Şuayip YAMAN
Sunuculuğunu Emekli Belediye Başkanı Ramazan Çatalkaya’nın yaptığı toplantı Saygı Duruşu’nun ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
İyi Parti Çubuk Kurucu İlçe Başkanı Emekli Müftü Mustafa Aydos yaptığı açılış konuşmasında;
“Değerli arkadaşlarım!
“Söz konusu vatan olunca gerisi teferruattır.” Sözünü ilke edinerek ülkemizin birliği, dirliği, beraberliği için vatandaşlarımız arasında, Türk-Kürt, Alevi-Sünni hiçbir ayrım yapmadan el ele verip ülkemiz ve milletimiz için çalışmak üzere yola çıkan “İyi Parti” Genel Başkanı Sayın Meral Akşener hanımefendi ve arkadaşlarına bu yolda yoldaş olmanın mutluluğunu yaşıyorum.
Ayrım yapmadan mağdur olduğuna inandığımız herkesin hakkını hukuk çerçevesi içerisinde koruyup, kollamanın mücadelesini vereceğine inandığımız bu hareketi başarıya ulaştırması için Yüce Rabbimizin yardımını istiyoruz.
İyi partililer olarak önceliğimiz milletimizin ve devletimizin çıkarlarını gözetmek olacaktır.
Kısa insan hayatına nazaran oldukça uzun olan insanlık hayatının en eski kurumu olan her ailede bir yönetim söz konusudur. Yönetimin olduğu her yerde siyaset vardır. Ve bu nedenle siyaset, insanlık tarihi kadar eski bir kurumdur.
İnsanlığın büyük aileleri milletlerin yöneticileri ise siyasetçilerdir. Milletleri yöneten kurumların adına devlet denir. Devlet-Millet ayrılmaz bir bütündür ve milletin yaşadığı evin adı ise vatandır, ülkedir.
Siyaset önemli bir iştir. Siyasetçiler ülkenin ve milletin idaresine talip olan insanlardır. Bundan dolayı siyaset önemli bir iştir. Milletler pek çok idare sistemi denemiş olmasına rağmen demokrasi pek çok millet tarafından kabul edilen siyaset tarzı olmuştur.
Demokrasi halkın iradesiyle idare edecekleri seçme şeklinin genel adıdır. Ülkemiz uzun yıllardan beri demokrasi ile idare edilmektedir. Demokrasilerde partiler vazgeçilmez unsurlardır.
Demokrasilerde milletin her ferdi ülkeyi idare etmeye talip olabilir ve bu hakkını partiler vasıtasıyla bu haklarını kullanır.
Partiler programları ile halkın karşısına çıkarlar.
Halkın teveccühüne mazhar olan partiler böylece iktidara gelirler ve ülkeyi idare ederler.
“İyi Parti” diğer partiler gibi kurulmuş ülkemizin idaresine talip yasal bir siyasi partidir.
Kurucu Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener hanımefendi kendini şöyle etmektedir; “Ben kendini ülkücü olarak tarif eden, 61 yaşında bir insanım. Bugün evet ülkücülüğüm devam ediyor. Fakat bir parti kurduğunuz zaman bizim içimizde birçok fikri yapıdan arkadaşımız var.
Onların değişmesini, dönüşmesini talep etmiyoruz. Çünkü onların değişmesi, dönüşmesi halinde bizi de değişmemiz ve dönüşmemiz gerekir. Böyle bir durumumuz yok. Ama fikri bir zenginliğimiz var.
İyi Parti’nin temel ilkeleri var. Bu temel ilkelerin en önemlisi de Türkiye’nin milli birliği, beraberliği ve vatanseverlik. Türkiye’yi sevme anlamında bir araya gelen gömlek değiştirmek yerine, biz bunu o ceketi giymek şeklinde tarif ediyoruz.” Şeklindeki tarifi çok önemlidir.
Yıllardır bir parti tarafından idare edilmekte olan ülkemiz ve milletimizin pek çok iç ve dış problemleri vardır. Milli birlik ve kardeşliğimiz ile ancak bu meselelerin üstesinden gelinebilir.
Son yıllarda siyasi partilerin parti menfaatini önde tutan tutumları sebebiyle milletimiz kutuplaşmıştır. Bu ortamdan acilen kurtulmaya ve iyileşmeye ihtiyaç vardır.
Mevcut siyasi partiler bunu başaramamaktadır. Bunu başarmak için “İyi Parti” kurulmuştur. Ülkemizi iyileştirecek olan ‘İyi Parti’dir.
Bizler, ülkemizdeki kutuplaşmanın, kavganın önüne gerçeğine inandığımız için ‘İyi Parti’deyiz.
Artık herkes birbirinden korkar hale gelmiş, insanımız birbirine olan güvenini kaybetmiş, herkes birbirinden şüphe eder durumda. “Taraf olmayan bertaraf olur. Benden olmayanın canı çıksın” anlayışına karşı kurulmuş bir partiyiz.
Gelir dağılımı bozulmuş, fakir, daha fakir, zengin, daha zengin olmuştur. Haksız kazançlar artmış, rüşvetin açmadığı kapı kalmamış, devlet otoritesi zaafa uğramıştır. Adaletin terazisi bozulmuş, hakkı tartamaz olmuştur. Ülkemiz büyük bir ihanete uğramış, devletimizin kurumları sarsılmış, insanımızın kimseye güven kalmamış, kardeşlik duygumuz zedelenmiştir.
Yıpranmış devlet kurumlarımıza itibarını iade etmek, zayıflamış ve yok olmaya yüz tutmuş dayanışma ve kardeşlik ruhumuzu yenden canlandırmak bir ihtiyaçtır. Ve “İyi Parti” bu ihtiyaca binaen kurulmuştur.
Kardeşlik ruhumuzu canlandıracağına inandığımız için bizler ‘İyi Parti’deyiz.
Bugün ülkemiz insanının güveni azalmış, düşünceler açıkça ifade edilmekten korkulur hale gelmiştir. Bütün bu korkuların giderilip, ülkenin normalleşmeye çok acil ihtiyacı vardır.
Bunu başarmak ‘İyi Partinin en önemli hedefidir.
Milletimiz kavgalardan, bölünmelerden, kutuplaşmalardan bıkmış usanmıştır. Hangi görüşten olursa olsun milletimizi, bu ülkenin köy, kasaba ve şehirlerinin sokaklarında da kavga etmeden yaşatılması için iyi parti kurulmuştur.
Dış güçlere karşı “her türlü farklılıklarımıza rağmen” birbirimize güvenmek zorundayız. Devletimizin bekası bu kardeşliğin yaşatılmasına bağlıdır. Kin, öfke ve nefretin yerine dostluk ve kardeşliğin yeşermesi için ‘İyi Parti’ kurulmuştur.
Yunus’un deyimiyle;
“Biz gelmedik davi için,
Bizim işimiz sevgi için
Dostun evi gönüllerdir
Gönüller yapmağa geldik.
“Gelin tanış olalım
İşi kolay kılalım
Sevelim, sevilelim
Dünya kimseye kalmaz."
"Bir kez gönül yıktın ise
Bu kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi
Elin yüzün yumaz değil"
Milletimiz tarih içinde pek çok badire atlatmış, iç ve dıştan gelen pek çok tehlikenin üstesinden gelmiştir. İçinde bulunduğu bu sıkıntılı durumun üstesinden de gelecektir. Bunun olabilmesi de milletin bütün fertlerinin birbirine güven duymasına bağlıdır.
İyi Parti milletimizin kardeşlik ruhunu yeniden diriltecek, ortaya çıkaracaktır. İyi Parti bunun için kurulmuştur.
‘İyi Parti’nin Allah’ın izniyle bunları başaracağına inanıyoruz ve onun için ‘İyi Parti’deyiz.
Devlete ve millete ihanet etmediği sürece herkes bu ülkenin eşit haklara sahip vatandaşlarıdır. Her vatandaş devletin imkânlarından eşit şekilde faydalanma hakkına sahiptir. Ülke insanım arasında ülke kaynaklarının eşit paylaşımını sağlayacağına inandığımız için ‘İyi Parti’deyiz.
Bu amaçla yola çıkan “İyi Parti” Çubuk İlçe Teşkilatı olarak değişik siyasi görüşlere sahip hemşerilerimizi ülkemizin her yerinde olduğu gibi ilçemizde de “İyi Parti” çatısı altında “Kardeşlik Ruhunu Diriltmek” için siyaset yapmaya davet ediyoruz.
İlçemiz hak ettiği hizmetlerden mahrum bırakılmıştır. Hemşerilerimizin haklarının savunucusu olacağız. İlçemize hak ettiği hizmetlerin gelmesi için gece-gündüz çalışacağız ve Allah’ın yardımıyla bunu başaracağız.
Biz buna inanıyoruz, hemşerilerimizin de bize inanmasını istiyoruz.
İyi adalettir, iyi kararlılıktır, iyi gelecektir, iyi bilgidir, iyi zenginliktir, iyi medeniyet demektir. Ve bu yolun taşlarını sadece cesurlar döşer.”
İyi Parti Pursaklar Kurucu İlçe Başkanı Özcan Dağgeç; “Bizler Pursaklar, Akyurt ve Çubuk ilçe başkanları olarak üç kardeş ilçe olarak işbirliği yaparak çalışmalıyız. İyi Parti’yi hem ilçelerimizde, hem Ankara’da ve hem de ülkede iktidar yapmak için hep birlikte işbirliği yapmamız gerekir.”
İyi Parti Akyurt Kurucu İlçe Başkanı Selami Ünür, “Mustafa Başkanı ve sizleri tanımak için burada olmaktan onur ve gurur duydum.
Biz İyi Parti Akyurt İlçe Başkanlığı olarak kuruluşumuzun tamamlanmasına müteakip, Genel Başkanımız ve Genel Merkezimizin belirleyeceği çalışma prensipleri ile İl Başkanımızın talimatları doğrultusunda öncelikle Milletimizi ayrıştırmadan, ötekileştirmeden İlçemizde iktidar olmayı, sonrasında ise Genel Başkanımızı Cumhurbaşkanı olarak taçlandırmayı hedef olarak belirlemiş bir siyasi hareketiz.
Çalışmalarımıza yoğun bir şekilde başlamayı hedef olarak belirlemiş durumdayız. Bölge olarak işimizin zor ve çetin olduğunun bilincindeyiz, ülkemizin ve milletimizin hizmetkârlığına talibiz ve başaracağız.
İstemek veya hedef koymak başarının yarısıdır düsturu ile hareket edip çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Hep birlikte ‘İyi Parti’yi Türkiye’de iktidar yapmak için buradayız. Allah utandırmasın...”
İyi Parti Ankara Kurucu İl Başkanı Dr. Mesut Özarslan, “Çubuk İlçesi tarihi ve kültürel zenginlikleriyle Ankara’nın en eski ilçelerinden...
Çubuk demek, Çubuk Beyi demektir.
Bilindiği üzere Çubuk adını bölgeye gelip yerleşen Selçuklu Komutanlarından Çubuk bey’den aldığı rivayet edilmektedir. Çubuk’un ilk adı Çubukabad olduğuna göre bu savın doğru olduğu düşünülmektedir.
Çubuk İlçesi ve köyleri İlk Tunç çağı dönemlerinden beri tarihin içinde yer almıştır. Roma döneminde “Hac Yolu” olarak anılan Roma Yollarından biri Çubuk’tan geçmektedir. Yine Çubuk içinde birçok mağara insanlar tarafından korunmak, barınmak ve gizlenmek amacıyla kullanılmıştır.
Çubuk’ta ilk yerleşimlerden sonra sırasıyla; Hitit, Frig, Galat, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı hâkimiyeti hüküm sürecektir.
Çubuk ve civarı Anadolu’nun Türkler tarafından fethi sırasında ilk ele geçen yerlerdendir.
Türklerin Anadolu’ya egemen oluşuyla (1071) Türkmen boylarının da yurdu olur. Birçok Oğuz Boyu’nun adı bugün köy isimlerinde yaşamaktadır. Horasandan bölgeye gelip yerleşen ve Çubuk Ovasında köylerin oluşmasına sebep olan Horasan Erenleri de bulunmaktadır.
Bu bölgeyi Selçuklu komutanlarından Çubuk Bey ele geçirmiştir. Çubuk isminin buradan gelmiş olabileceği konusunda görüşler bulunmaktadır. Çubuk, Türklerin fethinden sonra yoğun bir şekilde Oğuz Boylarının iskânına sahne olmuştur.
Bölge 1354 yılında Türklerin eline geçmiş Çubuk Pazarı ve Çubukabad olarak anılan Çubuk’ta bu tarihlerde Osmanlı hâkimiyeti başlamış olmalı.
Yine Ankara Savaşı’nın (1402) ardından bölgede kalan Türk ve Moğol kuvvetlerinin kurmuş olduğu köyler bulunmaktadır.
Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde 1648 yılında Çubuk’tan bahsedilmektedir.1873 -1903 yılı Ankara Vilayeti Salnameleri’ne göre Çubuk/Ankara sancağına bağlı bir kazadır.
1903 yılı itibarı ile Çubukabad 88 köyü ile Ankara Vilayeti'ne bağlı nahiyeye dönüştürülmüştür.
Tarih içinde ilçenin adı ilk kez 1402 yılında Çubuk Ovası’nda yapılan “ANKARA SAVAŞI” ile duyulmuştur.
Tarihsel önemini bu savaştan alan kasaba, 1902 yılında ilçe merkezi yapılmıştır.
1910 yılında yeniden Bucak olmuş ve 1921 yılından bugüne ilçe olarak gelmiştir.
İlçeye bağlı köylerin birçoğu adını ANKARA savaşına ilişkin yaşanan olay ve savaşan komutanlardan almıştır.
Teşkilatlarla ilişkin ziyaretlerde tanışalım, görüşelim derken bir de bakıyoruz kendimizi kürsülerde görüyoruz.
İyi Parti’nin yeni nesillere ışık olacak bir düzenin habercisi olmasını temenni ediyorum.
Biz sizin ayaklarınızı öpmeye geldik.
Alevisiyle-Sünnisiyle, Türküyle-Kürdüyle bir olacağız, diri olacağız Çocuklarımızın umudu olacağız, onların hayallerini gerçekleştireceğiz.
Bugün Oğuzların ilk medeniyetlerinin beşiği olan bir yerdeyiz.
Ülkemizin sorunları oldukça fazla...
Bunlardan bazılarını ve çözüm önerilerini şöyle sıralayabiliriz;
Hariciye Meselesi:
Hariciye meselemiz var. Komşularımızla iyi geçinemiyoruz. Misak-ı Milli sınırlarımızı koruyamaz hale geldik.
Eğitim Meselesi:
Eğitim sistemimiz sürekli değişiyor. Çocuklarımızın bilmediği bir sistem dayatılıyor.
Eğitim Meselesi:
Üretime dayalı olmayan bir ekonomik sistem yürütülüyor. iz “Milli Ekonomik Sistemimizle geleceğiz. Sosyal bir yapıyı tesis edeceğiz.
FETÖ Meselesi :
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) de neymiş, onun adı Fettoş’tur, Fettos....
Onlar değil miydi, onunla birlikte okullar açan, Okyanus ötesine özlemlerini dile getirip, dön çağrısı yapan, ziyaret edip fotoğraf çektiren...
Değerler Meselesi:
Atatürk, “Öz değerlerden ödün vermeden kalkınıp güçlenmek ve ileri bir uygarlık düzeyine ulaşmak ile “Avrupa'yı taklit etmek”, “Avrupalılaşmak” ya da “Avrupalı olmak” gibi ...” Sözünden hareketle değerlerimize sahip çıkacağız.
Hukuk Meselesi.
Hukuk Sistemi bizim iktidarımızda adaletli bir duruma gelecek...
Din Meselesi:
Temel hukuk sistemine dayalı ‘Diyanet Sistemi’ni getireceğiz, geliştireceğiz. Akla, mantığa, ilme ve fikre dayalı bir dini eğitim vereceğiz.
İnsanlar içinde bize karşı bir teveccüh var.
Başarmak için çalışacağız.
Her ay 25 ilçemizle kucaklaşacağız. Temaslarda bulunacağız.
Kararlıyız, başaracağız.
İktidar yolu uzun ve çetin...
15 ay sonra (yapılacak seçimde) bütün şehirlerin ve ilçelerin anahtarlarını Genel Başkana teslim edeceğiz.
İnsanlar hedeflerimizi görmek istiyor. Projeleri ve çözümlerini görmek istiyorlar.
Atatürk’ün de dediği gibi, kısa zamanda çok güzel şeyler yapacağız.
İyi Parti dedikodularla kurulmadı. Bu bir halk hareketidir.
Partimiz halkın sağcısıyla-solcusuyla, Alevi’siyle-Sünni’siyle, Türküyle-Kürdüyle el ele omuz omuza verdiği ve birbirini kardeşçe kucakladığı bir Parti olacağız.
Vatan hainlerine yer verilmeden, Fettoşlara yer verilmeden, Kurucular Kurulu tarafından kurulmuş bir partiyiz.
Tabii ki burada halkımızın desteği ve katkısı da yadsınamaz.
Kim ne derse desin, İyi Parti halkın özünde kurulmuş, halka hizmet için kurulan ortak bir değerdir.
Büyük Hun Devleti Hükümdarı Atilla’nın, “Hak edeni ödüllendirir, hak edeni cezalandırırım.” Sözünden yola çıkarak Türk halkı analarının ak sütü gibi temiz oylarıyla kendisine hizmet edecekleri iktidara getirecek, hizmet vermeyenleri de sandığa gömecektir.
Söz verdik halkımıza; Çalışacağız ve kucaklaşacağız...
Ankara’nın İl Başkanıyım. Sizlerin emrindeyim.”
Protokol konuşmalarından sonra ‘Kurucular Kurulu’ndaki üyeler sırayla ayağa kalkarak kendilerini tanıttı.
Mustafa AYDOS Başkanlığındaki İYİ PARTİ Çubuk İlçesi Kurucular Kurulu Üyeleri şu isimlerden oluşuyor; Ramazan ÇATALKAYA, Halil İbrahim ÖZDEMİR, Mustafa DEMİR, Ercan ARSLAN, Yusuf KUZUCU, Rasim DÖNMEZ, Uğur KIRIKKALE, Adem ERKOÇOĞLU, Hüseyin PALA, Cafer İLHAN, Mehmet GÜLMEZ, Satılmış ÇAYIR, Yüksel KARAKURT, Raşit Burkay ÖZGÜN, Murat ERTAŞ, Muhammed Raşit ATA, Uğur ÇOBAN, Nebahat EZANDEMİR, Sevim AYDOS, Füsun Duygu GÖZELER, Kezban KAHRAMAN, Sait AYDOS, Mete AYGÜN, Ali Osman ÖZTÜRK, Mehmet BENLİ, Mevlüt AYDOĞDU, Seyit EROL, Satılmış İRFAN, Tahsin YURTOĞLU, Dursun KUZUCU, Ayvaz KILIÇ, Lokman MERCAN, Ali Rıza GÖKÇE, Mehmet SARGIN, Gazi ÖZBEY, Güngör DÖVÜŞKAYA, Mehmet GÖKOĞLU, Hülya GÜNDOĞMUŞ, Zuhal ÜSTÜN, Aslıhan TÜFEKÖZDEMİR, Selfet ÖZDEMİR, Satılmış BİLİCİ, Mehmet AKTAŞLI.