ATATÜRK'ÜN GİZLİ VASİYETİ

                                                     

 

          Geçtiğimiz günlerde basında yer alan bir haberde Atatürk'ün gizli bir vasiyetinin olduğu iddialarına yer verildi.

Atatürk,1938 yılında ölmeden iki ay önce gizli bir vasiyetname yazmış ve saklanmak üzere genelkurmaya göndermiş.   Elli yıl sonra da açıklanmasını istemiş.

          1988 yılında elli yıl dolduğundan zamanın cumhurbaşkanı Kenan Evren ile merhum başbakan Turgut Özal genelkurmaydan vasiyetnameyi getirtmişler.Açıp okumuşlar ama konjonktür uygun değil diyerek vasiyetnamenin yirmibeş yıl daha gizlenmesine karar vermişler.Gizli vasiyetnamenin içeriği de bir şekilde birilerinin eline geçmiş ve basına sızdırılmış.

          Atatürk gizli vasiyetnamesinde kendisinden sonra cumhurbaşkanlığa Mareşal Fevzi Çakmak'ın getirilmesini vasiyet etmiş.

          Sovyetler Birliği ile 1925 yılında yapılan dostluk anlaşmasına daima bağlı kalınmasını,düşmanca bir tutum izlenmemesini ve uluslararası platformda Sovyetler Birliği aleyhine oluşabilecek paktlara (NATO gibi) Türkiye'nin girmemesini istemiş.Ayrıca Almanya ve İtalya'nın kendilerine uyan herkesi mahvedebilecek iki diktatör tarafından yönetildiğini (Hitler ve Mussoluni) ve onların çıkaracağı bir yangından Sovyetler Birliği'nin karlı çıkacağını öngörmüş.

          Ve vasiyetin en önemli kısmında Atatürk o yıllarda sadece üç tane İslam ülkesi olduğunu (Türkiye,İran, Afganistan) ama bu sayının elli yıl sonra kırk ellilere varacağını tahmin ederek gelecekte İslam ülkelerinin tamamını temsil edecek bir meclis kurulmasını istemiş.3 Mart 1924 te kaldırılan hilafeti de o tarihten itibaren TBMM nin temsil ettiğini ve ilerde hilafeti temsil yetkisinin kurulacak bu meclise devredilmesini önermiş.Saltanata ve hilafetin babadan oğula geçecek şekilde devam etmesine  karşı olduğunu belirterek yeni halifenin bu meclis tarafından seçilmesini büyük İslam ülkeleri arasında rotasyonla dönüşümlü halifelik sisteminin getirilebileceğini ifade etmiş.Bu konuda detaylı bilgiler de vermiş.

          İddiaların basına yansıyan kısmı özetle bunlar.İddia sahipleri vasiyetnamenin bir kısmını da açıklayamayacaklarını söylüyorlar.

          Acaba Atatürk'ün gerçekten gizli bir vasiyetnamesi var mıydı?Bunu öğrenmenin yolu Kenan Evren'e ve Merhum Turgut Özal'ın ailesine sormaktır.Mecliste gündeme getirilip Genelkurmay Başkanlığı'na da sorulabilir.Ama bunu yapmadan önce iddia sahiplerinin aşağıdaki sorulara cevap vermesi gerekir:

          1-Eğer Atatürk Mareşal Fevzi Çakmak'ın cumhurbaşkanı olmasını vasiyet etmişse neden elli yıl sonra açıklanmasını istemiştir?En azından Fevzi Çakmak'la ilgili kısmın o yıl açıklanması gerekmez miydi?

          2-Diyelimki bu husus vasiyetnamede yazmıyor ve Atatürk Fevzi Çakmak'ın cumhurbaşkanı yapılmasını birkaç kişiye sözlü olarak ifade etmiştir.O halde neden cumhurbaşkanını seçecek olan TBMM'ne bir mektup yazdırmadı?Böyle bir mektup herhangi bir kişi tarafından yazılsa demokrasiye aykırı bulunabilirdi ama Cumhuriyetin kurucusu tarafından yazılan bir mektuba kimse itiraz etmeyeceği gibi halkın da ortak arzusu olurdu.Halkın dileği demokrasi olmaz mıydı?

          3-1923-1938 yılları arasında Sovyetler Birliği ile Türkiye Cumhuriyeti arasında hangi anlaşmalar yapılmış,üst düzeyde hangi resmi ziyaretler gerçekleşmiştir?Aynı dönemde ABD,İngiltere ve Fransa ile ilişkiler nasıldır?Dış ticarette hangi ülkeler önceliklidir?Montrö Boğazlar Sözleşmesi hangi koşullarda yapılmıştır?

          4-Atatürk'ün Sadabat Paktının mimarı olduğu biliniyor.En azından bu oluşumlarda hilafet konusu gündeme getirilmiş midir?O zaman ki İslam ülkeleri olan İran ve Afganistan kaynaklarında da Atatürk'ün bu vasiyeti ile ilgili herhangi bir belge var mıdır?

          5-Menderes'in de bu vasiyetnameyi bildiği ve buna dayanarak "halk isterse hilafeti bile getirir" cümlesini kullandığı iddia edilirken,Türkiye Cumhuriyeti'nin aynı başbakan döneminde NATO'ya girmesi çelişki değil midir?Buna göre Demirperde'ye girmesi gerekmez miydi?

          Sorular bunlar.Cevaplar iddianamecilere,yorumlar ve takdir ise halkımıza aittir.Saygılarımla..

Bu yazı toplam 2125 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.