Test için Gittiği Hastanede,Kolu Kırıldı
Çubuk'ta yaklaşık 3 hafta önce Efor testi için giden hasta, test sırasında düşerek kolu kırıldı.
Hastane de efor testi yaptırmak isteyen ve bu nedenle de Halil Şıvgın Çubuk Devlet Hastanesine giden Güldane Hür (47), efor testi için girdiği serviste test cihazının üzerinden düşmesi neticesinde sol kolunu omzundan kırdı. Kolunun kendisine test uygulayan hemşirenin yanlış komut vermesi ve emniyet tedbiri alınmaması neticesinde düşmesi ile kolunun kırıldığını söyleyen Hür, ""Herkesin başına kaza gelebilir. Kolumun kırılmasına ben bir şey demiyorum.
Kolumun kırılmasından sonra bana uygulanan ilgisizlik, vurdumduymazlıkları ve baştan sağmaları beni daha çok üzdü. Şu an benim kolumun yüzde 50 oranında hareket etme kaybına neden oldu. Bana gösterilen bu ilgisizliğin ve vurdumduymazlığın başkasına da gösterilmemesi için sesini duyurmak istediğini belirti.
Hastanede o gün uygulananların, bir insanlık ayıbı olduğunu iddia eden Hür, yaşadığı olayların halen göz önüne geldiğini ve psikolojisinin değiştiğini kaydetti. Yaşadığı olaylardan sonra çok zorluklar yaşadığını söyleyen Hür, yaşadığı olayları şu şekilde anlattı:
Kolum kırıldığını ben hissettim. Bağırıyorum canım yanıyor diye ama kimse kulak vermiyor. Hemşire bir şey yok diyor. Nice sonra benim sesim kesilmeyince acilden yardım istedi. Acil den gelenler film çektiler ve omzumda hem çıkık, hem de kırık olduğu anlaşıldı. Sonra Başhekim yardımcısı ortabeti Dr. Yaşar Güntepe, koluma müdahale yaptı. Daha sonra benim kolumu hastanede çalışan görevliler (Uzman olmayan) gazlı bezle sarmaya başladı. Ancak ben sancıdan duramadım. Uzun süre sonra sancılar tekrar artmaya başladı. Kızım Ortabeti Dr. Yaşar Güntepe"ye tekrar gitti. Onların ısrarı ile koluma tekrar film çekildi. Bunun sonucunda koluma tekrar müdahale yapıldı. Ancak ben kolumda bir şeyler olduğunu hissetmiştim. Sancılar artarak devam ediyordu. Dayanılmaz bir hal almıştı, dedi.
Annesinin feryatlarının sürekli arttığını ve bunun için Başhekim yardımcısı ortabeti Dr. Yaşar Güntepe"ye gidip durumunu öğrenmek istediğini söyleyen Menekşe Öztürk, doktorun kendisine tam bir bilgi vermediğini, hatta annenizin fazla bir şeyi yok, serum takıldı, serum bitince eve gidebileceğimizi belirti.
Bende bunun üzerine annemin yanına giderken, eniştem ile karşılaştım. Durumu ona anlattım o da bana dedi ki; hastanın durumu kötü diyorlar. Kolunda sorun varmış. Acil ameliyat olması gerekiyormuş" dediler diye söyledi. Biz bunun üzerine şüphelendik. Çekilen röntgenleri tanıdıkları vasıtası ile Ankara"da birkaç doktor ile telefonla görüşerek durumu bildirdiklerini söyleyen Öztürk, doktorların acilen Ankara da tam teşekküllü bir hastaneye gelmeleri gerektiğini durumun ciddi olduğunu söylediklerini kaydetti.
Hastaneden çıkış istedik bize çıkış vermediler. Kendi rızamız ile gidiyoruz diye bir şeyler imzalattırdılar. Bizim isteğimi üzerine Ankara Numune Hastanesine akşam saat 18.30"da sevki yapıldı. Hemen acil olarak müdahale yapıldı. Yeniden annemin kolu sarıldı. Filimler çekilip, tahliller yapıldı. Kırılan sol kolunun omzundan ameliyat olduğunu ve protez takıldığını vurgulayarak, o günden bu güne kadar annesinin acı çektiğini ve kolunun yüzde 50 oranında hareketini yapamadığın söyleyen Öztürk, bundan sonrada ne olacağının tam belli olmadığını kaydederek,""Bizi en çok üzende hastaneden hiçbir yetkilinin aramaması ve durumunuz ne oldu diye sormaması oldu. Bu bizi çok etkiledi, dedi
Hastane yetkilerini bu olaydan dolayı şikâyet edeceğini söyleyen Güldane Hür,
1)Sabah saat 10.30 civarında hastanede efor testinde düşürülmem sonucunda kolumda çıkık ve dört yerinden kırık meydana geldiği halde beni neden akşama kadar beklettiler. 2) Madem bir iş kazası oldu bana aniden müdahale etmediler ve tam teşekküllü bir hastaneye sevk etmediler. 3) Benim kolumun sarma işini bir uzman doktor değil de, hastanede çalışan bir memur sardı. 4) Mademki bu bir iş kazasının oldu. Bu güne kadar, bir gün dahi kapımız açılmayıp, hatırımız sorulmadı. İnsanının sağlığı bu kadar ucuz mu? 5) Ben ömür boyu sakat kalacağım, buradan yetkililere sesleniyorum, bu kadar sorumsuzluk ve vurdumduymazlığın hesabının sorulmasını istiyorum, dedi.
Haber : Zeki AVAN
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.