ÇUBUK TURŞU VE KÜLTÜR FESTİVALİ BAŞLADI

Çubuk’ta ’’7. Uluslararası Çubuk Turşu ve Kültür Festivali’’ düzenlenen kortej yürüyüşü ve çeşitli etkinliklerle başladı.

Gazi Üniversitesi Çubuk Yerleşkesi önünde başlayan kortej yürüyüşüne TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz, Ak Parti Ankara Milletvekilleri Cevdet Erdöl, Nurdan Şanlı, Zelkif Kazdal Slovakya Cumhuriyeti Büyükelçisi Vladimir Jacabcin ile eşi Olga Jakabcinova, Tayvan Taipei Ekonomi ve Kültürel Misyonu James C. H. Chen Sjd, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin doğan, Çubuk Kaymakamı Cemal Şahin, Belediye Başkanı Lokman Özden, AK Parti İl Başkanı Murt Alpaslan, Bosna Hersek’in Maglaj İlçesinin Belediye Başkanı Prof. Mehmet Mustabasic, Aydın Sultanhisar Belediye Başkanı Ertegün Ünal, çeşitli kurumların ilçe yöneticileri, vatandaşlar ve festival için ilçeye gelen yabancı gruplar katıldı.

Ankara Bulvarı ve Atatürk Caddesi boyunca yürüyen kortejdekilere, yol boyunca stant açanlar turşu ikramında bulundu. Vatandaşlar, yol boyunca en çok ilgiyi ilçenin geleneksel kıyafetiyle yürüyen gençlere ve atlı birliğe gösterdi.

Büyükşehir Belediyesi Mehteran Bölüğü ve Bekir Yılmaz İlköğretim Okulu öğrencilerinin eşliğindeki yürüyüş, Atatürk Parkı'nda son buldu. Atatürk Parkı önünde kesilen kurdeleyle başlayan festival açılışı ve akabinde parka kurulan sahnenin önünde saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından kürsüye çıkan Belediye Başkanı Özden, festivalin bu yıl yedincisini düzenlemekten mutlu olduklarını ifade etti.

Geçtiğimiz haftalarda yaşanan Ramazan Bayramının ardından ilçede ikinci bayramın festival ile birlikte yaşandığını kaydeden Başkan Özden, ’’Biliyorsunuz 1402 Ankara Savaşı Çubuk Ovasında yapıldı. O savaş fetret dönemiydi ve iki kardeş kavgası vardı. O savaşı hiçbirimiz hatırlamak istemiyorduk, çünkü kardeşlerin kavga etmesi hiç kimseye yarar ve fayda sağlamaz. Kavga edeninde kazananı olmaz biz sayın başbakanımıza bu Yıldırım Beyazıt Üniversitesini ilçemize istediğimizi ilçe başkanımla anlattığımızda şunu söyledi; ‘1402 Ankara savaşı fetret zamanı’ dedi. Bende sayın başbakanımıza dedim ki, ‘Sayın başbakanım yiğit düştüğü yerden kalkar, Yıldırım Beyazıt Hanı düştüğü yerden kaldıralım’ dedim ve Çubuk’a üniversiteyi kazandırdık. İnşallah üniversite ile birlikte ilçemizin kaderi değişecek’’ diye konuştu.

Çubuk’ta kutlanan festivalin yurdun çeşitli yerlerinde düzenlenen festivallerden ilçeye ekonomik girdi sağlaması dolayısıyla farklı olduğunu anlatan Başkan Özden, davetlilere Çubuk’a geldikleri için teşekkür ederken, çok zengin bir protokol olduğunu ve ahde vefanın bu olduğunu kaydederek, ’’Allah razı olsun İlçe halkı ile buluşmaya geldiler. Ben, bizi yalnız bırakmayan değerli büyüklerimize sonsuz saygılarımı, hürmetlerimi arz ediyorum. Tekrardan ilçemize bu bereketli ovaya, ürünleri ile içi dolu festivale, içeriği olan festivale tekrardan hoş geldiniz sefalar getirdiniz diyorum. Saygılarımı ve hürmetlerimi sunuyorum’’ diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Daha sonra konuşan Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, ’’Bugün 7’cisini idrak edeceğimiz, festivalin Çubuk ilçesinin sosyal, ekonomik ve kültürel kalkınmasına vesile olmasını diliyorum’’ diyerek, festivalin yapılmasına destek ve katkı veren herkese teşekkür etti.

Yeni yüzyılın başlangıcı ile birlikte dünyada bir milenyum tiyatrosunun perdelerini açtığını ve yeni oyunlar oynandığını hep birlikte gördüklerini vurgulayan Yüksel, bu milenyum tiyatrosunda artık yüzyılın şartlarına uygun oyunlar oynandığına dikkat çekerek, sözlerine şöyle devam etti:

’’Bu milenyum tiyatrosundaki oynanan oyunlar içerisinde expolar var, bilişim vadileri var, uluslararası fuarlar var, bunun içerisinde yüzyılın en önemli sektörü olan turizm var. Bunun içerisinde bilişim ve teknoloji ile birlikte elbette sürdürülebilir kalkınma var. Şimdi yapılması gereken şey, ister Çubuk’ta oturun, ister Beypazarı’nda, isterseniz Haymanada, ister Hakkari’de, ister Edirne’de, nerede olursanız olun yapılması gereken şey, bu milenyum tiyatrosunda oynanan oyunları iyi algılamak ve dikkatlice anlamak gerekiyor. Şimdi hepimiz biliyoruz ki, bu söylediğimiz başlıkları dünya ile paylaşmak istiyorsak, dünya şehri olmak istiyorsanız, yapılması gereken şey, kendinizi tanıtacaksınız, tanınır olacaksınız. Yani fark edilir olacaksınız. Şimdi yapılması gereken şey, buradan Çubuk meydanından dünya şehri olma hedefini koyan bizler, dünyaya nasıl bakacağız, dünya ile nasıl buluşacağız. Esas olan budur.’’

Çubuk’un Hititlerden, Bizanslılara kadar, Selçuklulardan Osmanlıya kadar bir çok medeniyete beşiklik ettiğini ifade eden Yüksel, Anadolu’ya ilk giren Türklerinde Çubuk ovasına yerleştiğini hatırlatarak, ’’Çubuk’ta bir çok köyün ismi Oğuz Boylarının isimlerini taşır. Öyle bir kültürünüz olsun ki, her sokağınızda bir sivil toplum örgütü olsun. Her sandıkta yaşlı teyzelerin, örnek oyaları olsun. Agat taşından sosyal yapısına kadar herkesle buluşma kabiliyeti olsun. Ve siz bu şehri, Çubuk’u dünya ile buluşturmayın.  Yapılması gereken şey, dünya ile burayı buluşturmak ve kucaklaştırmak gerekir. Çubuk’un mutfağını, Çubuk’un Agat taşını, tarihini ovasının güzelliğini, Karagöl’ün muhteşem tabiat güzelliklerini ve güzel insanlarını dünya ile buluşturmak gerekiyor. Kurulacak olan Yıldırım Beyazıt üniversitesi ile, bölgede ileride kullanacağımız termal turizmi ile, geliştireceğimiz seracılığı da dahil olmak üzere, bütün bunlarla Çubuk ilçesi elbette hak ettiği yeri alacaktır. Bu bakımdan şimdi yapmamız gereken şey, dünya şehri olma hedefini koymak ve de kendimizi tanınır, fark edilir hale getirmektir’’ dedi.

Yanında Çubuk Belediye Başkanı Lokman Özden ile birlikte konuşan TBMM Başkanı Cemil Çiçek, şenliklerin nerede yapılırsa yapılsın yapıldığı yere olumlu yada olumsuz katkısı olduğunu ifade ederek, bunun için de şenliklerin tanıtımını iyi yapmak gerektiğini söyledi.

Çiçek, ’’Tanıtımı yapmak derken basılan billboardlar ya da bezlerden kastetmiyorum, kendi kültürümüzü iyi tanıtmamız gerekir. Bu şenlikler maksadı aşan, kültürümüze ters düşen şenlikler olmamalı. Kültürümüz de olmayan unsurları taşımıyor olması gerekiyor. Aksi taktirde bu bir kültür şenliği olmaz ve bu sayede bizler tarafından başka şeylerin kültürümüze taşınmasına neden olurken, yozlaşmanın da kapılarını açmış oluruz’’ dedi.

Katıldığı birçok şenlikte gördüğü yanlışları bu şenliğin başında söylemek istediğini kaydeden Çiçek, ’’İşin başında söylemek istiyorum. 7’incisini yapıyoruz, 8’incisini, 10’uncusunu, 17’incisini hep beraber yaparız. Ama bu söylediğim bu çerçeve içerisinde yapılmalı. Bugün biz büyük bir milletiz. Tarihin en eski milletlerinden birisiyiz. Çok derin kültürümüz ve bu coğrafyada inşa ettiğimizde bir medeniyetimiz var. Ama çoğumuz doğrusunu isterseniz kendimizden kendi kültürümüzden, kendi tarihimizden yeteri kadar haberdar da değiliz. Onun için bu şenliklerde kendimizi bilmemizi, kendimizi bulmamıza, kendimize gelmemize vesile olacaksa gerçekten alkışlanmaya değer ve bizde bu toplantılara her vesile de katılır ve de destek veririz’’diye konuştu.

Festivallerin birde ekonomik boyutu olduğunun altını çizen Çiçek, Türkiye’nin artık üretim seferberliğini gerçekleştirdiğini vurguladı. Dünyanın dört bir yanına ihracat yaptıklarını anlatan Çiçek, ’’Bu üretimi teşvik etmemiz gerekiyor. Bu üretimi çoğaltmamız gerekiyor. Bu manada bu şenliklerin ekonomik boyutu da önemlidir. Bir başka husus tabi bu şenlikte bölgenin potansiyelini ortaya çıkarması ve kalkınması amacı ile de önemli. Çubuk bizim son yıllarda en çok gelişen ilçelerimizden bir tanesidir. İnanıyorum ki bundan sonrada daha da gelişecektir. İşin başından daha sıkı tutmak gerekiyor. Çünkü ortaya konulan projeler, bir bir hayata geçtiğinde bugünkü Çubuk nüfusunun üçe dörde beşe katlanması mümkündür. Altyapısı ve üstyapısı ile geleceği iyi görmek lazım. Çünkü buraya yeni bir üniversite kuruldu. Biz istiyoruz ki bu yeni üniversitemiz yeni ufuklar açsın, bilimsel araştırmaların merkezi olsun. Sadece Türkiye’nin değil, bölgenin bilim merkezi olsun. Bize düşen ne varsa biz yapmaya hazırız. Bizim ülke olarak petrol gelirimiz, doğalgaz gelirimiz yok. Biz kalkınmamızı ihracata dayalı ekonomik bir model ile gerçekleştiriyoruz. Onun için yabancı ülkelerin insanlarını hem mal satmak, hem de mal ve ürün almak için ülkemize gelmesi önemlidir. Önümüzde bir hedef var ve 2023 yılına kadar en öncelikli hedefimiz bu bölgeyi kalkındırmaktır. Kısa süre içerisinde inşallah Ankara fuar merkezi olacak ve ekonominin en önemli merkezlerinden birisi haline gelecektir. Şüphesiz bu bölgeye raylı sistem de olacaktır. Bizler hükümet olarak bize düşeni yapacağız’’ dedi.

                Konuşmaların ardından Gonca Ertuğrul'un etkili sunumuyla devam eden festivalde, Ankara Seğmen Kulübü, Sultanhisar Zeybek Ekibi ve konuk ülkelerin halk dansları grubu gösteri sundu. Yerel Sanatçılardan Ahmet Yılmaz’ın Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türk Halk Müziği korosunda yer alan sanatçılar da konserler verdi.

Bosna Hersek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Polonya, Makedonya, Nijerya, Sierra Leone ve Gürcistan gruplarının katıldığı festival, dört gün sürerken, 18 Eylül Pazar günü saat 24:00’de sona erecek.

 

 

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Güncel Haberleri

Çubuk'ta Taş Fırın Hizmete Açıldı
11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü Etkinliği
Çubuk'ta Otluk Alanda Yangın Çıktı
Uluağaç Mahallesi'nde Yaptırılan Taş Fırın Hizmete Açıldı
CUMHURİYETİMİZİN 101. YILDÖNÜMÜNÜ ÇOŞKUYLA KUTLADIK...