Şuayip YAMAN
İlçemiz Gevher Nesibe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin düzenlediği “İstiklal Marşı’nın kabul edilişinin 98. yıldönümü ve Mehmet Akif ERSOY ‘u Anma Günü programı İlçemiz Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.
Programa; İlçe Kaymakamı Uğur SEZER, Cumhuriyet Başsavcısı Mesut GÜLER, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Genel Sekreteri Aysen ERDOĞAN, Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Hüseyin KARAKUŞ, İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin ÇAM, İlçe Jandarma Komutanı Jan. Yzb. Umut GÜRSES, İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat ASLAN, İlçe Müftüsü Tahsin YAZGAN, İlçede faaliyet gösteren kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, siyasi partilerin temsilcileri, Belediye Başkan adayları ve Belediye Meclis üyesi adayları, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, okul müdürleri ile birlikte öğrenciler katıldı.
Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programın başında misafirlere vatan şairimiz Mehmet Akif ERSOY ’un “SAFAHAT” adli eseri hediye edildi.
Gevher Nesibe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Edebiyat Öğretmenleri Şafak Ayyıldız ve Elif Bulut tarafından hazırlanan ve sunuculuğunu Edebiyat Öğretmeni Elif Bulut’un yaptığı program Çubuk Halk Eğitim Merkezi’nde gerçekleşti.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Gevher Nesibe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü İsmail YILDIZ yaptığı açılış konuşmasında;
“Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için, geçmişe kalkıp sövemem,
Biri ecdadıma saldırdı mı hatta boğarım…
— Boğamazsam
— Hiç olmazsa yanımdan kovarım.
Üç buçuk soysuzun ardında zağarlık yapamam,
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam,
Yumuşak başlı isem kim dedi uysal koyunum,
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boynum
Sayın Kaymakamım, değerli protokol üyeleri, kıymetli misafirler, sevgili öğrenciler;
İstiklal Marşımızın kabulünün 98.yılını kutluyoruz. Vatan ve millet sevgisinin, bağımsızlık ve hürriyet aşkının en güzel ifadesi olan istiklal marşımızı bize armağan eden milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u saygıyla anıyoruz. Bayrağımız ve onun hürriyetini ebedileştiren İstiklal Marşımız, milletimizin ruhunu, tarihini ve ideallerini aksettiren ölmez değerleridir.
İstiklal Marşı'nı anlayabilmek için, MEHMET AKİF’i iyi bilmek, onun bütün yönleriyle şahsında topladığı, “milli mücadele ruhunu” yakından tanımak, bu ruhu, hakkı ile hissetmek gerekir.
Her toplumda öne çıkan, liderlik yapan, duygu ve düşüncelere öncülük eden insanlar çıkmıştır. Onlar; toplumun özellikle sıkıntılı devirlerinde büyük görevler icra ederler. Bazen eline kılıç alır, bazen kalem alırlar. Bazen sedaları arşı inletir, bazen de yürekleri yakar. İman, salih amel ve yüce değerler uğruna mücadele etmenin örnekliğini bize sunarlar.
Toplumun yol gösteren fenerleri, hakkı haykıran sesleri, gerçeği işiten kulakları, zulme dur diyen elleri, kıyam eden erleri olurlar. Zaman ve mekâna bakmadan görev ve sorumluluğunu yerine getiren bu kahramanlar, topluma, en gerekli olduğu zamanda sahiplik yapan liderler olurlar. İşte bunlardan biri de Mehmet Akif ERSOY’dur.
Milli Eğitim Bakanlığınca 12 Mart törenlerinde 2019 yılı teması “Milletin Sesi Mehmet Akif” olarak belirlenmiştir.
Mehmet Akif ERSOY Kimdir?
Milli bir şair, ideal bir öğretmen, branşına hâkim bir veteriner, cesur bir gazeteci, kurtuluş savaşında iyi bir asker, Türk gencine ufuk çizen fikir ve aksiyon adamı bir politikacı, bir gönül insanıydı. Milletin derdiyle dertlenen ve şiirlerinde işleyen bir mütefekkirdi. Cehalet, taassup, fakirlik, inançsızlık onun şiirinin konularıydı.
Üstat Akif’i tanıyanların ittifak ettikleri en önemli özelliği, onun samimiyetidir. Şiirlerinde, yazılarında, hitabelerinde, samimi idi. Yapmacık, çıkara dayalı davranışlar en nefret ettiği şeylerdi. O, içten bir insandı. Bir fakire paltosunu, evin tek kilimini verecek kadar… Cebindeki paranın tamamını dostuna, ihtiyaç sahibine verecek kadar… Konumunu sarsacak, zarara uğrayacak, maddi sıkıntılar içinde kıvranacak kadar… Akif, haksızlığa asla razı olamayan bir insandı. Hep, ahlak ve adaletten yanaydı. Bu yüzden de hep çile adamıydı.
Akif, şiirlerini SAFAHAT’ta toplamıştır. Yedi kitaptan oluşan bu eserinde 108 şiir vardır. Safahat, Türk tarihinin en acıklı günlerinin yaşanmış bir destanıdır. Safahat Akif’in ideali, vatan sevgisi, yüce karakteri ve gür sesiyle dolu bir haykırıştır. Halkın içinden gelen Akif, Safahat’ta Türk gençliğini idealize etmiştir.
Asım’ın Nesli: iman, irfan, fazilet, bilgi ile donanmış, haksızlığa tahammülü olmayan, hakkı üstün tutan, karakterli, ahlaklı, kişilikli; vatanına, milletine, ailesine, dinine sahip çıkan dahası bunları yüceltmek için tüm imkânları seferber eden bir gençliktir.
Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz.
Bu yol ki Hak yoludur, dönme bilmeyiz, yürürüz;
Düşer mi tek taşı sandın harim-i namusun,
Meğerki harbe giden son nefer şehit olsun.
Şu karşımızdaki mahşer kudursa, çıldırsa,
Denizler ordu, bulutlar donanma yağdırsa,
Bu altımızdaki yerden bütün yanardağlar
Taşıp da kaplasa afakı bir kızıl sarsa,
Değil mi cephemizin sinesinde iman bir;
Sevinme bir, acı bir, gaye aynı, vicdan bir;
Değil mi ortada bir sine çarpıyor, yılmaz,
Cihan yıkılsa emin ol bu cephe sarsılmaz!
Mart 1921… Kurtuluş Savaşı’nın en çetin günleri… I. İnönü Savaşı’nı kazanmış, ayaklanmaların bir bölümünü bastırmış, Gazi Mustafa Kemal önderliğinde açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi binasında büyük bir coşkuyla, alkış tufanı kopmaktaydı.
Bunun nedeni de bu başarıların ötesinde, Kurtuluş Savaşı’nın ruhunun, bağımsızlık aşkının Mehmet Akif’in dizeleri ile Meclis kürsüsünden okunmasıydı.
Yarışmaya 724 şiir katıldı. Fakat hiçbirisi milli marş olmaya layık görülmedi. Böyle bir marşın ancak Mehmet Akif tarafından yazılabileceği ve para meselesinden dolayı yarışmaya katılmadığı da ağızlarda dolaşıyordu.
Hasan Basri Bey, para meselesinin kaldırıldığını söyleyerek, Akif’in yarışmaya katılmasını sağladı. Marş, Hamdullah Suphi tarafından Meclis’te okundu. Büyük bir coşkuyla dinlenen marş, sık sık alkışlarla kesildi.
Marşın kabul edilmesi, 12 Mart 1921 tarihindeki toplantının öğleden sonraki oturumunda ele alındı ve Akif’in marşı “Oy birliği ile kabul edildi.” Marş teklif üzerine en son ayakta dinlendi. Akif, İstiklal Marşı ile ilgili olarak “Onu milletime ve kahraman ordumuza hediye ettim. Zaten o milletin eseridir, milletin malıdır. Ben yalnız gördüğümü yazdım” dedi ve bu marşı Safahat’a almadı.
Sevgili Gençler!
İstiklâl Marşını sevmek, ülkemizi sevmektir,
İstiklâl Marşını coşkuyla söylemek, ülkemize sahip çıkmaktır,
İstiklâl Marşını vakur bir şekilde okumak, bağımsızlığımıza sahip çıkmaktır.
Bağımsızlığımıza sahip çıkmak ise onurumuza sahip çıkmaktır.
İstiklâl Marşı ve bayrak törenlerinde göstereceğimiz ciddiyet bağımsızlık sevdası ile bu toprağa düşmüş şehitlerimize karşı boynumuzun borcudur. Ancak o zaman İstiklâl Marşımızın yazarı Üstat Mehmet Akif’in "Asımın Nesli" hülyası gerçekleşir.
Değerli misafirler her karışı ecdadın kanlarıyla sulanmış bu topraklar, bize şanlı ecdadımızın, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının, Mehmet Akif ERSOY gibi münevverlerin emanetidir. Bizler bu emanete layıkıyla sahip çıkalım ki; Şanlı bayrak göklerden, İstiklal Marşımız dillerden, vatan sevgisi iman dolu göğsümüzden ebediyen silinmesin.
Hepimizin ortak duasıyla sözlerimi noktalıyorum “Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.” Dedi.
İlçe Kaymakamı Uğur Sezer günün anlam ve önemini belirten konuşmasında; “Mehmet Akif Ersoy, En zor şartların, çözülmenin ve umutsuzluğun hâkim olduğu bir dönemde milli mücadele ruhunun canlanmasına ömrünü adamıştır.
Fedakâr bir dava adamı, ateşli bir hatip olan milli şairimiz Mehmet Akif, her zaman duygu, düşünce ve eylemleriyle ön saflarda yer almış gerçek bir aydındır. Mehmet Akif Ersoy'un mücadelesini, hayat felsefesini, ahlakını, şiirlerini, İslam'ı anlama, idrak etme ve yaşama yaklaşımını tüm insanımıza, özellikle de gençliğimize takdim etmeliyiz
Mehmet Akif’in değeri ve o günün zor şartlarında verilen mücadelenin günümüzde de birlik ve beraberlik içerisinde devam etmesi gerekir.
Gaflete kapılmadan bu bayrağın dik durması, ezanın susmaması için ne gerekiyorsa bir vatandaş olarak üzerimize düşeni yapmalıyız. Bu vatan uğruna kanlarını ve canlarını seve seve veren Şehitlerimizi rahmetle anıyor, yaşayan Gazilerimize ise sağlık ve mutluluk diliyorum” dedi.
Diğer Etkinlikler:
İstiklal Marşı, Erkek Korosu tarafından seslendirildi.
Ülkemize mal olmuş Vatan Türküleri;
“ Ez Oğlum” adlı türküyü Erkek Korosu seslendirdi.
“Şu Kışlanın Kapısına” adlı türküyü öğrenci Sude Erdoğmuş seslendirdi.
“Sana Sıkılan Kurşun” adlı türküyü öğrenci Seçil Öztürk seslendirdi.
“Asker Kınası” adlı türküyü öğrenci Sude Erdoğmuş seslendirdi.
“Gündoğdu Marşı’nı Erkek Korosu seslendirdi.
Öğrenci Celal Arabacı, İstiklal Marşı’nı estürmantal gitar ile çaldı.
Ardından Çubuk Erkek İmama Hatip Lisesi Öğrencisi Abdullah Aydın, Ezan ve Sala okudu.
Mehmet Akif ERSOY’un Hayatı ve İstiklal Marşı’nın kabulü konulu video gösterisinin sunumu,
Mehmet Akif ERSOY’un Mahalle Kahvesi ve Küfe adlı şiirlerinin canlandırılması ve
“Çanakkale Şehitlerine Şiiri ve İstiklal Marşı’ndaki Ortak Ruh “ adlı gösterinin ardından program sona erdi.
Program sonunda protokol üyeleri, organizasyonu gerçekleştiren Gevher Nesibe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü İsmail YILDIZ ile birlikte öğretmen ve öğrencileri ayrı ayrı tebrik etti. Birlikte hatıra fotoğrafı çektirdiler.