NİCE FESTİVALLERE ÇUBUK

 

 

Üçüncüsünü gerçekleştirdiğimiz festivalimiz için Belediye Başkanımızı yürekten kutlamamız gerekiyor. Bu kadar kısa zamanda bu denli tanıtım ve etkinlikler ile katılım için ilçeliler olarak müteşekkiriz. İlk düzenlendiğinde “Sayın Büyük Başkan İ. Melih GÖKÇEK bey teşrif edecek mi?” konusunun tartışıldığı bir dönemden uluslar arası boyutta gerçekleşir hale gelen bir festivale dönüştü. Artık Gökçek gelmiş gelmemiş kimsenin de umurunda değil. Halkımız bu tür faaliyetlerin önemini anlamış durumda. Ürettiğini tanıtırken eğlenmesini de biliyor.

 

Bundan sonraki kutlanacak festivalleri organize etmek her kimlere nasip olursa şimdiden başarılar diliyoruz. İlçemizin değerine değer katarak planlı ve düzenli hareket etmemizde fayda var. Gelecek yıllarda da festival çalışmalarında mutlaka öncülüğü belediye yönetimimiz yapacaktır.  Daha etkin ve faydalı olması adına kalıcı ilave projelerin geliştirilmesi ve daimi yatırımların yapılması gereklidir.

 

Festivale adını veren turşumuzun özellikle AB’ye ihracatı için tarımsal üretiminden toplanmasına ve turşu kurulmasına kadar geçen sürecin standartlaştırılması ve tamamen doğal yöntemler kullanılarak sertifikalandırılması gerekmektedir. Siyasetten tamamen arındırılmış olarak Turşu Üreticileri Birliği kurulmalı ve AB pazarı başta olmak üzere ihracata yönelik faaliyetlere başlanmalıdır.  Hiçbir üreticinin hormon, zararlı ilaçlar ve genetik tohumlar kullanmasına müsaade edilmemelidir. Sadece turşu üretiminde değil vişne ve diğer tarımsal üretim süreçlerinde de benzer çalışma yapılmalı,  hormon ve türlü ilaçların kullanılması engellenmeli ve üreticimize hak ettiği fiyat verilerek köylümüz memnun edilmelidir.

 

Festivalin diğer bir artısı da dışardan gelenlerle etkileşim halkımızın ufkunu açıyor. Bu tür faaliyetlerin sonucunda üreticimiz etini, peynirini, turşusunu, vişnesini, ve diğer tüm üretimini tanıtma ve pazarını geliştirme fırsatını buluyor. Sosyal ve ticari faaliyet hacmini genişletiyor.

 

Bundan sonraki yıllar için ilgili ve yetkililerimizce öyle projeler uygulamaya konulmalıdır ki, istihdam ve eğitim imkanları artırılarak ilçemiz ve halkımızın gelir seviyesi ve hayat standardı hızla yükselebilsin. Yoksa gelişigüzel belediye yardımları ve gelişigüzel yeşilkart uygulamaları sadece kayıt dışı istihdamı körüklüyor, kamu bütçesine haksız yere yük teşkil ediyor. Geçenlerde Mali ve ticari müşavirli hizmeti verdiğimiz Ankara’daki bazı inşaat firmaları yatırımları için yaptığım incelemelerde, Anakent belediyesinin 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı çalışmalarında Çubuk için gördüklerim hiç de iç açıcı değildi. İlçe olarak geçmişe nazaran hızla geliştiğimiz doğru ama diğer bölgelerle kıyaslandığında ve planlanan hususlar incelendiğinde acele etmemiz gerektiği kanaatine varılıyor.

 

2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı ile onaylanmış planlarda Ankara merkez, Güney Ankara, Güneybatı Ankara, Batı Ankara, Doğu Ankara, Kuzey Ankara (uç nokta A.Çavundur Beldesi), bölümlere ayrılıyor, ve gelişmişlik bakımından pek çok kritere göre en geri bizim bulunduğumuz bölge bulunuyor. Çubuk Havzası olarak bilinen Kuzey Ankara Bölgesi Altındağ-Keçiören-Akyurt ve Çubuk ilçelerinden oluşuyor. Esenboğa Hava Limanı dışında önemli bir yatırımın bulunmadığı bölgemizde istihdamla ilgili soruna Sitelerin dışında Akyurt civarı cevap veriyor. Onun dışındaki ekonomik faaliyet zararlı görülen dağınık ve plansız sanayileşme ile çoğu cadde boylarında apartmanların altında olmak üzere ticarethanelerden oluşuyor. Hiç öyle Sincan ve Ostim ile Temelli bölgesinde kurulan devasa organize sanayi sitelerinden bahsedilmiyor ve kurulması da düşünülmüyor. Ankara’nın su havzalarından biri olarak kabul edilen bölgemiz tarımsal ve kırsal olarak kabul ediliyor. Bu nedenle istihdam kaygısından çok, çevreye verdiği zarar ve havaalanı civarındaki kokuyu önlemek için Hayvancılık İhtisas OSB çalışması yapılıyor. Hiç yoktan o da iyi tabiki. Ama ben ne kadar ısrar etsem de, biz de artık Büyükşehirliyiz diye, sadece uygulamada 5216 sayılı kanun kapsamındayız. Ne Gökçek ne de EGO’su için Çubuk ve Çubuklu önem arzetmiyor.

 

Ne mi yapmalıyız dersek, bu festivalimize ilave olarak ilçemiz tarihi ve doğal güzelliklerini ön planda tutan uzun dönemli yapısal projelerle ilçemiz ekonomisini canlandırmalıyız. Sağlıkla ilgili eğitimle ilgili projelere önem vermeliyiz. Sağlıkla ve eğitimle ilgili planlamalarda büyük hastanelerin ve okulların merkez dışına çıkarılma çalışmaları var. Çubuk-Akyurt-Pursaklar bölgesine hizmet verecek büyük çaplı Sanatoryum, okullar, huzurevleri kazandırılmalı, Karagöl ile Aydos dağını içine alan bölgeler koruma altına alınarak Gazi Çiftliği Projesi (Atatürk’ün 52.000 dönümlük çiftliğinin de içinde bulunduğu bölgede rekreasyon çalışması yapılmalı, resmi, askeri ve sivil dinlenme ve eğitim tesisleri ile uygulamalı tarım ve hayvancılık yapılan çiftlik kurulmalı) hayata geçirilmelidir. Ayrıca mevcut ticari yapımızı güçlendirecek şekilde alt yapısı uygun şekilde hazırlanan sanayi ve ticaret merkezleri planlanmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Bu çalışmalarla ilgili olarak da uygun şekilde hazırlanmış projelerimize Cumhurbaşkanımızdan, Başbakanımızdan, Genel Kurmay Başkanlığından, Çevre, Tarım, Sağlık, Milli Eğitim ve Sanayi Bakanlarımızdan ve pek çok kurum ve kuruluştan destekleri alınarak en kısa zamanda hayata geçirilmeye çalışılmalıdır.

 

Daha nice festivallere sağlık ve huzur içinde…

Bu yazı toplam 2015 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar