Üniversite, Organize Hayvancılık Bölgesi (OSB) ve Besi Çiftlikleri ile ilgili incelemelerde bulunmak üzere Çubuk'a gelen Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz Anayasa değişikliği konusundaki tavrı nedeniyle CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı da eleştiren Kapusuz, anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesine göndereceğini ifade eden CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a, “Anayasa Mahkemesi senin arka bahçen mi?” diye sordu.

1982 Anayasası'nın, yapılan birçok değişikliğe rağmen millete dar geldiğini, taşıyamadığını ve kucaklayamadığını belirten Kapusuz, “Artık bu elbise bu ülkeye dar geliyor. Bu nedenle de çağdaş, demokratik ve sivil bir anayasa ihtiyacını mecbur kılıyor” dedi.

Ak Parti'nin seçim beyannamesinde anayasa değişikliği isteminin yer aldığını ve bu konuyu seçimlerden önce kamuoyu ile paylaştıklarını hatırlatan Kapusuz, “Sivil bir Anayasa yapacağımızı kamuoyu ile paylaştık. Bununla ilgili bir sürü çabalarımız oldu. Şu an itibarıyla bir anayasa paketini bu hafta içerisinde, önce muhalefete sonra kamuoyuna ve ardından Meclisimize sunacağız” diye konuştu.

Üzerinde çalışma yaptıkları anayasa paketinin çok kapsamlı olmayacağını ancak önemli ihtiyaçları karşılayacağını ifade eden Kapusuz, “Anayasa paketi yasama, yürütme ve yargı ile bazı kurumlarımızın acil ihtiyaçlarını karşılamak üzere yapılacak. Biliyorsunuz, Meclisimizdeki muhalefet partileri buna karşı geliyorlar. Bir kısmı diyor ki 'Bu meclis anayasa değişikliğini yapamaz'. Bu meclis yapmazsa bugüne kadar diğer Meclis yapmışsa anlamı ne? Sayın Baykal'ın böyle söylemesi kendisini inkar anlamına gelir. Anayasa değişikliği yapmak için olağanüstü şartların veya ihtilalin mi olması gerekiyor?” dedi.

Ak Parti tarafından Meclise sunulacak anayasa paketinin içeriğini bilmeden itirazların yapıldığını kaydeden Kapusuz, şunları söyledi:

“Ne getireceğimizi bilmeyen ana muhalefet lideri, 'Anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesine götüreceğiz' diyor. Anayasa Mahkemesi senin arka bahçen mi arkadaş? Biz sağduyulu herkese şu çağrıyı yapıyoruz: Hepimizin varlık sebebi, sorumluluklarımızı ve görevimizi yapmaktır. Bu milletin beklentilerine karşılık vermek gerekiyor. Biz iktidar sorumluluğunu taşıyan milletin temsilcisi, milletvekili olarak bu ihtiyaçları görüyoruz ve problemin değil, çözümün parçası olmaya herkesi davet ediyoruz.”