Sandık yaklaştıkça siyasette tansiyon da yükseliyor. Liderler bir yandan meydanları coştururken bir yandan da rakiplerine en sert eleştirileri yolluyorlar. Zaman zaman üslupta ayar kaçıyor ve hoş olmayan manzaralar da çıkıyor.
Ama seçim dönemleri renkli dönemler ve bu kadarcık kusur bütün demokrasilerde olur. Fakat kıran kırana bir seçimin yaşandığı Çubuk'ta ve Ankara özelinde ilginç bir durum var. Öyle ki 'dedikodu timleri' olarak tanımlayabileceğimiz bu yöntem siyasi literatüre geçmeye aday. Malum başkentin belediye başkanlığı sadece bir belediye başkanlığı değil. Ankara'yı alan bir sonraki seçimde iktidara da ortak olur.
Mevcut başkanı devirmek isteyen partiler 'dedikodu timleri' oluşturmuş. Otobüs duraklarında, otobüslerde, dolmuşlarda 'birbiriyle tartışan iki rakip partili' havası veren kişiler hararetle Gökçek'e yükleniyor. Öyle iddialar dile getiriliyor ki 'yok artık' dememek işten bile değil.
Şahit olanların anlattıklarına göre özellikle AK Parti seçmeninin yoğun olduğu bölgelerde duraklarda kalabalığın arasına karışan dedikodu timleri bekledikleri otobüs gelse de yarım saat kadar 'propaganda' yaptıktan sonra başka bir durakta işlerine devam ediyorlar.
Günlerdir mesaide olan bu 'dedikodu timi' gazetelere bile rahat yüzü vermiyor. Haber merkezlerini arayan 'ismini vermeyen vatandaş' ' Duymadınız mı şurada yolsuzluk yapıyorlar, şu kadar para götürüyorlar' ' Haberiniz yok mu oğlunu bıçaklamışlar' türü envai çeşit 'ihbar'da bulunuyorlar.
Dediğimiz gibi bu yöntem siyasi literatüre girmeye aday. Başarılı olup seçim kazandırsa da, ya da tersi olup seçim kaybettirse de... Kesinlikle orijinal bir yöntem.