Kamuoyunun da artık ezberlediği bir senaryo olan toplu görüşme sürecinde ve her yıl oturulan toplu görüşme masalarında kamu çalışanları için hiçbir kazanım elde edilememektedir. Bu durumun başlıca sebebi de grev ve toplu sözleşme hakkı olmayan mevcut 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nun işverene karşı hiçbir yaptırım gücü olmamasından kaynaklanmaktadır.
Bilindiği üzere 60. hükümetin yeni anayasa ile ilgili çalışmaları son şeklini almak üzere. Ancak; kamuoyuna yansıyan şekli ile yeni anayasada kamu çalışanları için grev ve toplu sözleşme hakkının yerini bulmadığı görülmektedir. Bizler sivil toplum kuruluşları, sendikalar olarak sendikal hakların olmazsa olmazı ve temel taşı olan “toplu sözleşme ve grev hakkının” kamu çalışanları için de anayasal bir hak olması için elimizden geleni tüm dinamiklerimizle ortaya koymalıyız.
Bilinmelidir ki; kamu çalışanının grev ve toplu sözleşme hakkının anayasal güvence altına alınmamasına itiraz etmeyen, eylem koymayan sendika ve konfederasyonlar memura yapılan bu ihaneti ömürlerinin sonuna kadar üstlerinde taşırlar. Ülkemizde anayasa değişiklikleri her yıl yapılan, sıradan olan vakalar değildir. Sivil, hak ve özgürlüklerin yeniden düzenlenmesi üzerine kurulacağı söylenen ve kamuoyuna bu şekilde lanse edilen anayasa değişikliğinin memura tanınmayan grev ve toplu sözleşme hakkı ile bahse konu sivil, hak ve özgürlüklerden yana gibi gösterilmeye çalışılması mümkün değildir.
Yetkiliyiz diyerek masaya oturan ağalar… Bu durumun acilen ve tüm sivil toplum kuruluşlarıyla koordinasyon içersinde, derhal kamu görevlilerine aktarılması ve konunun vehametinin tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilmesi gerekmektedir. Bu konuyu da masada alamadığınız maddi ve özlük haklarımız gibi kıvırarak laf cambazlığıyla geçiştirmek istemeniz halinde sendika üyesi olsun olmasın tüm kamu çalışanlarının iki eli iki yakanızda olacağından en ufak bir şüpheniz olmasın.
Artık yetki yetki dediğiniz apoletlerinizi bir tarafa bırakın.. GÜN ETKİ ETME GÜNÜDÜR.. Bu anayasa taslağının bu şekilde geçmesi tüm kamu çalışanlarının ve bizlerin sonunu hazırlayacaktır. Gelecek günlerde önümüze gelecek kamu reformu taslağı da memurlar için hiç de iç açı gözükmemektedir. Burada alamayacağımız grev ve toplu sözleşme hakkı gelecek günlerde kamuda çalışan ve çalışan temsilcisi adına hiç bir şey bırakmayacaktır.
İşte tam da bu noktada yeri ve zamanı gelmişken hep birlikte, kamu çalışanlarının insanca yaşayabileceği bir ortam sağlayabilmek için, onların emeklerinin alın terlerini alabilmeleri için, gerçek anlamda sendikacılık yapmak için, grevli ve toplu sözleşme hakkımızın anayasal güvence altına alınması için birlikte hareket etme zamanı tam da bu zamandır…. Her şeyi bir tarafa bırakarak kamu çalışanının geleceği için bir araya gelerek İLO sözleşmeleri doğrultusunda muhtemel yeni anayasada sendikal hakların da yerini bulmasını sağlayalım…
Biz şartsız ön koşulsuz bu yolda varız YA SİZ!!!
TEÇ-SEN'den Tüm Sendikalara Çağrı
TEÇ-SEN Ankara İl Başkanı Erdoğan YAZICI; Yapmış olduğu basın açıklamasında bütün sendikal kuruluşlara çağrıda bulunarak çok önemli konulara temas etti.
{{member_name}}
{{formatted_date}}
{{{comment_content}}}
YanıtlaYükleniyor ...
Yükleme hatalı.