ABD seçimleri umulanın ve beklenenin aksine bir sonuçla mühürlendi.  

ABD nin başta “finans ve bankacılık tröstleri olmak üzere uluslararası tüm şirketleri, medya, ajanslar anketler ZENGİNLER SINIFI ve de CİA” olmak üzere bayan Clinton yanlısı iken ve seçimi kazanmasına kesin bir göz ile bakılırken SANDIKTAN Tromp zaferle çıkmış oldu. 

Öylesine bir ZAFER Kİ 

 Hem senatoda çoğunluk sağladı ve hem de temsilciler meclisinde çoğunluk sağlandı. Bu netice şu anlama gelmektedir. Mevcut BAŞKAN ve KABİNESİ kongreden istediği YASALARI çıkartabilecek ve istediği YARGI ve TEMSİLCİLİK atamalarını çok rahat yapabilecek ve de tüm başkanlık PROGRAMLARI için gerekli BÜTÇEYİ kongreden onaylatabilecek demektir. 

Diyebilirsiniz ki daha başkanlığı devralmaya İKİ AYLIK bir süre var. Bu süre zarfında ABD derin devleti TROMPU törpüler ve hizaya sokar. Elbette ki bu tespit doğru olabilir. ANCAK ABD orta kesim HALKIN bu tavrını ve de direnişini nasıl törpüleyecek ve de hizaya sokacak. Acaba yeni bir “Arap baharını kışa çevirme” yöntemleri mi uygulayacak bunu hep beraber görüp izleyeceğiz. 

Böylesine bir çoğunluk böylesine bir YETKİ ABD tarihinde yarım asırdır süregelen bir zaman diliminde yeni bir tarihi dönüşümü ifade etmektedir. 

ABD Seçim haritasına baktığımızda Türkiye seçim haritasına benzer bir sonuç ortaya çıktığı gözlenmektedir. ABD nin zengin doğu ve batı yakası şehirleri bayan Clinton ağırlıklı iken, orta ABD şehirleri yekpare olarak Tromp ağırlıklı olarak sandıklara yansımış oldu. 

Kabaca seçim haritasında oyların dağılım şekillerine baktığımızda dahi ORTA KESİM ABD vatandaşları mevcut SİSTEME karşı bir REAKSİYON ortaya koymuş gözükmektedir. 

Böylesi bir TERCİH Demokrat partiye ve adayına karşı bir TAVIR MI veya Cumhuriyet partisine ve adayına karşı bir DESTEK Mİ yoksa “mevcut düzene” karşı bir BAŞ KALDIRI MI? 

BANA GÖRE bu soruların cevabını Avrupa yakasından bir Fransız gazeteci şöyle veciz bir ifade ile vermiş oldu. GAZETECİ:” ABD orta kesim vatandaşların KURULU DÜZENE karşı bir başkaldırışıdır” diyor. 

Üstüne üstlük FR. Cumhurbaşkanı, ABD seçimlerinde DİP DALGA olarak gelişen bu TAVRIN Avrupa’yı da çok yakından etkileyeceğini ifade ederek KORKUSUNU yansıtmaktadır. 

Böyle açık ve net olan “dip dalga başkaldırıyı” Batı medeniyetinin kurdu olan kapitalizmin kurulu düzenlerine karşı bizzat kapitalizmin eyfel kulesinin anavatanından yep yeni bir BAHARIN müjdecisi ve işaret fişeği olarak kabul etmek çok mu aceleci bir yorum olur. 

BENCE aceleci bir yorum değil.  

ÇÜNKÜ: BATI başta ABD olmak üzere tüm gelişmiş sömürgeci ülkeleri, üç asır süren bir ZULÜM ve SÖMÜRÜNÜN son demlerini yaşamakta ve de KAPİTALİST sistemleri çöküş sinyallerini vermektedir. 

Batı nın tarihinde olduğu gibi “Derebeylerin kiliseye başkaldırısı halkın Dere beylere başkaldırısı işçilerin patronlara başkaldırısı” gibi bir dizi BAŞKALDIRI yaşayan BATI dünyası şimdilerde işe yep yeni bir BAŞKALDIRININ eşiğinde gözükmektedir.   

Başta İSLAM coğrafyalarında olmak üzere üçüncü dünya ülkelerinde “güney Amerika Afrika ve Asya” da uyguladıkları sömürü ve zülüm çarkları artık eskimiş köhnemiş ve de bir başka BAHAR uyanışı ile yeni bir UMUTLA yeni bir HEYECANLA bir başka KURTULUŞU müjdelemektedir. 

Bu nedenledir ki bir asırdan buyana insanlığın tek kurtuluş reçetesi olan İSLAM, “nefret korku ve düşman” söylemleri ile bir “medeniyetler çatışması” tezi ile de süslenerek BATI medeniyetinin kurulu sömürü düzeni olan KAPİTALİZMİN çöküşü geciktirilmek istenmektedir. 

Darısı AVRUPA ülkelerine diyerek insanlığın UYANIŞI ve KURTULUŞU için ve de yepyeni bir İSLAM medeniyetinin inşası için müjde olur ışık olur dip dalga olur temennisi ile HAYRA yorumluyorum.