  •  HİÇ KİMSEYİ KÜÇÜK GÖRÜP AŞAĞILAMA
  •  HİÇ KİMSEYE KARIŞMA
  •  SABIR-SABIR-SABIR” düsturlarına harfiyen itaat edebilirseniz şeytana atılan taşlar yerini bulmuştur diyoruz inşallah…

Rabbim sizlere de bir gün haccı nasip ettiğinde Kâbe’ye gelen Rabbimin bütün misafirlerine sevgi, saygı ve merhametle yaklaşmanız temennisiyle diyor, sağlıcakla kalın.

Allaha emanet olun diyorum.

Bu yazı toplam 1687 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum