Şuayip YAMAN
Oysa Hobi bahçeleri, ilçemizde Belediye’nin kontrolü ve bilgisi dışında yapılıyor.
Belediye’nin haberi olmadan bir kulübe bile yapılamayan ilçe de nasıl oluyor da Belediye’nin bilgisi ve denetimi dışında hobi bahçesi yapılabiliyor? Garip ama gerçek...
“İlçemizdeki verimli topraklar talan ediliyor.”
Çubuk Ziraat Odası Başkanı Orhan GÜLLE yukarıdaki başlıkta da olduğu gibi “İlçemizdeki verimli, topraklar “Hobi Bahçesi” adı altında talan ediliyor” dedi.
Özellikle verimli toprakların talan edildiğini ifade eden Orhan Gülle "İlçemizdeki verimli topraklar talan ediliyor.
Biz üretmek istiyoruz ancak her geçen gün üretecek alanlar hobi bahçesi adı altında parçalanıyor. Her yer mezbelelik haline geldi. Çiftçilerimiz, bu konuda çok mağdur." ifadesini kullandı.
Ziraat Odası Başkanı GÜLLE, Hobi Bahçeleri uygulamasının kaldırılması amacıyla Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı-Gıda ve Kontrol Müdürlüğüne, “Çubuk ilçemiz mahallelerinde her ne kadar mahalle statüsünde ise de, İlçe mahalle halkımız halen köy yaşantısını sürdürmeye devam etmektedir.
Arazilerimiz tarımsal olarak kullanılmaktadır. Ancak son zamanlarda “Hobi Bahçesi” adı altında ruhsatsız, izinsiz ve çarpık yapılar yapılmaktadır.
Ben tarlama bir şey yapamıyorum. Bu yüzden satmak zorunda kalıyorum. Alan vatandaş dilekçe ile istediğini yapabiliyor. Bir başka ifade ile dilekçeler amaç dışında kullanılıyor.
Araziyi alan vatandaşlar suyu bulunmayan kuyulara su varmış gibi sulama yapılacağını beyan ederek elektrik alma teşebbüsünde bulunmaktadırlar. Bunda da başarılı oluyorlar.
3194 sayılı İmar Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’nun 184. maddesi ve ilgili tüm mevzuat kapsamında gerekli işlemlerin yapılması hususunu bilgilerine arz ederim.” Şeklinde köylülerin dilek istek ve şikâyetlerini içeren bir yazı göndermiş sonucunu merakla beklemekteler.
Toplulaştırma sonucu daha büyük mağduriyetlerin yaşanacağını ifade eden Ziraat Odası Başkanı GÜLLE, “ İleride “toplulaştırma” yapılacak. Değeri birbirinden farklı araziler, örneğin, metrekaresi, 50, 100 veya 150 lira olan 3 arazinin toplulaştırması nasıl yapılacak? Adalet nasıl sağlanacak?
Keza toplulaştırma sonucu hobi bahçelerinin vasfı bitecek. Peki, bu durumda mağdur olan hobi bahçesi sahipleri araziyi aldıkları emlakçiye mi gidecek ya da nereye gidecek?
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nin hemen yanı başında bulunan Dumlupınarlı köylüler tarlalarının tarım arazisi olmasını istemiyor.
Dumlupınar, Kızılca Melikşah köyleri bir zamanlar Esenboğa Köyü’nün otlaklığı (merası) idi.
Köyümüzde bir başka sıkıntıda ebeveynden kalan arazilerin intikali yapılmadığı için; bu hisseli arazileri ekiyoruz. Ama devletten destek alamıyoruz. Çevremizdeki arazilerin çoğu, yüzde 50’si bu durumda...
Bu konuyla ilgili olarak da bir taahhütname hazırladık.
Bu taahhütname de;
“TAAHHÜTNAME
ARAZİNİN
Sıra No:
Bulunduğu yer:
İl-İlçe Köy/Mahalle:
Ada No:
Parsel No:
Parsel Alanı (m2):
Hisse Alanı:
Tarım Arazisi sahibi Hissedarın: Adı ve Soyadı, T.C. Kimlik No”
“Tarımsal faaliyette kullandığım, nitelikleri yukarıda yazılı tarım arazilerinin adıma kaydedilmesini beyan ve kabul eder, bu araziler için hissesini kullandığım hissedar/ hissedarlarca üretim yılı boyunca itiraz edilmesi durumunda yapılacak incelemeler neticesinde haksız yere herhangi bir destekleme ödemesi aldığım veya herhangi bir haksız ödemeye sebep olduğumun tespit edilmesi halinde, itiraz edilen hisselere tekabül eden alanlar için almış olduğum veya sebep olduğum destekleme işlemlerini, ödeme tarihinden itibaren işleyecek gecikme zammı ile birlikte gayrikabil-i rücu hiçbir itiraz beyan etmeden, ilk talepte 6183 sayılı Amme Alacaklarının tahsil Usulü hakkında kanun hükümleri çerçevesinde geri ödemeyi kabul ve taahhüt ederim. .../.../20..
Taahhüt Eden Çiftçinin
T.C. Kimlik No/ vergi Kimlik No
Adı ve Soyadı
İmzası
İşbu taahhütname heyetimiz huzurunda tanzim edilerek imzalanmış olup yukarıdaki bilgilerin doğruluğu tasdik olunur. .../.../20..”
Köy/Mahalle Muhtarı : Aza Aza
Adı ve soyadı :
İmzası
****
Bu taahhütname ile hisseli olan arazi sahiplerinin de yararlanmasını istiyoruz. Yetkililerden izin istiyoruz.
Bu taahhütname kabul görürse çevremizdeki tarım arazisi, son 10 yılda 150 bin dönüme düşen ekilebilir arazi 200 bin dönüme yükselebilir.
Metropol ilçenin Metropol mahallesiyiz. Ama Metropolün nimetlerinden yararlanamıyoruz.
Türkiye Milli Tarım Projesi Havza Bazlı Destekleme Modeli” kapsamında, 2018 üretim sezonunda ilçemizde destekleme kapsamına alınan ürünler; arpa, aspir, kuru fasulye, mercimek, nohut, tritikale, yem bitkileri, yulaf, patates olarak belirlenmiş olup, söz konusuna ait liste Bakanlığımız web sitesinden yayınlanmıştır.
Konunun önemine istinaden, mağduriyetlere neden olmaması açısından mahallelerimize duyurulmuştur.
Ayrıca Türkiye Ziraat Odaları Birliği’nden; İlçemizin kültürel mirası ile özdeşleşmiş,
Köylerimizde yetiştirdiğimiz ağılcık kavunu, vişne, armut ve Çubuk Turşusu’nun Ankara’nın çeşitli marketlerindeki stantlarda sergilenerek satılmasını talep ettik henüz bir sonuç alamadık.
Gerçi bu yöresel ürünlerimizle ilgili olarak kendi pazarımızda ( Perşembe Pazarı’nda bulunan “Köylü Pazarı’nda) bile tezgâh açamaz iken, Ankara’daki marketlerde mi stant açılacak?” dedi.
Hobi bahçeleri yasal değil...
Kırsal alandan şehre göçle birlikte yaşamsal kültür olarak karşımıza çıkan ‘Hobi Bahçeleri’ önlenemez bir sorun olmaya başladı. Birilerinin rant kapısı haline de gelmesi bir yana tarım alanlarının amaç dışına çıkarılarak hoyratça betonlaşması ise meselenin esası. Bir de üstüne o çirkin görüntü artık çekilemez bir hal aldı.
Mücavir alan içinde Belediye Başkanlığı, bunun dışındaki alanlarda İl Özel İdaresi görevini yapıyor mu?
Bu şekilde devam eder ise tarımsal alanların tamamı bir gecekonduya dönecek.
Geriye dönüşü olmayan bir yola girildi.
İl Özel İdaresinin görevlerini belirleyen 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunun 6. maddesinde; “Sağlık, tarım, sanayi ve ticaret; ilin çevre düzeni planı, bayındırlık ve iskân, toprağın korunması, erozyonun önlenmesi, sosyal hizmet ve yardımlar, yoksullara mikro kredi verilmesi, çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtları; ilk ve orta öğretim kurumlarının arsa temini, binalarının yapım, bakım ve onarımı ile diğer ihtiyaçlarının karşılanmasına ilişkin hizmetleri il sınırları içinde, İmar, yol, su, kanalizasyon, katı atık, çevre, acil yardım ve kurtarma, kültür, turizm, gençlik ve spor; orman köylerinin desteklenmesi, ağaçlandırma, park ve bahçe tesisine ilişkin hizmetleri belediye sınırları dışında yapmakla görevli ve yetkilidir’ denilmektedir.
Şimdi soruyorum? İl Özel İdaresi’nin görevi içinde yer alan ve bu madde de yazılı olan ‘ilin çevre düzeni planı, bayındırlık ve iskân, toprağın korunması’ hükümlerini sizce İl Özel İdaresi yerine getirmiş oluyor mu?
Getiriyor ise peki bu görüntüler ne?
Hobi bahçelerinde yaşamsal kültür bir ihtiyaç ve bu ihtiyacın karşılanması gerekli mi?
Evet...
Öyleyse bu bir ihtiyaç ise buna neden çözüm üretilmez ve bu çözüm halka sunulmaz.
Hem çözüm üretip sunmayarak hem de toprağı korumak çevre düzenini planlamak ve iskân sağlamak görevlerini yerine getirmek İl Özel İdarenin görevi. Görevi ise gecekondu görünümlü sözde hobi bahçelerinin oluşturulmasına ve oluşturulanlara neden müdahale edilmez.
Üç-beş kişinin, 10-15 liraya alıp 40 - 50 liraya satılan ve rant kapısı haline gelen, doğru dürüst yolu izi olmayan, yani alt yapısı berbat bir ortamı; hem de tarım arazisini mahvederek oluşturulan bu ortam, bu halka nasıl layık görülür.
Bu gecekondu görünümlü hobi bahçelerinin oluşturulması için kanunların arkasından dolanıldığını görmüyor mu?
Efendim yapı kooperatifi kur, şirket kur. Atı alan Üsküdar’ı geçtikten sonra, nasıl geriye dönüş olur. İleri ki yıllarda bunun hukuksal boyutunu düşünebiliyor musunuz?
Birbirine küs komşuların oluşabileceğini hiç düşündünüz mü?
İnsanlar ata yurtlarında meyve ve sebze tarımı yapamaz iken birilerine rant sağlamak hak, hukuk, adalete sığar mı?
Yazık değil mi bu toprağa, yazık değil mi bu millete?
Gecekondu görünümlü hobi bahçesi mücavir alan içinde yer alıyor. Çünkü 23 Temmuz 2004 tarihi itibariyle “Metropol İlçe” olduk.
Bu tarihe kadar tarım ve hayvancılık bölgesi olan Çubuk Ovası, siyasilerimiz tarafından ne hikmetse “Konut Bölgesi” ilan edildi.
Maalesef inşaat yapacaklar da her türlü engelle karşılaşıyor.
Merkezde 7, köyden mahalle 77 mahalle olmak üzere 84 mahalleye sahibiz.
Sözlerim tabii ki Belediye Başkanlığını da.
Bu konu için 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu gereği; oluşturulan Toprak Kurulu’na ve bu kurul kararını uygulayan Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne iş düşmüyor mu?
Evet düşüyor. Fakat İmar ve yapı ruhsat görevi Belediye Başkanlığı ve İl Özel İdaresi’nin.
Bu Kurumlar görev yapmaz ise Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün yapabileceği hiç bir şey yok.
Belediye Başkanlığı ve İl Özel İdaresi’nin görevi asil görev iken Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün görevi tali görev.
Bu kurumlar görev yapar ise Toprak Kurulu ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü görevini yapabilir...
Hobi bahçeleri ile mücadele...
İlçemizin özellikle tarım arazisi olarak belirlenen arazilerinde son dönemlerde “bir Hobi bahçesi” çılgınlığı başladı.
Kaymakamı İbrahim ÇENET, geçtiğimiz günlerde İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Cengiz Akbayrak, İlçe Ziraat Odası Başkanı Orhan Gülle ve Muhtarlar Derneği Başkanı Abdullah Esre'yi makamında kabul ederek İlçe tarım arazilerinin "hobi bahçesi" adı altında parçalanmasına müsaade etmeyeceklerini ve bu konuda etkin bir şekilde mücadele edeceklerini söylemiş.
İlçede tarım arazilerinin bölünmesine neden olan hobi bahçesi uygulamasının yasal olmadığını ifade eden ÇENET, sert tedbirlerin alınması talimatını verdiklerini de ayrıca vurgulamış.
“İlçede hobi bahçesi uygulamasının çığ gibi büyüdüğünün altını çizen İlçe Kaymakamı ÇENET, Yasal olmayan bu tip uygulamalar ne yazık ki tarım arazilerini katletmektedir. Son yıllarda tarım arazilerinin korunmasına ilişkin çok sayıda yasa çıktı ve uygulamaya kondu. Ülkemizin her konuda üretmeye ihtiyacı var.
'Hobi olsun' diye tarım arazileri bölünemez ve üzerlerine derme çapma yapılar yapılarak işgal edilemez. Bazıları tarafından bilinçli olarak yapılan bu hobi bahçesi uygulaması tamamen vatandaşları kandırma yöntemidir.
Başta İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğümüz, Ziraat Odamız ve muhtarlarımız tarafından mutlak surette bu konuda etkin bir mücadele yapılacaktır. Arkadaşlar, gerekli her türlü yasal işlemler başlatılsın ve takipçisi olalım.
Biz vatandaşlarımızın zarar görmesini istemiyoruz. Tüm vatandaşlarımızı uyarıyorum. Yasal olmayan yollara rağbet etmesinler." Demiş.
Özellikle verimli toprakların talan edildiğini ifade eden İlçe Ziraat Odası Başkanı Orhan Gülle de "Verimli topraklar talan ediliyor. Biz üretmek istiyoruz ancak her geçen gün üretecek alanlar hobi bahçesi adı altında parçalanıyor. Her yer mezbelelik haline geldi. Çiftçilerimiz, bu konuda çok mağdur." ifadesini kullanmış.
İlçe Belediye Başkanı Dr.Tuncay ACEHAN, Ankara Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığı Yapı Denetim ve Ruhsat Şube Müdürlüğü tarafından belediyelere gönderilen, hobi bahçelerine yönelik 3194 sayılı İmar Kanunu ve Türk Ceza Kanunun 184. maddesi uyarınca işlem yapılması istenmesine ilişkin olarak yaptığı açıklamada, “İmar alanları dışında yapılaşma koşullarına uymayan ve 5403 sayılı kanun gereği Valilik makamından izin alınmadan yapılan betonarme, prefabrike, konteynır gibi gelişi güzel yapıların tarım alanlarını yok ettiği ve gecekondulaşmaya meydan vermektedir.”
Aynı konuda bazı belediyelerin izin verdiği ve bu konuda kendilerinden de izin vermelerinin istendiğini dile getiren Başkan Dr. ACEHAN şunları kaydetti:"Bize gelen hobi bahçeleri ihtiyacı ile ilgili taleplerin gerek ilçe, gerekse Büyükşehir Belediye Meclisi'nce değerlendirilerek planlama çalışmaları ile karşılanabileceği bildiriliyordu.
Halbuki Büyükşehir Belediye Meclisince değerlendirilip onaylanmayan imar faaliyetlerine yönelik bir ilçe meclis kararı uygulama anlamında yok hükmündedir. Bu konuda Tarım Bakanlığı gibi Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından da gelen yazıda, kaçak yapıların tespit edilerek 3194 sayılı İmar Kanunu, Türk Ceza Kanunu'nun 'İmar Kirliliğine Neden Olma' başlıklı 184. maddesi ve ilgili tüm mevzuat kapsamında gerekli işlemlerin yapılması istenmektedir. Bu nedenle ben tüm vatandaşlarımızı hobi bahçeleri adı altında satılan bu yerleri almamaları ve bu alanlara imar yasasına uygun olmayan yapılar yapmamaları konusunda uyarıyorum." demişti...
Bu açıklamalar, söylemler çok güzel de... Kısacası “Lafla peynir gemisi yürümüyor.”
Kesin çözümler ve icraatlar lazım...
Peki, bu mücadele nasıl olacak?
120 dönümlük bir arazi düşünün bunu da 30 hissedarı olsun... Bu kadar ortağın bir araya geldiği bir arazide tek bir ürünün yetiştirilmesini nasıl sağlayacaksınız?
Bu arazideki yüzde 30 veya 40 kamu hissesini ayırıp 3’er dönümlük ada yaparak, hissedarlara kura ile dağıtabilir misiniz?
O zaman herkes kendine ait imarlı arazide istediği ürünü yetiştirebilir. Şimdilerde bu mümkün değil. Çünkü belediye 1/5000 ‘likleri bile yapılmış bu tür arazilere bile imar ruhsatı vermiyor.
O zaman arazinin ortakları da, metrekaresi 50 veya 100 lira olan araziyi 15-20 liraya satar. Alan kişide 3. metre genişliğinde yollar yaparak kenarlarına da 500’er m2.’ lik parseller yapar.
Sözde “Hobi Bahçeleri” kurar. Her parseli de 50-60 bin liraya satar. Bunu da önleyemezsiniz.
Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nin çevresindeki hobi bahçeleri de işte bu şekilde ortaya çıktı.
Dumlupınar, Kızılca, İkipınar, Melikşah ve Kutuören, Dumlupınar ve Çubuk Öziçi Mevkii’ndeki hobi bahçeleri hala ayakta duruyor? Neden acaba?
Bu konuda Ankara Valiliği - İl Özel İdaresi ile birlikte İlçe Kaymakamlığı ve Belediye Başkanlığını ve diğer etkili ve yetkilileri göreve davet ediyorum...
Hobi bahçesi yapılmasın demiyorum. Yapılsın. Ama bunların yeri tarım arazileri olmamalı...
Diyorum ki; tarım arazilerinin yani toprağın amaç dışı kullanımını önlemek, halkımızın yaşamsal kültür ihtiyacı olan hobi bahçelerini daha sağlıklı ve düzgün bir şekilde karşılamak, bu gecekondu ve çirkin görünümlü hobi bahçelerinden kurtulmak için kimlerin yetkisi ve görevi var ise; Onları “ivedi” olarak çözüm üretmeye ve göreve davet ediyorum...
Yoksa “hobi bahçeleri” konusundaki söylem ve beyanlarınız sadece sözde kalır.
Çubuk Kamuoyu üzerinde de inandırıcı olmaz...