Abdurrahim Somuncu (Emekli Müftü)
ÇOK BOŞANMALAR NEDEN İLERİ GELMEKTEDİR?
Türkiye’mizde evlenenlerin üçte bir civarında, boşandıklarını basından öğrenmekteyiz. Nedir bu boşanmaların sebepleri? Eğitimsizlik, eşlerin birbirlerine karşı olan haklarını bilmemeleri, fazla israfa kaçma ve aile bütçesinin sarsılması. İyi niyet sahibi olmamaları gibi meselelerdir.
Evlilikte karı, koca birbirlerinde, kusur aramaya kalkış mamadırlar. Karı koca bir birlerinin, iyi yönlerini görmeli, hoş görü sahibi olmaya çalışmalıdırlar. İyi geçinmeyen ve hoş görü sahibi olmayanların benzeri, güle bakıyor, sadece gülün tikenini görüyor. Gülünü görmek istemiyor. İyi geçinmeyen kimselerde, eşinin iyi yönlerini göremeyenlerdir.
Evlilikleri bozulan ailelerde, çocuklar, ana baba sevgisinden mahrum bırakılmakta ve ya yâd ellere bırakılmaktadırlar. Bu durum, bir takım psikolojik rahatsızlara yol açmaktadır. Böylece toplumda istemeyen olaylar meydana gelmektedir.
. Aile toplumun çekirdeğidir. Çekirdek nekadar sağlam olursa o,ailede, o kadar, sağlam olmaktadır. Ailede mutluluk; karşılıklı haklara saygı ve güvene dayanmaktadır. Güvenin olduğu yerlerde, çiçekler açar. Güvenin olmadığı yerler dede, tikenler biter. Bir atasözünde “kusursuz insan arayanlar dünyada dostsuz kalırlar.”denilmektedir. Başka bir şiir dede “İyiyi gören bir göz, kusur görmeyi bilmez, Ama! Düşmanın gözü, nice ayıplar görür” denilmektedir. Huzur, kusursuz insan aramak değil, kusuru afv etmektedir.
Evliliklerin sona ermesinde bir takım ekonomik sebeplerde yer almaktadır. Peygamber efendimiz (sav)’e Eshapdan birisi geliyor, ya resulallah evlenmek istiyorum diyor, cevaben, evlendiğinde ailenin, beşeri ihtiyaçlarını karşılayacak malı durumun varmı? Evet, cevabını alınca, sen evlen buyuruyor. Bir başka sahabede, ekonomik durumunun müsait olmadığını söyleyince de, sen oruc tut buyuruyorlar.
Kur’an-ı kerim nisa süresi ayet 19 da “(Kadınlarla) onlarlar iyi geçinin. Eğer onlardan hoşlanmazsanız (biliniz ki) Allah’ın hakkınızda çok hayırlı kılacağı bir şeyden de hoşlanmamış ola bilirsiniz.”buyrulmaktadır. Peygamber efendimiz (sav) “Sizin hayırlınız kadınlarınız için hayırlı olanınızdır.” Buyurmuşlardır.
Evliliklerde, denklik aranmalıdır. Dini terimde bunun karşılığına “küfüv” denir. Evliliklerde yüz ve endam güzelliği yanında, dini terbiye ve ahlak güzelliği de bulunmalıdır. Denklik nerelerde aranmalıdır. Maddi ve manevi eğitimde, terbiyede, ahlakta örf ve adetlerde aranmalıdır. Denkliliğin olmadığı yerde, aile saadeti bulunması zordur. Bu denklik kuralları yerinde olmadığında, şehevi duygularla yapılan evliliklerde çok defa, aile saadeti ve mutluluğu görülmemektedir.
Peygamber efendimiz (sav) “iki müsliman karşılaştıklarında, bir birini yıkayan iki el gibidir” buyurmaktadır. Karı kocada, biri diğerinin eksiğini tamamlayanı, olmalıdırlar. Cenabı hakkın evlilik yapanların ayrılmalarına razı olmadığını, Peygamber efendimiz (sav) bir hadislerinde “Helallardan Allah’ın razı olmadığı, bugz ettiği şey kadın boşamaktır” buyurmaktadır.
Koca evinin ihtiyaçlarını karşılaması görevi olduğu gibi, kadınında israfçı olmaması ve çocuklarına sahip çıkması gerekmektedir. Bir hadi şerifte Peygamber efendimiz (sav) buyuruyor ki “Kıyamet gününde kadın önce namazından, sonrada kocasına itaat edip etmediğinden, sorulacaktır. Namazını kılan, orucunu tutan nefsini haramdan koruyan, kadının doğruca gideceği yer cennettir” beyanı yer almaktadır.
Karı ve koca birbirlerinin eksiğini gidermede, mürebbi ve bir muallim gibi olmalıdırlar. Peygamber efendimiz (asv) bir hadisi şeriflerinde “Sizin hayırlınız eşine hayırlı olanınızdır. Ben aileme karşı en hayırlı olanınızımdır.” Buyurmaktadır.
Hacı Bektaşi velide, bir şirinde “Erkek dişi sorulmaz, muhabbetin dilinde/Hakkın yarattığı her şey yerli yerinde/Bizim namımızda erkek kadın farkı yok/Noksanlıkla eksiklik, senin görüşlerinde” demektedir. Allah’a emanet olunuz.
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.