Şuayip Yaman       Görünen Köy

Şuayip Yaman Görünen Köy

DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ...

                                              

1972 yılında İsveç'in Stockholm kentinde yapılan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı’nda alınan bir kararla, 5 Haziran günü “Dünya Çevre Günü” olarak kabul edildi.

 

Çevre, canlı ve cansız olarak insanı çevreleyen dış ortamdır.

 

Çevre, insanın hayatı boyunca doğal ve yapay olarak ilişkiler kurduğu bir ortamdır.

 

Çevre doğal ve yapay olarak ikiye ayrılır.

 

Doğal çevre, canlı ve cansız varlıklardan oluşan ortamdır. İnsan da çevrenin bir parçasıdır. Doğal dengenin korunması, canlılık faaliyetlerinin devam etmesi çevrenin korunmasıyla doğrudan ilişkilerdir. Çevrede doğal bir düzen bulunmaktadır.

 

Doğal çevrenin düzeni döngülerden ve değişimlerden meydana gelmektedir. Bu döngüler canlılığın devam etmesini sağlar. Yeryüzü şekillerinin oluşması, iklimlerin meydana gelmesi, bitki örtüsünün yayılması ve canlıların nesillerinin devam etmesi buna bağlıdır.

 

Yapay çevre, insanın beşeri ilişkiler geliştirdiği çevresidir.

 

Bilim ve teknolojinin gelişmesiyle sanayileşmesinin ve şehirleşmenin artması, doğal çevrenin bozulmasını ve çevrenin kirlenmesini de beraberinde getirmiştir. Kirlenen çevrenin düzeni de bozulmaktadır.

 

Çevre sorunları günümüz dünyasında küresel sorunlar oluşturmaktadır. İklimlerin değişmesi, mevsim geçişlerinin gecikmesi, ormanların yok olması, kuraklaşma, çölleşme, su kaynaklarının tükenmesi, canlıların neslinin son bulması çevre sorunları nedeniyle yaşanmaktadır.

 

Doğal afetlerin birçoğu çevresel sorunların çözüme ulaşmaması neticesinde ortaya çıkmaktadır. Değişen döngü ve dengeler doğada boşluk kabul etmeyerek insan hayatı başta olmak üzere bütün canlı hayatını riske sokmaktadır.

 

Sanayileşme ve kentlerdeki nüfus yoğunlukları, çevre sorunlarının artmasına sebep olmuştur. Bütün ülkelerin ortak sorunu haline gelen çevre kirlenmesi, günümüzde insan sağlığını tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Ölümlere neden olan solunum yolu hastalıklarının çoğu hava kirliliği sonucunda olmaktadır. Balıklar, çevre kirlenmesinden en çok zarar gören canlıların başında gelir.

 
Sanayi atıkları, spreyler, yakıtlarla ortaya çıkan dumanlar, petrol ve ilaç atıkları, plastik ürünler, suni gübreler ve çöpler, çevre kirlenmesine sebep olan en önemli etkenlerdendir. 
 

Çevre kirlenmesini, insanın doğaya verdiği zarar olarak da tanımlayabiliriz. Doğanın korunmasını ve tahribatının engellenmesi zorunludur. Gelecek nesillere iyi bir çevre bırakmak için kirlenmeleri mutlaka önlemek, yeşil alanları ve hayvanları koruyup çoğaltmak gerekir.

 

Bilinçsizce sağa sola attığımız plastik ürünlerin doğada 400 yıl kadar çürümeden kalabildiğini söylersek, karşı karşıya kaldığımız tehlikenin boyutlarını biraz olsun anlayabiliriz. Çevrenin kirlenmesini önlemek için üzerimize düşen görevleri mutlaka yapmalıyız. 
 

Yerel yönetimler “Temizlik İşleri Yönetmeliği” ile bu güne kadar çöp sorununu kökten çözememişlerdir.

 

Bu nedenle sorunun kalıcı çözümünde ruhsatlandırılan mimari projelerin hazırlanma aşamasında evsel atıkların çevreye zarar vermemek üzere toplanmasını da kolaylaştıracak geliştirmeler yapılmalıdır.

 

Yaşanabilir Çağdaş ve Modern bir Çubuk için yapılması gerekenler;

 

En büyük temizlik, önce kirletmemektir. Kirlettiğiniz şeyi tekrar temizlemek zordur. Bakın şimdi çırpınıyoruz. Hep beraber ilçemizi çöpten temizleyelim ve temiz tutalım.  Kirletmeseydik, böyle sorunumuz olmayacaktı.

 

Belediye Temizlik İşleri ve Zabıta Müdürlüğü ekiplerinin  koordineli olarak yürüteceği çalışma ile kent merkezinde bulunan köprü ve gelişi güzel sokak köşelerine özellikle de boş arsa ve yol kenarlarına zamansız çöp bırakan vatandaşlara cezai işlemler artırılmalı. Bu suretle tüm cadde ve sokaklar ile ana arterlerdeki evsel, endüstriyel ve ambalaj atıklarının zamansız çıkarılması engellenebilir.

 

Belediye zamansız çöpe karşı açtığı mücadelede kararlı olmalı. Bundan dolayı da zamansız çöp çıkaranlara karşı uygulanan cezai müeyyideleri de etkin şekilde takip etmeli ve zamansız çöpe kesinlikle para cezası kesilmeli. Kesinlikle ayrım yapmamalı..

 

İzmarit, sigara paketi, kâğıt ve kuruyemiş kabuğunu yere atana, yere tükürene de para cezası kesilmeli.

 

Konuya ne denli ciddi bakıldığını içeren ve zamansız çöple alakalı uyarı metni bulunan el broşürleri ilçemizdeki tüm ev ve iş yerlerine ulaştırılmalı, vatandaşlar bu konuda bilgilendirilmeli. Ayrıca bu uyarıcı metinlerin bulunduğu el broşürleri Belediye hizmet binalarındaki broşürlüklere de konmalı.

 

Bu kapsamda apartman yöneticileri ile zaman zaman toplantılar yapılmalı..Bu toplantılara her mahallenin muhtarı da katılmalı... Apartman yöneticilerinden çöple ilgili kurallara uyulması konusunda imzalı taahhütname (tebliğ-tebellüğ belgesi) alınmalı...

 

Hazırlanan bildirgeler apartman yöneticilerine imzalattırılarak, onlara da sorumluluk verilmeli. Kurallara uymayan apartmanlara cezai müeyyide uygulanmalı. (Bu suretle apartman sakinlerine de sorumluluk yüklenmiş olur.)

 

Çöpler genelde binaların istinat duvarlarının önündeki kaldırımların üzerine veya yol kenarlarına rast gele atılmaktadır. Oysa buralar kamuya aittir. Buralara çöp atılmamalı. Çünkü görüntü ve çevre kirliliğine neden olmaktadır.

 

Çöpler kalın poşetlerle ağızları sıkıca bağlanarak, temizlik işçilerinin görebileceği şekilde binaların girişinde bulunan ve üzeri kapaklı, temizliği ve taşınması kolay olan plastik çöp bidonlarına 20.00-22.00 saatleri arasında konmalı ve burada muhafaza edilmeli. Çöpler temizlik işçileri tarafından buradan alınarak çöp toplama aracına atılmalı.. Bu suretle çöplerin hem sıvıları yere dökülmemiş, hem kaldırımlar işgal edilmemiş ve hem de yol (yaya) ve kaldırımlar (araç) trafiğine kapatılmamış olur.

 

Zamansız, özellikle gündüzleri çöp atıldığında (çoğu şeffaf ve ince poşetlerde olduğundan); Bu çöpler atıldığı andan itibaren kedi, köpek, tavuk, horoz ve çeşitli kuşlar tarafından karıştırılıyor. En son olarak da hurdacılar tarafından karıştırılıyor. Sonuçta çöpün suyu akıyor, çevreye mikroplar saçılıyor. İlaçlama da yapılmadığı için kötü bir görüntü ortaya çıkıyor. Üstelik buralarda çocuklar oynuyor.

 

Çubuk Belediyesi tarafından zaman zaman, sivrisinek ve haşerelere karşı ilaçlama çalışmasına yoğunluk verdiğini ve yetkililer tarafından yapılan açıklamalarda ise, merkez ve çevre mahallerde başta sivrisinek olmak üzere karasinek ve hamam böceği gibi halk sağlığını tehdit eden zararlı haşerelerle mücadele etmek için kısıtlı sayıda personel ve araçla ilaçlama çalışması yapıldığı ifade ediliyor. Temizlik işinde çalışan personel ve araçların sayısı artırılmalı..

 

İlçemizin yüzölçümü 1.362 km.2 ve merkez ile birlikte (7’si merkez olmak üzere) 84 mahalleden ibaret. Yetersiz personel ve araçla geniş bir çevreye yayılmış ilçeye gerçek bir ilaçlama hizmeti verilebilir mi?

 

Ayrıca sadece belirli arterler ilaçlanıyor. Çöp toplanan yerler anında ilaçlanmıyor.  Sonradan buralar mikrop saçmaya devam ediyor. Buralarda çocuklar oynuyor. Bu konuda dikkatli hareket edilmesinin sağlanması gerekir.

 

Vatandaşlar zamansız çöp atmama konusunda Belediye hoparlörlerinden sürekli olarak uyarılmalı.

·        

Temizlik bilinci küçük yaşta başlar. Okullarda öğrenciler temizlik konusunda sürekli bilinçlendirilmeli. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile koordinasyon sağlanmalı.. Okullar tarafından her yıl eğitim ve öğretim yıllarının başlangıç ve bitiminde ‘Temizlik Kampanyası’ düzenlenmeli, Belediye de bu kampanyalara destek vermeli.

 

İlçe Müftülüğü ile koordinasyon sağlanarak, müftülüğün camilerde özellikle Cuma günleri düzenlediği vaaz ve hutbelerde temizlik ve çöp konusu işlenerek, cemaatin bu konuda bilinçlenmesi sağlanmalı. Özellikle cemaatinin camii çıkışı yerlere tükürmesinin önlenmesi için imamlar tarafından “ikaz” edilmesi de başlı başına bir görev olmalı...

 

Özellikle Yaz aylarında sokak ve caddeler zaman zaman köpüklü ve hatta kokulu suyla yıkanmalı. Çünkü Metropol bir ilçeyiz. Metropol bir ilçenin tertemiz olması gerekir. Bu uygulama Avrupa ülkelerinde hemen hemen her gün ve saat 24.00’den sonra yapılıyor. 

 

Zamansız çöp çıkaranların ve gelişigüzel çöp atanların; ‘Alo 153 Belediye İletişim Merkezi’ne ihbar edilmesi ve bu konuda vatandaşlarımızın Belediye’ye destek sağlaması tarihi bir görev olmalıdır. Bu suretle vatandaş yurttaşlık görevini yerine getirmiş olur. Kurallara uymayanlarda kendilerini yalnız hissederler. Neticede onların da sayısı azalacağından yasalara ve kurallara uymak zorunda kalırlar.

·

Belediye sokak ve caddeleri kamera sistemi ile izleyerek, zamansız çöp atanları tespit edebilir. (Bu sayede diğer olaylar da kontrol altına alınabilir.)

 

Araç sahipleri başta sigara küllüğü olmak üzere çeşitli atıkları ve çöpleri sokak ve caddelere boşaltıyor, atıyor ve hatta fırlatıyor. Bunlar otokontrol sistemi ile denetlenebilir.

 

Bir Çin atasözü vardır; “Herkes evinin önünü temizlerse, her yer tertemiz olur” İnsanlar temizlik kültürü konusunda bilinçlendirilmeli...

 

Çubuk Perşembe Pazarı, bir gün önceden (çarşamba günleri) temizlenmeli, özellikle kanalizasyon ızgaraları.. 

 

Pazar esnafı çürük meyve ve sebzeleri ortalık yerlere atıyor. Genel olarak hijyen kurallarına da riayet etmiyor. Bu da görüntü ve çevre kirliliği yapıyor. Pazar esnafı bu konuda uyarılmalı. Esnafın bağırarak satış yapması önlenmeli. Pazar esnafı ile temizlik konusunda sık sık toplantılar yapılmalı.

 

Ekmek satan büfeler, lokantalar, yiyecek satılan yerlerin bazıları tozlu ve pislik içinde ve kontrol yok. Bunlar sık aralıklarla denetlenmeli ve uyarılmalı..

 

Sokak ve caddelerde sokak satıcılarının kullandıkları hoparlörlerin ses seviyeleri ayarsız, bu da gürültü kirliliğine neden oluyor. Satıcıların kullandıkları ses cihazlarının arkasında yazılı olan güç 10 Watt civarında olduğu takdirde satıcılar, çevreyi rahatsız etmeden tanıtım ve satış yapabilir. Zabıta da bunları kolaylıkla kontrol edebilir.  

 

Sokak düğünleri görüntü ve çevre kirliliğine neden oluyor. Yol trafiğe kapatılıyor. Silah ve havai fişekler atılıyor. Müzik seviyesi de çok yüksek. Çoğu müziklerin de ne olduğu belli değil ve bizim kültürümüze de ters.

 

Allah esirgesin düğün yapılan yerde bir yangın olsa itfaiye giremez, acil bir hasta olsa  ambulans giremez.

 

Konuyla ilgili olarak Belediye, yerleşim yerleri dışında ve yeterli büyüklükte, beton zemini ve elektriği olan toplantı çadırları yapabilir. Buraları da cüzi bir ücret karşılığı kiraya verebilir. Diğer masa, sandalye ve mutfak malzemelerini de düğün sahipleri tedarik edebilir.  

 

Tüm kirliliklerin, çöpün ve pisliklerin önüne geçebilmek için “Kent Temizliği”, “Çevre Koruma”, ve “Park Bahçe”  birimleri kurulmalı, bunlara eğitim verilmeli.“Temizlik Gönüllüleri” birimi kurulmalı.

 

Belirli günlerde okullarda veya mahallelerde “Temiz Çevrem Kampanyası” düzenlenmeli..

 

Çöplerin ayrıştırılarak toplanması...      

 

En önemlisi de çöpler ayrıştırılarak alınmalı. Bu suretle geri dönüşümleri sağlanır, ilçe ve  ülke ekonomisine bir katkı sağlanmış olur..

·        

Çöplerin ayrıştırılarak toplanması çok önemli bir olay. Burada en büyük görev ise ev hanımlarımızla çocuklarımıza düşüyor.

 

Çöplerin Ayrıştırılması; Bunu 3 grupta toplayabiliriz;

 

1-) Evsel Atıklar (Mutfak atıkları): Yaş çöpler: 

 

Yiyecek hazırlanırken sebze- meyvelerin doğrama aşamasında ve tabakların temizlenme sırasında ortaya çıkan çöplerdir.

 

2-) Ambalaj Atıkları:

 

a) Kartonlar: Süt, meyve suyu ve yumurta kutuları bu grupta yer alır. Bu kategorideki çöpler geri dönüşümde kullanılabilir.

 

b) Pet şişeler: Kola, gazoz ve su gibi içeceklerin şişeleridir. Geri dönüşüm için uygundur.

 

c) Cam şişeler: Çeşitli alkollü – alkolsüz içecekler ve maden suları şişeleri cam şişelerdir.   Kırılma ihtimali nedeniyle diğer çöplerden ayrı bir yerde tutulması gerekir.Buna ek olarak metalleri de bu gruba alınabilir..

 

d) Boş teneke kutuları: Yağ, peynir, zeytin ve konserve kutuları tenekeler arasında yer alır. Kesici madde olduğu için diğer çöplerden ayrı tutulması gerekir.

 

Çöpleri ayrıştırarak evde hijyen sağlarken, aynı zamanda geri dönüşüme katkıda bulunursunuz.

 

3-) Kızartmalık ‘Atık Yağ’lar:

 

Evlerde kullanılan her çeşit atık yağ sulara, toprağa, lavabo gibi ortamlara döküldüğünde çevre tahribatına yol açmaktadır.

 

Konutlardan çıkan artık kızartmalık yağlar; İlçe sınırları içerisinde ya bir firma tarafından toplanarak geçici depo alanında veya mahalle muhtarlıklarına yerleştirilecek atık yağ fıçılarında toplanabilir.

 

Yavuz Selim Mahallesi Muhtarı Hikmet Oran geçtiğimiz yıllarda böyle bir çalışmayı başlatmıştı.

 

Alo 181 Çağrı Merkezi

 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı atıkların çevre ve insan sağlığına zarar vermesini önlemek için başlattığı çalışmalara hız vermiştir.

 

Kamu spotları ile duyarlılığı artırıcı faaliyetler içinde olan Bakanlık, ALO 181 Çağrı Merkezi’ nde kurdurduğu birimle de vatandaşların bu konuyla ilgili sorularını 24 saat yanıtlıyor.

 

Çöpte en büyük sorumluluk vatandaşlara aittir. Vatandaşlar kendilerine yapılmasını istemedikleri şeyleri başkalarına yapmamalı.. Sorunlar karşısında böyle düşünürsek, her sorunun altından kalkarız.

 

Gerçek bir Müslüman, vatanını, çevresini, yaşadığı mahalleyi, sokağını, binasını, dairesini, odalarını, mescidini ve tabii ki giyimini ve bedenini mümkün olduğu derecede temiz tutmalı. 

 

Maddi temizlik kolay sayılır, çöpler toplanır, su veya süpürge ile yerler temizlenir, halılar temizlenir.

 

Ama çöpler balkondan pat diye aşağıya atılmaz, kilim, yolluk, halı çırpılmaz, izmarit ve kabuklu yemiş kabukları rast gele atılmaz. Yere tükürülmez. Bu amaçla;

 

Çevremizi temiz tutalım.

 

Kentimizi temiz tutalım, kirletmemeniz yetmiyor, kirleteni uyaralım.

 

Çocuk ve gençleri ‘temizlik elçisi’ olarak görevlendirelim.

 

İlçenin temiz tutulması için hazırlanan kalın çöp poşetlerinden dağıtalım.

 

Vatandaşlara dağıtılacak broşürlerde, “Çöpünü hiç düşünmeden sokağa atan, işyerini       süpürüp tozlarını sokağa boşaltan bir Çubuklu, bu kente ne yaptığının farkında mıdır acaba?” ifadelerine yer verilmeli...

 

Kendimize yapılmasını istemediğimiz şeyleri başkalarına da yapmayalım.

 

Vatandaş sokağa sigara izmaritini, boşalan sigara kutusunu atmamalı,

 

Yediği kuruyemişin kabuğunu rastgele yere atmamalı,

 

Gribal durum nedeniyle boğazında ne var ne yok hepsini sokağın tam orta yerine çıkarıp, tükürmemeli,

 

Ev ve işyeri sahibi bırakın kapı önünü temizlemeyi, pisliğini, çerini-çöpünü ne varsa kapısının önüne bırakmamalı...


Bütün bunların sonucunda milletvekillerimiz çalışmıyor, yöneticilerimiz, idarecilerimiz uyuyor, diye yerli-yersiz dert yanmamalı ve her şey devletten beklenmemeli, vatandaşlarda kendilerinde bir sorumluluk hissetmeli...

 

Önce kendimizi eğitmeli ve aldığımız bu eğitimi sosyal hayata geçirmeliyiz, örnek olmalıyız.
 

Belediye Çöp araçlarının üzerine bir defa da “En iyi temizlik kirletmemektir” diye yazılmalı...

 

İnsanların temiz bir ülke için fikir farklılıklarına bakmaksızın eğilip yerdeki çöpü alabilmesinin, birlikte temiz bir çevre için çalışmasının güzel bir davranış olduğu bilinen bir gerçektir.

 

Bu nedenlerle dünya kamuoyunda farkındalık oluşturmak için 5 Haziran Dünya Çevre Günü olarak ilan edilmiştir. Bu özel günde, çevre ile ilgili sorunların çözümü ve bilinçlenme konusunda çalışmalar uluslararası düzeyde de yapılmaktadır.

 

Unutmayalım ki; Çevreyi koruduğumuz sürece hayatımız devam edecektir.

 

Hepinize yaşanabilir ve temiz bir çevrede, mutlu ve sağlıklı bir ömür dileğiyle;

 

“Temiz ve Yaşanabilir bir Dünya için” el ele...

dscn1209-vert.jpg

 

Bu yazı toplam 2807 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum