Abdurrahim Somuncu   (Emekli Müftü)

Abdurrahim Somuncu (Emekli Müftü)

AŞIRI HIRS, İNSANI NE GİBİ ZARARLARA UGRATIR

 

 

 

 

                          Hırs nedir?  Hırs birşeyi şiddetle arzu etmek,  sonu gelmeyen istek ve “aç gözlülük" gibi anlamlara gelmektedir. Hırs;başkalarının malına, canına,  mevkiine ve şerefine zarar veren sonuçlar, doğurur.

                       Hırs insanı tamaha sürükler, tamahta, sahibini felakete götürür. Bu konuda Peygamber efendimiz (sav) de  “Herkim tamah ederse, zelil (ve rezil  ) herkimde kanaat ederse izzet (ve şerefli)  olur ” buyurmaktadır. Hırs, sadece ferdin dinî, ahlâkî ve psikolojik hayatına zarar vermekle kalmaz, aynı zamanda, sosyal hayatın düzenini de bozar. Aşırı hırs, haksızlıklara ve zulümlere de yol açtığı görülmektedir.

                      Daha çok hırs nerelerde ve niçin yapılmaktadır? Hırs, mal elde etmekte, mevkie kavuşmakta, şöhret sahibi olmak gibi yerlerde daha çok göze çarpmaktadır. Hırslı insan hakkına razı olmaz, başkasının malında mevkiinde gözü olur. Hepsi benim olsun ister.

                        Aşırı hırsın caiz olduğu tek bir yer vardır. Oda cehaletin izalesinde ve ilim tahsilindedir. İbadetler dede aşırılık değil, devamlılık esastır. “Efdalul ibadeti edvemüha ve in kalle” hadisi şerifi doğrultusunda. “İbadetin en faziletlisi azda olsa devamlı olanıdır” anlamını ifade eder.

                         Aşırı hırsı şöyle bir hikâye ile anlatalım isterim: Üç arkadaş şehir dışına geziye çıkmışlar. Kır bir alanda dolaşırken, önlerinde yuvarlak bir taşa rastlamışlar. Bu taş neyi göstermekte ve neye işaret etmektedir diye merak etmişler. Taşı kaldırmışlar, aşağıya doğru bir merdivenin indiğini görmüşler. İlerisinde bir oda ve odanın içinde de bir küp olduğunu gömüşler. Küpü açınca birde ne görsünler ki, küpün içi altınla dolu. Bu üç arkadaş Sevinçlerinden bir birlerine sarılmışlar. Bu durum karşısında ne yapmak istediklerini düşünmüşler, içlerinden birisinin merkeze gidip, binit ve altınları taşımak için, kapların getirilmesi görüşüne varmışlar. Merkeze gelen arkadaşları kötü düşünmeye başlamış. Altınların hepsinin kendisine kalmasını istemiş. Arkadaşlarını zehirlemek için yemek hazırlatıp içine zehir koymaya karar vermiş. Ve bu işi düşündüğü gibi yapmış. Altın küpün başını bekleyen iki arkadaşları da bu altınları ikimiz paylaşalım demişler. Buldukları bahanede sen neye geç geldin ve bizi burada beklettin olmuş. Merkezden gelen ve kendilerine yemek getiren arkadaşları yanlarına geldiğinde sen neye geç geldin bahanesiyle öldüresiye dövmüşler ve altın küpünün çukuruna gömmüşler. Açıktık şu gelen yemeği yiyelim demişler ve zehirli yemeği yemek süretüiyle, o iki kişide zehirlenerek ölmüşler. Böylece altın küpü yerinde kalmış.

                         Tarih boyunca aşırı hırsın zebunu olanlar, zamanla mallarını ve mevkilerini kaybettikleri görülmüştür, bugünde görülmektedir.  Tunus’ta, Cezayir de devlet başkanlığı, yapmış olanların, makamlarından uzaklaştırılmaları sonu, milleti aç iken, kasalar dolusu altınlarının olduğu görülmüştür. Şimdide Suriye’de makam hırsıyla insanlarını öldüren ve mevkilerinin esiri olanların akıbetlerinin hüsranla sona ereceğini, hep birlikte göreceğiz İnşaallah.

                 Hırs hayır yapmada ve ilim tahsilinde güzeldir. Bu doğrultuda Peygamber efendimiz (sav)iyilik peşinde koşan bir kişiye "Allah hırsını arttırsın" diye dua etmiştir (Buhârî, Ezan, 114;

.   Aşırı hırstan ve aç gözlülükten,  Mevla bizi korusun. Allah’a emanet olunuz.                          

Bu yazı toplam 15834 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.