12 Eylül’ de, 12 Eylül Anayasasının yerine, 12 Eylül Anayasası geliyor.
Yani iş, böyle sembolik bir boyuta da geldi.Oysa vatandaşın kafası hiç de karışık değil.Herkes ne yapacağını çok iyi biliyor.Oynanan oyunları da görüyor.Ben de bu anayasa değişikliğine aşağıdaki nedenlerden dolayı EVET diyeceğim.
Çünkü Anayasa Mahkemesinin üye sayısı 11 den 17 ye çıkıyor ve ben sayın Cumhurbaşkanımızın referandumdan hemen sonra Anayasa Mahkemesine 6 yeni üye atamasını istiyorum.
Siyasi partilerin kapatma davasına 11 hakimin bakması yerine 17 hakimin bakmasını istiyorum.Gerçi Ak Parti’nin bu 17 sayısına nasıl takıldığı da belli değil.Belki 20 den fazla üyenin bir senato çağrışımı yapacağından endişe etmişlerdir.Ama Anayasa Mahkemesinin ideal üye sayısı 25 kişi olmalıdır.Eh, 17 de fena bir rakam değil EVET diyelim o zaman.
Aynı şekilde HSYK nun üye sayısı 7 den 22 ye çıkıyor ve ben referandumdan hemen sonra bu 15 kişinin acilen atanmasını istiyorum.Hatta Ergenekon hakim ve savcıları görevden alınmadan HSYK na 15 yeni üye derhal atanmalı.
Millet de her şeyi görürken birileri hala bu milleti uyutabildiğini mi zannediyor da hala çarşaf çarşaf gazetelerde,gece gündüz ekranlarda “yok Ergenekon için şunlar yapıldı,bunlar yapıldı”vs.vs.Millet her şeyi görmektedir.
HSYK nun üye sayısı 35 kişi olmalıydı,eh 22 de fena bir rakam değil EVET diyelim o zaman.
“Memurlara sendika hakkı” değişikliği hikayedir.Çünkü sendika olan yerde yaptırım ya “grev” ya da “lokavt”tır.Grev ve lokavtın olmadığı yerde sendika HİKAYE’dir.
“12 Eylül 1980 darbecileri yargılanacak,mağduriyetler giderilecek iddiası da hikayedir.12 Eylül 2010 da tam otuz yıl geçmiş olacak,yargılama da hayal, hakların iadesi de.
Sadece şu olabilir:Bazı uyanıklar bazı mağdurların “kaybedilmiş haklarınıza mukabil size devlet adına iş yapanlardan –yani devletten-şu kadar para alacağız” diye yeniden mağduriyetlerine yol açabilirler.Yani 12 Eylülcüleri yargılamak HİKAYE’dir.
Anayasa Mahkemesine bireysel müracat hakkı,Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine müracaatları engellemek için getirilmiş (miş)… Gerekçe bu.Ama esas amaç anayasa ile vatandaşlara verilen temel hak ve hürriyetlerin, kanun tüzük ve yönetmeliklerle gasbedilmesini engellemektir.
Yani bir vatandaş referandumdan sonra Anayasa Mahkemesine müracaat eder de beni başörtümle üniversiteye almıyorlar derse ve dilekçeyi verirse..
Anayasa Mahkemesi de “sen de gitme o zaman kızım” mantığını kaldırarak,-kimse okuma yazma hakkından mahrum edilemez-,”yönetmelikler düzenlenirken kişilerin inançları mutlaka dikkate alınmalıdır”gerekçeli bir karar verebilir.
Yani Anayasa Mahkemesine yapılacak bireysel müraacatlardan; insan haklarının gelişmesi hususunda çok gelişmeler sağlanacak.
Sadece bu üç konu EVET vermem için yeterli.
Peki hayırcılar neye sığınıyor?
CHP, “AKP kadrolaşacak,yargı siyasallaşacak” diyor.CHP’yi anlayışla karşılıyorum,çünkü hakikaten bu Anayasa değişiklikleri Türk siyasi hayatından CHP’nin tamamen silinmesine yol açabilir.
MHP ise “Başbakan bu Anayasa değişiklikleri ile yüce divandan kurtulmaya çalışıyor”diyor. İddia sahibi sayın Bahçeli.Oysa sayın Başbakanın Yüce Divan dan kurtulmak için Anayasayı değiştirmesine gerek yok ki Cumhurbaşkanı olur iş biter.
Sayın Bahçeli’nin, bunların yüce divan endişesiyle yapılan işler olmadığını milletin çok iyi bildiğini bilmesi gerekirdi.
TBMM de evet oyu verip referanduma kalmadan değişikliğin kanunlaşmasını sağlamalıydı.
CHP ile birlikte hareket MHP ye ne kazandırdı?CHP haklı olarak hayır diyor çünkü siyasi hayatı bitiyor,peki MHP ye ne oluyor? Siyasi hayatınız mı bitiyor,sahip olduğunuz kadrolardan mı oluyorsunuz?
CHP,PKK,ERGENEKON,YARSAV “hayırcı koalisyonu” içinde yer almak MHP ye yakışıyor mu?Yıllarca siz bunlarla mücadele etmediniz mi?Sayın Bahçeli bir an önce Oktay Vural ve Deniz Bölükbaşı siyasetini terk etmeli ve MHP’yi kurtarmalı,yoksa akibet CHP gibi olacak bizden söylemesi.
BDP tüm partilerden önce EVET demesi gerekirken HAYIR diyor..İşe bakın.Yani BDP bir siyasi partiden çok bir terör örgütü gibi davranıyor.Müzakere yerine emirle hareket ediyorlarmış izlenimi veriyorlar.Şiddet ve kandan beslenen PKK HAYIR dediği için BDP de HAYIR diyor.”Apo EVET diyor” lafı ise sadece EVET cephesinde “aşağılık bir fotoğraf” gösterme gayretidir.Başka bir şey değil.
Saadet Partisi’nde Numan Kurtulmuş, kongre rezaletlerini ve başarısızlıklarını unutturmak için EVET’ e sarılmış durumda.Sanki Milli Görüşçüler hayırcıymış gibi.Sanki elli senedir,bu hayırların kahrını Milli Görüş çekmemiş gibi.Milli Görüşçüler sıraya dizilse Numan Kurtulmuş dışarıda kalmayacakmış gibi..Sayın Kurtulmuş siz Milli Görüşü bitirmeyin yeter,kalanını millet halleder.
TÜSİAD görüşlerini açıklamıyor.MÜSİAD EVET diyorsa TÜSİAD’ı sormaya gerek yok.Millet olarak İsrail bize “uçağa binin” diyorsa “uçakta bomba olduğunu anlayıp trene binmeyi öğrenemediğimiz takdirde” işlerin düzelmesine daha zaman var demektir.
Sonuç olarak bu anayasa değişikliği mecliste MHP destek vermediği için AKP tarafından referanduma sunuldu.MHP destekleseydi zaten referandum olmayacaktı.CHP ile BDP nin desteklemesi zaten beklenmiyordu.Paketin içeriğinde öncekine göre milletin sandığa gidip oy vermesine değecek güzellikler var.En önemli husus bu değişiklik referandumdan sonra yepyeni bir anayasa yapılabilmesine imkan sağlıyor.Referandumda hayır çıkarsa yeni bir anayasa hayal olmayacak ama çok da zaman alacak.
Peki referandumdan ne çıkar?
Kanımca ülke genelinde yüzde 55-60 arasında EVET çıkar.
Evet rekorunu Bitlis ve Konya,Hayır rekorunu Tunceli kırar.
BDP referandumda büyük bir hayal kırıklığı yaşar,çünkü doğu ve güneydoğuda da “bence Evet çıkacaktır.
Referandum CHP den önce MHP yi sarsar ve lider tartışması çıkar
Hiçbir parti için değil milletimizin kendi menfaati için EVET diyorum.Sağlıcakla.