Duâ vakti dua et.
Duâ kalbe iyi gelir.
Duâ, Kalpte Allah'a açılan en yüce kapının anahtarıdır.
بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم
قَالَ رَبِّ ٱشْرَحْ لِى صَدْرِى وَيَسِّرْ لِىٓ أَمْرِى
وَٱحْلُلْ عُقْدَةً مِّن لِّسَانِى
يَفْقَهُوا۟ قَوْلِى وَاجْعَل لِّي وَزِيرًا مِّنْ أَهْلِي
Rabbim! Gönlüme ferahlık ver.
İşimi bana kolaylaştır.
Dilimdeki tutukluğu çöz ki,
Sözümü iyi anlasınlar.
Bana ailemden birini yardımcı yap.
(Tâ-Hâ Sûresi, 25.26.27.28.29. ayetler Cüz: 16)(Hz Musa'nın Duâsı)
Kalbi güzel olanın, Sözüde güzel olur, Duâsıda güzel olur.
Kalpten çıkan,
Kalbe dokunan duâlar
Dua eden kul, Allah’a yaklaşır.
Zâten ibadetin aslı da Allah’a yaklaşmak, O’nunla iletişim kurmaktır.
Müminin, Başına sevinecek bir hâl geldiğinde Şükreder; bu onun için hayır olur. Başına bir sıkıntı geldiğinde sabreder; bu da onun için hayır olur.
(Müslim, Zühd, 64)
Zor zamanlarda duâsının kabul edilmesini isteyen kişi, rahat zamanında çokça dua etsin.(Tirmîzi, Deavât, 9)
İyi günlerimizde olduğu gibi,
zor zamanlarda da Allah'a olan sevgimizden ve güvenimizden güç almalıyız. Çetin sınavlar karşısında mümin olarak öncelikli sorumluluğumuz, elimizden gelen bütün tedbirleri almaktır.
Olaylara soğukkanlı ve metânetli yaklaşmak, çözüm için çaba sarf etmektir. Asla umutsuzluğa kapılmamak, inancımızı ve direncimizi kaybetmemektir.
Duâ ve niyazla, tevbe ve istiğfarla, hamd ve şükürle Allah'a iltica etmek, kulluğun özüdür.
Bu dünyanın sınavlarını azim,
sabır ve şükür terâzisinde tartalım.
Hayatta güçlü olmak için, ibâdet, duâ, tefekkür ve tevekkülle mâneviyatımızı canlı tutalım.
Eğer zor günler yaşıyorsan,
Bil ki iyi günler çok yakın.
Unutma; "Her darlıktan sonra ferahlık var" diyen bir Rabbimiz var Elhamdülillâh
En güzel isimler (Esma’ül-Hüsna) Allah’ındır. O halde ona O güzel isimlerle duâ edin.
(A'râf Sûresi, 180. Âyet cüz: 9)
YÂ MUCÎB: (Allah Celle Celâlühu)
يا مجيب İsminin anlamı:
(Dualara icabet eden)
Allahü Teâlâ, kul’u dua ettiğinde ona cevap verip tüm dilek ve muradlarını veren demektir.
Duâ'nın Kabulü İçin;Duaya başlarken Allah'a sığınarak başlamak
بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم
Biriniz dua edeceği zaman önce Allah’a hamd etsin, peygamber’e salavat getirsin. sonrada dilediği şekilde dua etsin.
Dua ile semâ arasında bir engel vardır. üzerime salavat getirilince engel açılır, duâ yerine ulaşır.
(Ebû Davut, Vitir, 23)
Allah'a kabul edileceğine kesinkes inanarak dua edin. (Tirmizi, Sünen, 3479; Ahmed, Müsned, 6655;Hâkim, Müstedrek, 1817)
Peygamberimiz (s.a.s) Bir hadisinde şöyle buyurur: Sizden biriniz, dua ettim de duam karşılık görmedi’ deyip acele etmediği müddetçe duası karşılık bulur.
(Ebü Davud, Vitr 23)
Duâda ısrarcı olunmalı ama
aceleci olunmamalı...
Allah sevdiği kulunun duâ'sını
geç kabul edermiş.
Duam kabul edilmeyecek diye korkma, Dua edemez hâle gelmekten kork.
(Hasan Basri)
Bana dua edenin duâsına karşılık veririm. (Bakara Süresi, 2 /186 )
Kime Duâ kapıları açılmış ise ona rahmet kapıları açılmış demektir.
(Tirmizi, Deavet, 101)
Duâ ettiğiniz zaman niyetiniz hâlis olsun. (Hz İdris)
Enes'ten rivayet edildiğine göre Resûlullah (sas) Ezan ile Kamet arasında yapılan duâ reddolunmaz, buyurmuştur.
(Ebü Davud, Salât, 35;Tirmizi, Salât, 158) Riyazü's-Salihîn'den 1001 Hadis Seçkisi Kitabından.
Gece seher vaktinde yapılan duâ kabul olur. (Tirmizi)
(Ey Muhammed!) Duanız olmasa,
Rabbim size ne diye değer versin!
(Furkan Süresi, 77. ayet/Cüz 19)
Allah duâ edenleri ve duâ da ısrar edenleri sever. (Hadis-i Şerif)
Yüce Allah kuluna her zaman yakındır, Kul ise ibadet ve dua ederek onun yakınlığını kazanır. Stresten kurtulmak için dua ve ibadetlere sarılmak gerek.
Kulun rabbine en yakın olduğu hâl secde hâlidir. İşte bu sebeple secdede çok dua etmeye bakın.(Müslim, Salat, 215)
*Duâ ve Sadaka, başa gelecek olan bela, musîbet ve hastalıkları önler.
Kul ne kadar dua ederse,
Allah ondan o kadar belayı giderir"
İnsan çaresiz değil, Duâsızdır.
Elimden bir şey gelmiyor deme,
Avuçlarında ne Dualar gizlidir.
وَيَدْعُ الْاِنْسَانُ بِالشَّرِّ دُعَٓاءَهُ بِالْخَيْرِۜ
وَكَانَ الْاِنْسَانُ عَجُولاً
İnsan hayra duâ eder gibi,
Şerre duâ eder, İnsan çok acelecidir.
(İsrâ Süresi, 11. Âyet)
Ne duâlar ettim de kabul olmadı değil, hep hayırsız olanı istedim de
Râbbim şefkatiyle korudu de.
Dertlinin derman kapısıdır duâ
Duâdır insanı ayakta tutan!
Duadır müminin gönlünü avutan!
Duâdır karanlığı aydınlatan!
Kim bilir kimin duasıdır!
Bizi de ayakta tutan!
Duâ kulun Allâh'a derdini bildirmesi değil, O derdin dermânının ancak Allah olduğunu bilmesidir.
Duâ kişiye psikolojik bakımdan bir rahatlık, Huzur ve mutluluk verir.
Her ibadet bir şükür'dür
Her ibâdet bir duâ'dır.
Duâ ne güzel ilaç.
Duâ vakti, duâ et.
Duâ kalbe iyi gelir.
Duâ, Kalpte Allah'a açılan en yüce kapının anahtarıdır.
Duâ kulun Rabbiyle konuşmasıdır.
Duâ ibâdetin özüdür.
(Tirmizî, Deâvet, 1)
Hakkın hazînesinden almak istersen
Duâ anahtarıyla kilitleri açmalısın.
Duâ rahmet kapılarını açan bir anahtardır. (Süyûti, 1, 486)
Duâ yerin göğün anahtarı
Duâ mü'minin silahıdır. H-Ş
Duâ müminlerin güç kaynağıdır
Duâ etmek şükürdür, İbadettir,
Allah'a sığınmaktır.
Sevenin sevdiğine verdiği değerdir: Duâ. Duâ sevgiliye yazılmış bir mektup gibidir.
Allah'ım gönlümden geçenleri bilen sensin, ol de, olu versin.
Duâ, insanda doğuştan var olan bir duygudur. Bu sebeple bütün dinlerde duâ mevcuttur.
Ey Allah'ın kulları size duâ etmenizi tavsiye ederim. buyurmuştur.
(Tirmizî, Deâvet, 102)
Kullarım sana beni sorduklarında bilsinler ki şüphesiz ben onlara yakınım, bana dua ettiğinde duacının dileğine karşılık veririm.
Şu halde benim davetime gelsinler ve bana iman etsinler ki doğru yolu bulalar. (Bakara Suresi: 186. Ayet)
Duâ, Allâh'ın büyüklüğünü dile getirme, O'na yalvarma, hamdetme, şükretme, O'nu övme ve aynı zamanda. Allah karşı sevgi ve saygı sunma ifâdesidir. efendimiz makbul olmayan duâdan Allah'a sığınmıştır. (Müslim, Zikir, 73)
Duâ'nın kabulü için Helâl ve
Harama dikkat edelim.
Resûlullah Efendimiz,
Biliniz ki Allah, kalbi gafil, boş işlerle meşgul bir kişinin duâsını kabul etmez. Buyurmuştur.
(Tirmizî, Deâvât, 66)
Bana dua edin, duanızı kabul edeyim. Bana kulluk etmeyi kibirlerine yediremeyenler, aşağılanmış olarak cehenneme gireceklerdir.
(Mû'min Süresi, 60. Âyet cüz: 24)
اُدْعُوا رَبَّكُمْ تَضَرُّعًا وَخُفْيَةًۜ
اِنَّهُ لَا يُحِبُّ الْمُعْتَد۪ينَۚ
Rabbinize yalvara yakara gizlice dua edin. O, sınırı aşanları sevmez.
(Araf Suresi, 55. Âyet)
Yoksa, sıkıntıya düşen kimse, dua ettiği zaman, onun duâsını kabul edip fenalığı gideren,
sizi yeryüzünün sakinleri kılan mı, (hayırlı)? Allah ile beraber bir ilâh mı var? Siz pek az düşünüyorsunuz.
(Neml Sûresi, 62. Âyet)
Hiç olmazsa böyle şiddetimiz geldiği zaman bari yalvarsaydılar. Fakat onların kalbleri katılaşmıştır.(En’âm,43) gibi nice âyetler vardır.
Bunların sonuncusu gösteriyor ki Allah, dua edip istemeyenlere gazab eder.
İnsanların en âcizi duâ etmeyen,
en cimriside selâm vermeyendir.
(Hz Muhammed)
Duâ'ya ihtiyacım var.
Emeğe saygı için; Bu bilgilerle amel et. Allah rızası için bana ve ümmeti Muhammed'e duâ et.
En güzel dualardan biri Allah razı olsun demektir. mal, mülk, makam yâda şöhret hiçbir zaman bir müminin duâsını almaktan, bir gönüle şifa olmaktan daha değerli olamaz.
Birine verebileceğin en güzel hediye duâ'dır. Duâ etmek güzel.
Duâ almak daha güzel.
Benim olsa bu dünya,
Kurtuluşa çözüm yok
Bir dua bekliyorum,
Başka şeyde gözüm yok.
Saygı ve Sevgilerimle
Selam ve Dua emaneti ile
Duâ eder. Dua beklerim.
Duâ edenlerimiz çok olsun inşaallah
Duâ'ya ihtiyacımız var.
İnsanı ayakta tutan duâ'dır.
Dilimizi duâ etmeye alıştırmalıyız.
Kul kulun duâsıyla kurtulur.
Birine verebileceğin en güzel hediye duâ'dır. Râbbim, duâlarımızı kabul etsin inşaallah.
Kişi müslüman kardeşine arkasında duâ ederse, melekler âmîn, aynısı sana da olsun derler.
(Müslim Zikir 88)
(Ebü Davud, Vitr, 29)
En güzel duâ, Bir dostun,
Bir dostuna habersizce ettiği duâdır.
Allah rızası için birbirimize duâ edelim.
Allah umudu yüreğimizden,
Sevdiklerimizi yanımızdan,
Duâ'yı dilimizden, sevgiyi, huzuru, mutluluğu ömrümüzden eksik etmesin.
Yârabbi yuvalarımıza saadet ver.
ömrümüze bereket ver.
kazancımızı helalinden eyle
rızana uygun şekilde yaşamayı
bizlere nasip eyle.
Allah'ım! Bizden razı ol.
Yaptığımız iyi amelleri ve
Dualarımızı kabul eyle.
(İbn Mâce, Duâ, 2)
Bana Duâ edin diyorsunuz yâ?
Allah size şehitlik nasip etsin. (âmîn)
Duâ edenle, âmîn diyen sevapta ortaktır. (Hadis-i Şerif)
Râbbim duâ ve dileklerimizi kabul etsin. Allah (c.c) razı olsun.
Duâlarda buluşmak dileğiyle
Duâya devam...
Sabır ve duâ ile Allâh'a emânet olun.
Sübhaneke Duâ
سُبْحَانَكَ اللَّهُمَّ وَبِحَمْدِك ﴿﴾ وَتَبَارَكَ اسْمُكَ ﴿﴾ وَتَعَالَى جَدُّك ﴿﴾ وَلاَ إِلَهَ غَيْرُك
Türkçe Okunuşu
Sübhânekallâhümme ve bi hamdik ve tebârekesmük ve teâlâ ceddük ve (celle senâük) velâ ilâhe ğayrük.
Sübhaneke Anlamı:
Allah'ım! Sen eksik sıfatlardan pâk ve uzaksın. Seni dâimâ böyle tenzih eder ve överim. Senin adın mübârektir. Varlığın her şeyden üstündür. Senden başka ilah yoktur.
Subhâneke Duâsı Neden Okunur?
Anlatılan rivayetlere göre
Sübhaneke duasının sözleri
Adem Aleyhisselam’a aittir ve
Allah-ü Teala tarafından ona
öğretildiği söylenmektedir.
Hz Adem Peygamber yapmaması gereken bir hatayı yaparak kendisine yasak kılınan cennet meyvesinden yedi ve Allah-ü Teala tarafından cezalandırılıp dünya ya gönderildi.
Dünya hayatının Ahiret hayatından zor olduğunu gören ve bu durum karşısında oldukça zorlanan Adem Aleyhisselam Allah’tan af ve özür dilemek için dua etmiştir.
Allah-ü Teâlâ onu dünyada yalnız bırakmayıp ona yardım etmiştir.
ETTEHİYYATÜ DUA
التَّحِيَّاتُ لِلَّهِ وَالصَّلَوَاتُ وَالطَّيِّبَات
السَّلامُ عَلَيْكَ أَيُّهَا النَّبِيُّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُه السَّلامُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِين
أَشْهَدُ أَنْ لا إِلَهَ إِلا اللَّه وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُه
Ettehiyyâtü Türkçe
Ettehiyyâtü Lillâhi vessalavâtü veddayyibât Esselâmu Aleyke eyyü henne biyyü ve rahmetullâhi ve berekâtüh. Esselâmu aleynâ ve alâ ibá dillâ hissâlihin. Eşhedü ellá ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve rasûlüh.
Ettehiyyâtü ANLAMI
Dil ile, beden ve mal ile yapılan bütûn ibâdetler Allâh’a dır.
Ey Peygamber! Allâh’ın selâmı, rahmet ve bereketleri senin üzerine olsun. Selâm bizim üzerimize ve Allah’ın bütün salih iyi kulları üzerine olsun. Şahitlik ederim ki,
Allah’tan başka ilah yoktur.
Yine şâhitlik ederim ki, Muhammed O’nun kulu ve peygamberidir.
(Ebü Dâvûd Salât, 182)