Çubuk Müftülüğü toplantı salonunda düzenlenen seminere İlçe Müftüsü Ali Canbolat, Din görevlileri ,Sağlık grup başkan yardımcısı Köksal Ergün ve Sağlık görevlisi Yasemin Türkkan katıldılar.
Düzenlenen toplantıda KKKA Hastalığıyla ilgili bilgiler veren Sağlık gurup başkan yardımcısı Köksal Ergün, kurumların KKKA ile ilgili ortak hareket etmesi gerektiğini belirtti. Ergün, KKKA nedir ve etkileri nedir, kenelerin yaşam döngüsü, kenelerin fiziksel özellikleri, keneler nasıl hastalık bulaştırır, KKKA hastalığının belirtileri, tedavisi, korunma yöntemleri, kene çıkartılması konularında bilgiler verdi.
Hastalık taşıyan kenenin tutunup kan emmesi veya kenenin çıplak elle ezilmesi sonucu insanların hastalığa yakalanabileceğini ifade eden Ergün; Bilindiği üzere Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı, kenelere nakledilen Bünyaviridae ailesine mensup Nairovirus genusundaki Kırım Kongo Hemorajik Fever isimli bir virüs tarafından oluşturulmaktadır. Bu virüs evcil ve yabani hayvanlarda herhangi bir hastalık oluşturmamasına rağmen, insanlarda bazen ölümcül olan hastalık yapabilmektedir. Ülkemizin de içinde bulunduğu bölgede özellikle Hyalomma marginatum adındaki kenenin bu hastalığın insanlara bulaştırılmasında sorumlu olduğu bilinmektedir. Söz konusu kene iki konaklı olup yavru dönemini (larva ve nimf) küçük yaban hayvanları ve yerden beslenen kanatlılarda, ergin dönemini ise büyük evcil ve yaban hayvanlar ile bazen de insanlardan kan emerek geçirmektedir. İnsanlar, hastalık taşıyan kenenin tutunup kan emmesi veya kenenin çıplak elle ezilmesi sonucu hastalığa yakalanırlar. Ayrıca insanlar virüs bulaşmış insan ve hayvanların kanları ile temas etmeleri halinde de bu hastalığa yakalanabilirler dedi.
Toplumun, KKKA Hastalığı ve korunma yöntemleri ile ilgili olarak bilgilendirilmesinin çok önemli olduğuna işaret eden Köksal Ergün; Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığını bulaştıran kenelerin her yaz döneminde aktif hale gelmeleri nedeniyle halkın kendilerinde ve hayvanlarında oluşabilecek kene tutunmasını önlemeye yönelik tedbirleri alması gerekmektedir. Korunma ve mücadele yöntemlerinin kapsamlı ve etkin bir biçimde anlatılarak toplumun bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi büyük önem arz etmektedir. Hastalık etkenini taşıyan keneler, yaban hayatıyla iç içe olan dağlık yamaçlardaki meşelik ormanlara yakın yerlerde veya bu ormanlar içinde açılmış parçalı küçük tarım arazilerinde insan ve evcil hayvanlara tutunmaktadırlar. Bu itibarla yaban hayatıyla iç içe olan tarım arazilerinde çalışan tarım veya orman işçisi, köylü, avcı veya bu bölgelerde pikniğe gidenler ile hayvancılıkla uğraşanlar için kenelerden korunma ve kontrol tedbirlerinin alınması büyük önem taşımaktadır.Piayasada kene kovucu olarak satılan ilaçlara çok fazla güvenilmesin ,keneler genellikle dirsek arkası,kasıklar ve koltuk altlarına yapışır bunu fark etmemiz biraz zordur.Keneler kendi büyüklüklerinin yüz katına kadar kan emerek büyüyebilirler.Vatandaşlarımız böyle bir durumla karşılaştıklarında en yakın sağlık kuruluşuna müracaat etsinlerdedi.