Safa Asya
ORTADOĞU POLİTİKAMIZ YANLIŞTIR
(Çünkü ABD bizi kandırıyor)
Yeniden cihan devleti olmak, tüm Osmanlı coğrafyasına huzur getirmek istiyorsak bunun en güzel yolu Davutoğlu’nun “komşularla sıfır sorun” politikasıydı.Yani bu politika doğruydu.
“Türkiye’nin bir cihan devleti olması ve Osmanlı coğrafyasına ağabeylik yaparak Çin’i bu bölgeden uzak tutması gerektiği” ilk önce ABD ve İngiltere medyasında yazıldı,çizildi.Biz “Osmanlı” kelimesini henüz hiç telaffuz etmemiştik.Onlar yakıştırdı.
İşte o dönemde Davutoğlu dışişleri bakanlığına geldi.Ve sıfır sorun politikası hayata geçti. Yunanistan ve Ermenistan’la başlandı,pek çok ülke ile vizeler kaldırıldı.
Suriye ile sadece vizeler kaldırılmadı,nüfus cüzdanı ile geçiş dönemine yani tek devlet olma aşamasına gelindi.Şamgen de hazırlanmış ve Türkiye,Suriye,Lübnan ve Ürdün AB benzeri bir birlikteliğe gidiyordu.Bundan sonra ABD,Arap yarımadası dörtlüsüne (S.Arabistan,BAE, Bahreyn ve Katar) “Şamgen’e katılın” diyecek ve iş bitmiş, “İslam Birliği” kurulmuş olacaktı.Yani bu iş bu kadar kolaydı.Tabi ABD isteseydi.
Ama ABD, bunu yapmadığı gibi bir de engellemek için “Arap Baharı’nı” başlattı.
Yani ABD Arap Baharı’nı Türkiye’nin Ortadoğu’da cihan devleti olmasını engellemek için başlatmıştır.Arap Baharı’nın hedefi İslam Birliği’dir.
ABD nin “Türkiye’nin güçlü devlet olmasını istediği” koca bir yalandır.Bunu isteseydi Davutoğlu’na destek verirdi.Davutoğlu’na davranış biçimlerine dikkat!
Türkiye’nin güçlü devlet olmasını, dünyada ezilen müslümanlardan başka hiç kimse istemez.
Ama iki yıl önceki Mısır,Tunus,Libya,Suriye ve İran bunu kesinlikle isterdi.
ABD ister mi? İslam dünyasını bir yıl sömüremezse batacağını çok iyi biliyor.Niçin istesin?
ABD Ortadoğu’da Türkiye gibi “model” bir İslam ülkesi de istemiyor.
Irak gibi eski ajanları yerine yeni ajanlarıyla yönettiği,kan gölüne dönmüş,şikayeti olanın kendisine geldiği,paramparça olmuş bir çok ülke istiyor.İsrail de bunu istiyor.Kan gölünü.
Rusya ister mi? Güçlü Türkiye, hem BDT’yi dağıtır, hem Rusya’yı.
Çin ister mi? O kadar Uygur’un kanına girmişken tabi istemez.
Arap Baharını doğru anlamak için şu denklemi görebilmek gerekir:
-CIA’ nın yarısı yahudidir.Dolayısıyla CIA’yı da Mossad kontrol eder.
-EL Kaide,CIA tarafından kurulmuş bir terör örgütü olup siyonizme hizmet etmektedir.11 Eylül’ü CIA ve Mossad yapmış,Afganistan mağaralarından EL Kaide üstlenmiştir.
O El Kaide’de acaba,bir tane uçak uçurabilecek pilot var mıdır?Ama Afganistan ve Irak bu bahaneyle işgal edilmiştir.
-El Kaide’yi Irak’a ABD sokmuş ve Kuzey Irak Kürtleri ev sahipliği yapmıştır.”Kuzey Irak’ta kürt aşiret reisinin evinde bir hafta kaldığı” Zerkavi’nin beyanıdır. (Hani şu ABD tarafından başına ödül konulan El Kaide militanı)
-Arap Baharı’nı El Kaide başlatmıştır.Sana’da onlar vardı,Tahrir’de de.Kaddafi ile onlar savaştı.Şimdi Esad’la savaşıyorlar.Ne diye? Türkiye İslam Birliği’ni kurmasın diye.
Şimdi buraya dikkat!
-El Kaide, Suriye’de PKK ve Kürtler ile savaşmıyor.Neden?
Çünkü ABD işi baştan kotardı,yıllar önce bu El Kaide’ye Irak Kürtleri yataklık yaptı.Yani dostlar.Yani sıra Türkiye’ye gelir de doğuda iç savaş istenirse PKK en büyük desteği içeride El Kaide’den dışarıda ise ABD ve İsrail’den alacak.Suriye’nin birkaç iline de Öcalan’ın resimlerini şimdiden astıkları duyurulur.
-Ayrıca Barzani’nin ABD’ nin emriyle; Türkiye’ye yaklaşması,petrol anlaşması yapması, Maliki ile zıtlaşması,peşmergeleri Suriye’ye göndermesi,Esad’a karşı olması-ama savaşmaması-Suriye’nin kuzeyinde kurulacak ikinci kürt devleti için atılmış adımlar olup ABD’ nin Türkiye’yi tıpkı Irak konusunda olduğu gibi ikinci defa aldatmasından başka bir şey değildir.
-Talabani ABD nin adamıdır,Maliki de öyle Haşimi de öyle.Yani hepsi ABD nin adamı iken bizim bunların arasında “taraf olarak”ne işimiz var?Kuzey Irak’daki Haşimi’yi Bağdat’daki Maliki’ye karşı savunuyoruz.Oysa Maliki kürdistana düşman,Haşimi ise kürdistanda kalıyor.Bu ne çelişki? Dostumuzu düşmanımızı ABD’ den mi öğreneceğiz?
-Maliki’nin El Kaide ile işbirliği yaptığı doğru çünkü ikisi de ABD’nin emrinde.ABD istediği için bugün -sanki Irak’ta ABD varmış,Saddam varmış gibi- yüzlerce insan ölüyor.Bu gün Irak’taki tüm bombalı eylemleri El Kaide yapıyor.Kime karşı yapıyor?Amaç kan gölü olsun.
-El Kaide’nin görevi İslam ülkelerini kan gölüne çevirmektir.Bu görevi ona CIA,Mossad vermiştir.Paramparça bir İslam coğrafyası istenmektir.CIA,Mossad isteseydi halkına ve ülkesine zerre kadar zarar vermeden Mübarek’i de,Salih’i de,Bin Ali’yi de,Kaddafi’yi de hatta buraya dikkat Esad’ı da beş dakikada öldürürlerdi.Şam’daki patlamada Esad da olsaydı,Mossad o bombayı patlatmazdı.Amaç liderler değil,Müslüman ordularını imha etmek.
-El Kaide’ye emperyalistlere karşı savaşacağız diye gariban Müslümanların da katıldığı malum olup inşallah gençler bu oyunlara gelmezler.
Ortadoğu politikamız ABD’nin Libya’ya müdahalesi ile “sıfır sorun politikasından” “Arap baharına yardım et” politikasına dönüşmüştür.İşte yanlış olan budur.
Bu yanlışlığın ispatı hususunda, Irak, Suriye için tam bir örnektir.
Irak fiilen üçe bölündü.Kuzey Irak’da bir kürt devleti kuruldu.Biz Barzani’ye yakın olduk ama Irak yönetimine uzak kaldık.Oysa Talabani,Haşimi ve Barzani kürt devleti için birlikte hareket etmektedir.Maliki ise buna karşıdır.Üstelik bu kişiler bu işleri kendileri istedikleri için değil ABD istediği için yapmaktadırlar.Yani büyük oyun kürdistandır.İsrail’e bağlanacak.
ABD bu amacını Türkiye’ye rağmen Türkiye’nin yardımı ile yapmak istemektedir.Şimdi bu politikanın neresi doğrudur?
Suriye de aynen Irak gibi üçe bölünecek.Kuzeyde Kürt devleti kurulacak.Türkiye Esad’a bunun için düşman edilmiştir.Kuzey Suriye deki kürt lidere de sahip çıkacağız.ABD istediği için.Yani Kuzey Irak da sıkışmış bir coğrafyada bağımsızlık ilan edemeyen Barzani,Kuzey Suriye’nin katılımıyla bağımsızlık ilan edecek,ilk tanıyan dostumuz (!)ABD olacak ve utanmadan bizden de tanımamızı isteyecektir.Çünkü o da emri İsrail’den almaktadır.”Özgür Suriye Ordusunu onlarla savaştırırız” diye düşünüyorsak yine yanılıyoruz.Çünkü muhalifler içinde egemen güç EL Kaide’dir.Ve ABD ve İsrail kiminle savaşın derse onunla savaşırlar.Onlara ümit bağlamak da ayrı bir acizliğin ifadesi olur ki bu şanlı millete asla yakıştıramayız.
SONUÇ:
Arap baharı İslam Birliğine karşı yapılmış iken,İran ve Suriye’siz İslam Birliği hayal iken ve bu nedenle Suriye,İran ve Türkiye birlikte hedef alınmış iken ve El Kaide bu işin tam ortasında iken ve ABD bu El Kaide ile Rusya’yı da kendi çizgisine getirecek iken,İsrail Suriye’yi işgal için, kendi insanlarını otobüsünde yakarken biz ne yapmalıyız?
-Savaşa girmemek elimizde değildir ancak bunun için elimizden geleni yapmalıyız.
-Kendi tankımızın,uçağımızın ve özellikle füzelerimizin çok hızlı bir şekilde seri imalatını yapıp ordumuza teslim etmeliyiz.Bunun için gerekirse bütçemizin,yatırımlar,personel alımı vb kaynaklarını derhal milli savunmaya aktarmalıyız.Gizli bir savaş ekonomisi başlatmalıyız.
-30000 imam yerine 3000 km menzilli “3000 füzeyi”,25000 öğretmen yerine “2500 Altay tankını”,kanal İstanbul yerine “10 denizaltıyı”,hızlı tren yerine “500 savaş uçağını”,küçük büyük 3000 adet bütçe kalemi yerine “300000 bordo bereliyi”,300000 konut yerine ordunun ihtiyacı olan “300000 silah ve teçhizatı” ordumuza hemen teslim etsek bu kritik süreçte çok daha sevap bir iş yapmış oluruz.
-Emniyet teşkilatımızı çok daha güçlendirerek ülkemizin her noktasında asayişi kayıtsız şartsız sağlamalıyız.Ülke dahilinde bir mantar tabancasının dahi patlamasına müsaade etmemeliyiz.Emniyetimiz bunu yapar.
-Milli İstihbarat Teşkilatımızı dünyanın en güçlü teşkilatı yapmalı,analitik ve operasyonel kadrolarını ve imkanlarını güçlendirerek yurt içinde,yurt dışında çok etkin hale getirmeliyiz.
-Suriye bölünmeden Kandili ve PKK yı tamamen temizlemeliyiz.Bu PKK ‘nın Suriye’de kurduğu barikatları da yok ederek,Suriye’ye geçen peşmergeleri de geri döndürerek “uçak provokasyonuna” iyi bir cevap vermiş oluruz.
-Kamuoyu önünde Oslo vs devam etmeli ama her gün birkaç şehidimiz gelirken Kandil’e girmek için bahanesizlik aranmamalı ve silahlı bir tane militan kalmayana kadar bu mücadele bir an önce tamamlanmalıdır.Stratfor da bize bu fırsatı vermişken kaçırmamalıyız.Ama ABD nin istediği gibi sadece Suriye’ye değil,Kuzey Irak ve Suriye’nin kuzeyindeki tüm stratejik noktaları ele geçirmeli ve PKK yı tamamen temizleyip Barzanici Kürtlere de adım attırmamalıyız.
-Komşularımızla barışı korumalıyız ama bunun tek yolunun da güçlü ordu olduğunu asla unutmamalıyız.Yukarıdaki silahlar ordumuza teslim edilirse girmek istemediğimiz savaşa bizi kimse sokamaz.
Birkaç soru ile bitirelim:
1-Kuzey Irak’dan sonra Suriye’nin kuzeyinde de ikinci bir kürt devleti ortaya çıkarsa yapılacak ilk seçimde (2013)Ak Parti yüzde kaç oy alır?
2-Esad’dan sonra Suriye’nin başına bir kürt lider (Talabani gibi) getirilir,Tartus Rusya’ya verilir ve Suriye dörde bölünürse,sonra kuzey Suriye’deki kürt yapı Kuzey Irak’la birleşir ve bağımsızlık ilan ederse,tabi aynı zamanda El Kaide’nin araç yüklü bombaları ABD tarafından uydudan Suriye de olduğu gibi Diyarbakır’da da patlatılmaya başlanırsa,demokrat Suud kralı da Türkiye’de demokrasi isterse o zaman Türkiye’ye kim yardım eder?
3-Türkiye,İran ve Pakistan ile gizliden bir federasyon kurar,Rusya ve Çin ile anlaşır ve NATO ‘ya karşı “Şanghay Savunma Birliğinin kurulduğunu ve NATO’dan ayrıldığını” ilan ederse,ABD,İngiltere,Fransa ve İsrail’in Ortadoğu’daki aşağılık planları ne olur?
Sadece bu sorunun cevabını verelim:
ABD,İsrail ve İngiltere’nin “İslam ülkelerinin ordularını yok et,iç savaş çıkar,talabanileri,malikileri iktidara getir,beğenmediğini gönder, bu coğrafyayı İsrail’e teslim et Rusya ve Çin’i buradan uzak tutsun,isterse tek bir Müslüman kalmasın” planları suya düşer.Ortadoğu’yu sömüremeyince de bir yıl içinde kendileri Ortadoğu’nun bugünkü haline dönerler.
Bir sonraki yazımızda “Hangisi İhanet,Hangisi Cehalet” başlıklı bir makale ile Türkiye tarihimizin gizli kalmış bazı olaylarını takdirlerinize sunacağız.Saygılarımla.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.