Bırakın Hamaseti...

Sevgili dostlar, hafta başıYargıtay Başkanımız Hasan Gerçeker"i makamında ziyaret ederek tebriklerimi ilettim. hemşehrimiz olarak kendisiyle her zaman beraber olduğumuzu ifade ettik. Sıcak çaylarımızı yudumlarken Ankara"da o gün yoğun kar yağışının sohbetin baş konusu olmasında ve belediyelerin kar temizlenmesi konusuna geçilmesinde önemli etkenin Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı dostumuz İsa Varlı"nın da bulunması olduğunun bilinmesi gerekmektedir.

 

Geçtiğimiz hafta içerisinde  Çankaya  Belediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz ve İsa Varlı"yı makamlarında ziyaret ederek görüşmüş ve Yargıtay Başkanımızı birlikte ziyaret etme kararını almıştık. Yoğun mesailerinde bizlere vakit ayıran bürokrasinin zirvesindeki isimlere şükranlarımızı sunarken, bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı düsturunu unutmadığımızın da altını çizmek istiyorum.

 

Güzel Çubuk"un güzel insanları geçtiğimiz hafta Çubuk gündemine düşen ve her Çubuklu gibi bizi de derinden etkileyen belediye sınırlarının değiştirilmesi meselesidir. Bu meselenin sadece bizleri değil ülkemizin diğer yörelerini de derinden etkilemesi başka konu. Ancak biz bizimle ilgili olanını ele alacak olursak masa başında hazırlanan ve halkın görüşlerinin hiç alınmadığı belli olan bu haksız yapılanmanın önünde sonunda doğrulacağına inanıyoruz.

 

 Ben de sizler kadar bu konuda duyarlıyım. Olaya pragmatik açıdan bakılsa bile Çubuk halkının mağduriyeti söz konusudur. Yıllardır hava limanı Esenboğa"nın  Çubuk adıyla anılarak özdeşleşirken, öte yandan çıkması tasarlanan yasa ile birlikte başka isimleri önüne katarak anılacak olması bile üzüntü vericidir. Konunun takipçisi olacağız gibi felan feşmekan cak ve ceklerle oyalanmak yerine sivil toplum örgütlerimizin özellikle platform adıyla geniş bir halk kitlesinin olduğunu çağrıştıran bir dernek çatısı altında değerlendirilmesinin uygun olacağı kanaatındayım.

 

Dostlar, hamasi nutuklar atılması yerine konuyu masaya yatırıp enine boyuna ele alacak olan siyasi iradenin en tepesinde bulunanlar ile görüşmeler yapılması gerekmektedir. Geç kalınmış olabilir ama yanlışların düzeltilmesi için yeterli nedenlerimizin olduğuna onları inandırmak gerekmektedir. Bu da yukarıda ifade etmeye çalıştığım gibi el ele gönül gönüle, kimsenin kimseye kaşının altında gözün var dememesinden tutun da geçmişte olan husumetlerin unutularak dostluk perçinlerinin atılmasına dayanmaktadır. Kısır çekişmeleri bir kenara bırakarak siyasi erkin Çubuk için böylesi bir kararı almasına etken olanları düşünmek ve bundan sonrasında atılacak adımların neler olması gerektiği üzerine en ince ayrıntıya kadar hesap yapılarak bir yol haritası çizilmelidir.

 

Konuya ilişkin olarak bir yazar sorumluluğu bilinciyle hareket ederken, öte yandan 30 yılı aşkın hemşehrilik ve enişteliğimize dayanarak üzerimize düşen neyse yapma gayreti içine olacağımızın da bilinmesini isterim.

 

Zaman karalama zamanı değil, birlik ve beraberliğimizi söylemden öteye geçirip,  reel olarak hayatımızın içine zerk etme zamanıdır. Konuyla ilişkili olarak yorum yapanların da dikkatli olmalarını öneriyorum. Lütfen birbirinize ileride bakacak yüzler bırakınız. Son söyleceklerinizi evvelce söyleyip kalpleri kırmayınız. Değmez. Evet gerçekten birbirimizi sevmedikçe tam iman etmemiş olacağımızı bizlere emreden öğretinin insanı olmalıyız. Sokaklara çıkarak siyasal çıkarlarımızı artırmak veya oy yüzdemizi bilmem nerelerden nerelere taşımak adına bu milletin duyguları ile oynamayalım. Vebali var.

Sevgili dostlar, beni zaman zaman acımasız ve yargısız infazlar ile eleştirmeden hakaret eden kardeşlerime Hucurat Suresi ilgili ayetlerini okumalarını salık veriyorum. Bugüne kadar onlara olan hakkımın hepsini helal ediyorum. Sizler de şayet pişman olarak benimle helalleşmek isterseniz nasıl olsa adınızı yazmadan yaptığınız hakaretleriniz gibi müstear kullanarak bu işi gayet medenice yapabilirsiniz. Henüz vakit geçmiş değil. Yoksa yarın Çubuk Camii Kebir"de musalla taşına gelince "Nasıl bilirdiniz?" sualine hep bir ağızdan "İyi bilirdik!" diyerek kendimizi affettireceğimizi sanıyorsak yanılıyoruz.

 

Çubuk"un sorunları halledilir. Öyle ya da böyle çözülür. Gelin bizler kalplerimizdeki sorunlarımız çözelim. Yazılı kağıtlarımızı sınav bitmeden iyi dolduralım. Yoksa ders sonu zili çalınca öğretmen kalemleri masanın üzerine bırakın deyince iş işten geçmiş olur. Öyle değil mi?

 

Not: Güzel Çubuk"un güzel insanları malumunuz Türkiye Bilardo Federasyonu Asbaşkanı olarak görev yapıyoruz. Bu nedenle cumartesi günü Fransa- Paris"te yapılacak olan Pool Avrupa Bilardo Şampiyonasına Milli sporcularımızın başında kafile başkanı olarak katılacağız. Döndüğümüzde kayda değer Paris anılarımız olursa sizlerle paylaşacağız. Hoşçakalınız.

Bu yazı toplam 1790 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar