DEDİKODU..!

Dedikodu

Çok sevdiğimiz, hatta yaparken kendimizi çok masum hissettiğimiz iyi niyetler taşıdığımız ama muhatabının canını çok yakan DEDİKODU. Prof. Dr. Üstün DÖKMEN kitabında bir doğu hikâyesi anlatıyor, hikâyemiz

Bir öğrencisi öğretmeniyle ilgili, aslı olmayan bir dedikodu çıkarır, dedikodu kulaktan kulağa yayılır. Daha sonra öğretmen öğrencisine bu dedikodunun kaynağının yanlış olduğunu ispatlar. Öğrenci hatasını anlar, çok üzülür ve” Hocam bu hatamı nasıl giderebilirim?” diye sorar. Öğretmen kuş tüyü bir yastık alıp kasabanın yanındaki tepeye gelmesini söyler. Öğrenci yastıkla tepeye geldiğinde öğretmen ondan yastığı bıçakla kesip kuş tüylerini ortaya çıkarmasını söyler. Öğrenci yastığı keser, kuştüyleri kısa sürede ovanın her tarafına yayılır. Öğretmen öğrencisine “Şimdi senden bu tüyleri toplayıp tekrar yastığın içine koymanı rica ediyorum. Eğer bunu yaparsan hakkımda çıkardığın dedikoduyu da telafi edebilirsin” der.

Sanırım yüzümüzün haritası bu hikayeyi okurken değişti,acı bir tebessüm var yüzünüzde.Oysa biz ne kadar temiz duygularla,tatlı tatlı dedikodu yaparken birde ben olanı konuşuyorum,bu dedikodu değil ki diyoruz.(Ne derece doğrudur bu konuşulanlar bilinmez!..)değil mi?

Son olarak bazen birinin iyiliğini düşünerek yaptığımız masum bir taşımacılığa karşı Farsça bir şiir dizelerini sizlere iletiyorum.

“Birisi arkamdan bir ok atmış;

Bana değmemiş,

Yere düşmüş.

Ama sen o oku

Yerden aldın getirip

Benim kalbime soktun.”

Söyledikleriniz boşlukta kaybolmuyor. İllaki sahibini buluyor.

Not: Okuyucumuz Meral Şen hanımefendiye yazılarımıza göstermiş olduğu ilgiden dolayı teşekkürü bir borç biliyorum. Saygılarımla.