Yaşadığımız dünyamız çok güzel bir küredir. Cennetin anahtarı da, dünyadan alınıp götürülmektedir. Burada ekmeyen, orada mahsul alamaz. Bu nedenle bir hadiSİ şerifte ‘Dünya ahıretin tarlasıdır.’ Buyrulmaktadır. Dünyanın giriş kapısından girenler, Ahıretin Giriş Kapısına Yaklaşmış Olmaktadırlar. Bu nedenle de dünya kelimesi yaklaşmak anlamını ifade etmektedir.
Dünyayı sevmek ve hazırlık yapmak dünyada kalacak kadar, ahıreti sevmek ve ahırettede kalacak kadar çalışmayı gerektirmektedir. Bir hadisi şerifte ‘ Dünyada çalış ebedi kalacakmış gibi, Ahıret içinde çalış, yarın ölecekmişsin gibi’ beyanı yer almaktadır. Kur’an-ı kerim A’la süresi ayet 16,17 de ‘ Fakat siz (ey insanlar!) ahıret daha hayırlı ve daha devamlı olduğu halde dünya hayatını tercih ediyorsunuz.’ buyrulmaktadır.
Başka bir yönüyle dünya: Kur’an- ı kerimde nasıl açıklanıyor. Bunu Hadid süresi 20. Ayetinden öğrenelim. ‘Biliniz ki, dünya hayatı oyundan, eğlenceden, süs ve gösterişten, birbirinize karşı övünmeden, mal ve evladı çoğaltma yarışından ibarettir. Bu hayat, ekini ve bitkisi çiftçisinin yüzünü güldüren bol yağmura benzer. Fakat bir süre sonra kuruyan bu bitki örtüsünün sarardığını görürsün. Arkasından da ot kırıntılarına dönüşür. ahirette ise bir yanda ağır bir azab, öbür yanda Allah’ın bağışlaması ve hoşnutluğu vardır. Dünya hayatı, aldatıcı bir hazdan başka bir şey değildir.’ Beyanı yer almaktadır.
Dünya hayatı bu ayette, ahiretin ciddiyeti yanında çocuk, oyuncağına benzetiliyor. Dünyanın aldatıcı ve çocuk oyuncağına benzetilmesi, dünyaya inhimak edilmesi,(dalınması) yanında, ebedi saadet diyarı olan, ahiret hayatının unutulmaması tavsiye edilmektedir.
Müsliman dünyanın güzelliklerini istemesi yanında, ahıretin iyilikleri ve güzelliklerini de istemesi bakara süresi 201 de şöyle yer almaktadır.“Rabbimiz bize dünyada hasene (güzellik ve iyilikler) ver ve ahirette de hasene (güzellik ve iyilikler) ver ve bizi ateşin azabından koru.” Buyrulmaktadır.
Müminun süresi 115. ayette ‘Sizi sadece boş yere yarattığımızı ve sizin hakıkaten huzurumuza getirilmeyeceginizimi sandınız.’ Buyrulmaktadır.
‘İnsanın dünya âleminden alai illiyyine ( yüceliklere yükselmesi) istenilmektedir. Kur’an- ı kerim (Et-Tin) süresinin 4,5 ayetlerin den en aşağı yerin neresi olduğunu öğrenelim. ‘Biz insanı en güzel biçimde yarattık. Sonra onu aşağıların aşağısına indirdik (dünyaya indirdik) .’beyanı yer almaktadır.
Allah (Cc) insanı, yaratılanların ruh ve beden kabiliyetleri bakımından, canlıların en mükemmeli yarattığını bu ayette bildirmektedir. İnsan güzel kabiliyetlerini doğru yolda kullanarak istenilen ve arzu edilen kâmil insan olması için neleri yapması gerekmektedir. Yine (Tin) süresi 6. Ayette ‘ Fakat iman edip Salih amel işleyenler için eskimeyen devamlı bir ecir vardır.’ Buyrulmaktadır. Amel-i Salih; nedir? “Allah’ın rızasına uygun amel, iyi, güzel ve faydalı işler’ demektir.
Şura süresi ayet 20 de. ‘ Kim ahıret kazancını istiyorsa, onun kazancını artırırız. Kimde dünya karini istiyorsa, ona da dünyadan bir şeyler veririz, ama ahırette nasibi yoktur.’ buyrulmaktadır. Bir hadisi şerifte ‘ Müsliman o kimse dirki, ahıreti için dünyasını, dünyası içinde ahretini terk etmeyendir’ beyanı yer almaktadır.
Peygamber efendimiz (sav) rivayet edilen bir hadisi şerifte ‘İnneddünya hulvetün hadıratün/ Dünya görünüşte tatlı ve yeşil renktedir.’ (Müslim rivayeti) Ahıret yönüyle dünyanın, aldatıcı tarafı vardır.’ Kıyame süresi ayet 36 da ‘ İnsan, kendisinin başıboş (kendi keyfine) bırakılanacağınımı sanıyor!’ beyanı yer almaktadır. Bize düşen görev, dünyada kalacağımız kadar dünyaya değer vemek, ahıret içinde, ahırette kalacağımız kadar değer verip gayret sarf etmek olduğunu, kur’an-ın mana ve muhtevasından anlamaktayız. Allah’a emanet olunuz.