Cenneti birkaç satır yazıyla, izah etmek mümkin olmamasına rağmen, muhtevası hakkında kısada olsa, açıklamaya çalışalım. Cennetin sekiz kapısı vardır. 1-Dari Celal.2-Dari karar.3-Dari selam.4-Cennetül huld.5-Cennetül meva.6-Cennetül Adn-7-Cennetül Firdevs.8-Cennetü neımdir.  “ Ebu Bekir (RD) Ya! Resulallah bu kapıların hepsinden girecek olan kimse varmıdır? Sorusuna;  cevaben evet, öyle umuyorum ki, sen onlardan birisi olacaksın” (Buhari savm, 4) Her Müslüman inanç ve ameli derecesindeki, kapıdan cennete girecektir.

                Cennet; inananların sonsuz nimetlere kavuşması için hazırlanmıştır. Cennet ve cehennemi yaratan Allah Teala dır. Ahıretin ilk basamağı da kabirdir.   Cennet Müslümanlar yönünden saadet ve mutluluk diyarıdır.  cehennem ise, İnançsız ve günahkârlar için ceza yeridir. Cennet ve cehennem her zaman için vardır.  Ahıret sonu olmayan bir âlemdir. Ahırette mizan kurulacak ve o terazide kim ne sevap veya günah işlemiş ise, karşılığını orada bulacaktır, Zilzal süresi ayet  7,8 “ Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu görür,kim de zere miktarı şer işlemişse onu görür.Yine, Karia süresi ayet 6,7,8 “0 gün kimin tartılan ameli ağır gelirse, işte o hoşnut edici bir yaşayış içinde olur.  Kiminde iyiliklerinin tartısı hafif gelince, Onun yeri yurdu haviyedir.” Haviye ateştir.   

            Cennetlik olanlar; cennetin kapısına varınca, “(Allah’ın rahmeti emniyeti, güveni) selamı size! tertemiz geldiniz.  Artık ebedi kalmak üzere (cennete) girin buraya, derler.” Cennetin manzarasını Zümer süre,17-39 ayetlerin mealinden öğrenelim  “ Çevrelerinde,(hizmet için) ölümsüz gençler dolaşır. Maın çeşmesinden doldurulmuş testiler,  ibrikler ve kadehlerle. Bu şaraptan ne başları ağrıtılır, nede akılları giderilir. (Onlara) beğendikleri meyveler. Canlarının çektiği kuş etleri. Saklı inciler gibi, iri gözlü huriler, yaptıklarına karşılık olarak(verilir).Orada boş bir söz ve günaha sokan bir laf işitmezler. Söylenen yalnızca selam, selam. Sağdakiler, ne mutlu sağdakiler.(yani sevap defterleri sağdan verilenler).Bol meyveli dikensiz kiraz ağaçları. Meyveleri salkım salkım dizli muz ağaçları. Uzamış gölgeler. Çağlayarak akan sular. Tükenmeyen ve yasaklanmayan meyveler içindedirler. Kabartılmış döşekler üstündedirler. Gerçekten biz hurileri apayrı biçimde yeni yarattık. Onlar, eşlerine düşkün ve yaşıt bakireler kıldık. Bütün bunlar sağdakiler içindir.

                  Cenneti; iman eden ve Allah’ın hoşnut olacağı işleri yapanlar için, hazırlandığını Ali İmran süresi 133,  134 ayeti, kerimelerinden anlamaya çalışalım. “Rabbinizin bağışına ve takva sahipleri için olan. Genişliği gökler ve yer kadar olan cennete koşun. O takva sahipleri ki, bollukta, darlıkta da Allah için harcarlar. Öfkelerini yutarlar ve insanları avff ederler. Allah da güzel davrananları sever”

                    Kimlerin hangi yaptığı işler nedeniyle cennete girebiceklerini Ali İmran süresi,15.16.17 ayetlerinde açıklanmaktadır .“ (Resulum) Deki: size bunlardan daha iyisini bildireyimmi? Takva sahipleri için, Rableri yanında, içinden ırmaklar akan, ebediyen kalacakları cennetler, tertemiz eşler ve (hepsinin üstünde ) Allah’ın hoşnutluğu( Rızası) vardır. Allah kullarını çok iyi görür. Ey Rabbimiz! İman ettik; bizim günahlarımızı bağışla bizi ateş azabından koru!  Diyen sabreden, dürüst olan, huzurda boyun büken, hayra harcayan ve seher vaktinde Allah’tan bağış dileyenler ( işte cennet bunlar içindir)

                        Dühan süresi 51.52.53.54, ayetlerinde cennet. Şöyle tarif edilmektedir. “Mürttekiler ise hakikaten güvenilir bir makamdadırlar. Bahçeler ve pınar başlarındadırlar. İnce ipekten ve parlak atlastan giyerek karşılıklı otururlar. İşte böyle. Bunun yanı sıra biz onları, iri gözlü hurilerle evlendiririz. Orada güven içinde ( canlarının çektiği) her meyveyi isterler.”

                “ ( Cennette) Oralarda gözlerini yalnız eşlerine çevirmiş gözler var ki,  bunlardan önce onlara ne insan nede cin dokunmuştur.” ( Rahman süresi ayet 56)  (Cennet nimetleriyle, dünyadakiler arasında yalnız isim benzerliği vardır.) (Beyheki) Cennet nimetlerinin hayal bile edilemediği şu hadisi kutside açıklanmaktadır “kulakların işitmediği, gözlerin görmediği, hatıra hayale gelmeyen nimetleri, Salih kullarım için hazırladım”  (Buhari). “Kıyamet günü ışıl ışıl parlayan yüzler, Rablerine, bakacaklardır.)” (Kıyamet,22,23)

              Cennetten dört tane ırmaklar akar, bu ırmakların baş tarafı birdir. “ Mütte kilere va’d olunan cennetin durumu şöyledir: içinde bozulmayan sudan ırmaklar, tadı değişmeyen sütten ırmaklar, içenlere lezzet veren şaraptan ve süzme baldan ırmaklar, vardır. Orada meyvelerin her çeşidİ onlarındır.  (Muhammed süresi ayet 15) .

                Allah Teâlâ cennetten kullarına keyfiyeti ve kemiyeti bizce meçhul olan şekilde görülecek ve kullar. Yüce yaratanını görünce de, cennetin en güzel nimetine kavuşmuş olacakladır.

Yazımıza Yunus Emre merhumun şu güzel mısralarıyla son verelim.

“Şol cennetin ırmakları akar Allah deyu deyu,

Çıkmış İslam bülbülleri öter Allah deyu deyu.

Salınır tuba dalları kur’an okur hem dilleri,

Aydan aydındır yüzleri, şekerden tatlıdır sözleri,

Cennet bağının gülleri, kokar Allah deyu deyu,

Kimler yeyip kimler içer, hep melekler rahmet saçar,

İdris nebi hülle biçer, Allah deyu deyu

Açılır gökler kapısı, rahmetle dolar hepisi

Sekiz cennet kapısı açılır Allah deyu deyu

Allah’a emanet olunuz.