“-Soru: ‘Çevremde dürüst olmayan oyunbaz kimselerin çok istediklerine ulaştığını, her işlerinin yolunda gittiğini görüyorum ve diyorum ki ‘ben o kadar dua ettim, dinime bağlı dürüst bir insanım, ben hak etmiyor muyum; neden arzuladığım şeyler tam olacakken her şey tersine dönüveriyor?’
-Cevap: Bir dostum şöyle anlatmıştı: ‘Ankara’dan her İstanbul’a gidişimde Sakarya civarında yolun kenarındaki güzel bir evi çok beğenir ve bir gün sahiplenmeyi arzulardım. Eşimle oradan geçtiğimiz bir gün, satışa çıktığını öğrendik, sorduk. Fiyatı uygundu ve alabilirdik. Acele etmedik. Dönüşte yakınlardan bir kadın tarafından alındığını öğrenince içimiz sızladı, eşimle birlikte çok vahlandık. Ertesi yıl yine oradan İstanbul’a geçerken, evin yaşanan depremde yıkıldığını gördük. Gidip durumu sorduğumuzda, evin sahibesi hanımın yıkıntının altında kalıp öldüğünü öğrendik.’
Bu hikayeden ne ders çıkıyor? Hiçbir şey hakkında hemen karar verme. İyilik zannettiğin şeyin içerisinde kötülük gizlenebilir. Hayat kesitlerine kapsayıcı gözle bakan görür ki, huzur, elden geleni yaptıktan sonra, Allah’ın uygun bulduğuna sabretmekte gizlidir. Bazı asi kimselerin ahıretleri o kadar kötüdür ki dünyada artık imtihanları bitmiştir. Hesaba çekilecekleri günün hızla gelmesi için, kendilerine tanınan ömürlerini sefa içinde tüketmelerine izin verilmiştir. Mmin, akıbeti karanlık olan o kimselerin geçici şatafatını kıskanmaz.
Ayrıca böyle akıllar yürüten nefsimize sormak lazım: 1- Allah’a ortaksız inanıp boyun eğdiğinden emin misin? Kendini sorgulayarak işe başla istersen. 2-Mümin dinine esasen dünyası için mi bağlanır ahıreti için mi? 3-Kul bir dünya sefasını hak edecek kadar yüksek bir şükrü başarabilir mi? Sıra hak etmeye gelirse bir bardak suyun yoktan yaratılıp bize sunulmasının bedelini ödeyebilir miyiz? 4-İstediğine ulaşamamanın uzun vadede senin kötülüğüne olduğundan nasıl eminsin? 5-Ötekilerin amaçlarına o kadar kolay ulaştıklarını nereden biliyorsun? Kalplerinde mi yaşadın? 6–Amaçları için sabahlara kadar ağlamadıklarını nereden biliyorsun? 7-O ulaştıkları şeyin onlara azap olmayacağından nasıl emin olabilirsin?
Şu halde kendi işimize odaklanıp hayatımızı en güzel şekilde yaşamakla meşgul olmalıyız ki huzura erebilelim. Muhammed Bozdağ