Av.İbrahim TAŞKESTİ

Av.İbrahim TAŞKESTİ

Nisan yağmurları...

 

Bu yıl da 14-20 Nisan "Kutlu Doğum”  haftası olarak kutlandı.

Ülkemizin dört bir yerinde büyük coşkular yaşandı.

toplantılar, konserler, konferanslar, tiyatro gösterileri…

bu etkinlikleri hınca hınç dolduran insanlar;

babalar, anneler, gençler, çocuklar, hatta bebekler,...

pırıl pırıl gözler, gülen yüzler…

çocuk koroları, şiirler, marşlar,

ruhları uçuran ilahiler, mehterler...

çocukların katıldığı yarışmalar, ödüller...

sonra kitap armağanları, hediyeler...

gül... binlerce gül...

kutlu doğum ikramları...

her yıl daha da artan bir teveccüh …

büyük bir toplumsal etkinlik...

ben, kendi hesabıma söyleyeyim,

katıldığım her toplantıda benim yüreğimde de

oluşan büyük bir coşku ve haz…

ve rahmet sağanağından nasiplenmek…

 

* * * *

Evet, O (s.a.v)'nun güzel ismi çağırdığında

yine yollara düşüyor insanlar,

her toplantı binlerle birlikte yapılıyor.

ama bakıyoruz, toplumda birilerinin keyfi kaçıyor.

"n'oluyoruz, nereye gidiyoruz?" soruları soruluyor...

 

* * * *

Oysa bu etkinlikler Devletin resmi bir kurumu olan

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından,

mevlüd geleneğini canlandırmak düşüncesiyle;

her yılın Peygamberimizin doğum gününü içine alan,

ve “Kutlu Doğum Haftası” olarak ilan edilen hafta içerisinde icra edilmektedir.

binlerce yıldır O (s.a.v)'nun güzel isminin anılması ve kutlanmasının

bırakın bir tehlike ve tehdit oluşturmayı

tersine bu topraklardaki barışın, esenliğin ve birlikteliğin teminatı olmuştur.

 

 * * * *

 

Bu arada kutlu doğum haftasının kutlandığı günlerde

bir başka coğrafyada Papa 16. Benedikt, ABD'yi ziyaret etti.

ABD Papaya en üst düzeyde protokol uyguladı.

Başkan Bush Uçağın merdivenlerinde karşıladı Papa’yı.  

ve Papa, 16. Benedikt Amerikalıların

pazarları kiliseye gitme alışkanlıklarını

ve Başkan Bush’un din ve Tanrı'yı dilinden

düşürmemesini övgüyle karşıladığını

bu nedenle Amerika’yı çok sevdiğini,

Avrupa’ya kıyasla Amerika’da din faktörünün ön planda olmasının

kendisini çok sevindirdiğini ifade etti.

ayrıca bir soru üzerine Avrupa’ya sitem etti.

Avrupa’da dinin ve dini yaşantının engellendiği

insanla tanrı arasındaki bağın kopartıldığı

bu nedenle öldürme, taciz, hırsızlık… gibi

anti sosyal davranışların arttığına dikkat çekti.

 

* * * *

 

Yine tekrarlıyorum ki,

bu ülkede  geçmişte olduğu gibi bugün de

"Son Peygamber Hz. Muhammed (s.a.v.)’e”

duyulan muhabbetin ve ilginin çoğalması

sadece nisan yağmurları gibi bereket taşır bu topraklara...

 

Selamların en güzeliyle…

Bu yazı toplam 886 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar