Büyükşehir Belediyesi ekipleri Cumhuriyet Mahallesi Akif Ersoy Caddesi’nin ikinci etap yolunda 22.06.2021 tarihinde asfalt serimi başladı. Birkaç gün içerisinde de bitirdi.
Asfalt serimi yapılmasının ardından daha bir ay bile geçmeden Gökçe Manav karşısındaki bir inşaata içme suyu, elektrik ve internet bağlantısı için asfalt yol kepçe ile üç yerinden kazıldı.
Arkasından Büyükşehir tarafından asfalt serimi yapılan Atatürk Mahallesi Adnan Menderes Bulvarı Güzide Sokak ile Cengiz Topel Caddesi arasında kalan yolun bir kesimi çöktü.
Ardından çöken yolun birkaç metre ilerisinde içme sunu şebekesinde meydana gelen bir arıza nedeniyle asfalt yol kazıldı.
Ve yine Büyükşehir tarafından asfalt serimi yapılan Aşağı Çavundur Yolu girişindeki Doğalgaz çalışmaları nedeniyle asfalt enine kazıldı.
Sonuçta fatura Büyükşehir’e çıktı. Çöken ve kazılan asfalt yolun tadilat ve tamiratı Büyükşehir ekipleri tarafından tekrar yapıldı.
Burada sorumlu kim? Asfalt serimi yapmadan önce İlçe Belediyesi, PTT, ENERJİSA BAŞKENT ELEKTRİK A.Ş.,BAŞKENTGAZ, VODAFONE, TÜRKCELL ve TÜRK TELEKOM A.Ş. gibi kuruluşlarla bir işbirliği ve koordine yapmadan adeta yangından mal kaçırır gibi asfalt serimi yapan Büyükşehir Belediyesi değil mi?
Bir yola asfalt serimi yapılırken; Büyükşehir ve bağlı kurumları ile İlçe Belediyesi arasında işbirliği ve koordinasyon neden yapılmaz? Çok mu zor?
Alt yapı çalışmaları bitmeden; Kontrolsüz ve denetimsiz, plansız ve programsız asfalt serimi yaparsanız güzelim asfaltı kazarsınız. Peki, bu asfalt bedava mı? Parası yoldan veya tarladan mı toplanıyor?
Boşuna demiyorum ve ısrarla da yazıyorum:
Birilerinin “gavur” diye hitap ettiği ülkelerde önce alt yapı, sonra da üst yapı yani inşaat yapılır.
Biz de ise tam tersine önce üst yapı (inşaat) yapılır. Sonra da asfalt atılan yollar kazılır. Bu da rantçıların işine gelir...
Büyükşehir Belediyesi özellikle asfalt atacağı yolların kenarlarında boş arsalar varsa;
buralara ileride inşaat yapılacağını da dikkate alarak önceden içme suyu, doğalgaz, elektrik, kanalizasyon, pis su, yağmur suyu, telefon ve internet bağlantısı gibi alt yapı ile ilgili kutucukları (box) arsa önüne koymuş olsaydı; Yol kazılmayacak, Devlet Hazinesi de zarara uğratılmayacaktı.
Araç sahipleri; “Yollardaki çukur ve kasis çökmüş, rögar kapaklarının boşlukları kimi yerde yama yapılmış, kimi yerde ise etrafı çukur, aracın lastiklerini kesiyor ve yollar araçlarımıza zarar veriyor.
Bu durumdan şikâyetçi ve mağduruz. Bazı caddelerde asfalt serimi yapılıyor ama ara sokaklar da çalışmalar yetersiz. Maddi yönden araçlarımıza ağır masraflar çıkıyor. Gereğinin yapılmasını istiyoruz.” Diyor.
Bu olay bir daha göstermiştir ki; Alt yapı çalışmaları bitmeden asfalt atılamaz. Atarsanız ülke hazinesine dolaysıyla da ülke ekonomisine zarar vermiş olursunuz.
İşte bunun için iddia ediyorum; İlçenin hiçbir yerinde plansız, programsız, kontrolsüz ve denetimsiz alt yapı çalışması yapıldığı için dört dörtlük değil. Bu nedenle de ilçede kazılmadık cadde ve sokak kalmadı.
Bir gün çıkıp ilçeyi gezdiğinizde; Binaların önündeki asfalt yolların en az iki yerden kazıldığını göreceksiniz. Ama kim gezip, görecek?
Bu gidişle daha da kazılacak.
YOLLAR ASBEST BORULAR İÇİNDE KAZILACAK...
Asfalt serimi yapılan bu cadde ve sokaklar ileride asbest boruların değiştirilmesi için de kazılacak...
Çünkü; İlçedeki 22 km. uzunluğundaki asbest boruların değiştirilmesi ile ilgili ihale Büyükşehir tarafından hala yapılmadı... Benden söylemesi...
Buradan sağduyulu, devletinin ve vatandaşlarının menfaatini düşünen ve ön planda tutan yetkililere sesleniyorum;
İlçenin alt yapısı dört dörtlük değil. İlle bir yerlere asfalt atacaksanız; Önce o yol üzerinde alt yapı hizmetlerinin yapılıp yapılmadığını kontrol etmeniz gerekir...
BELEDİYE HİZMETLERİNİN YERİNE GETİRİLMESİNDE ÖNCELİK SIRASI SORUNU...
Belediyeler tarafından yürütülen kamu hizmetleri; nitelikleri, yerine getiriliş yöntemleri gibi birçok bakımından farklılıklar göstermektedir. Bu hizmetlerin hepsinin bir anda yerine getirilmesinin mümkün olamayacağı göz önünde bulundurulduğunda, yerine getirme sırasına yönelik bir ilkenin belirlenmesi gerekli görülmektedir.
Belediye Kanunu hizmetlerin yerine getirilmesine ilişkin öncelik sırası koymakta ve hizmetlerin yerine getirilmesinde öncelik sırasının, belediyenin mali durumu ve hizmetin ivediliğinin dikkate alınarak belirleneceğini düzenlemektedir.
Ancak hizmetlerin yerine getirilmesine yönelik bu kriter (kıstas, ölçü) tek başına hizmetin öncelik sırasını belirlemeye yeterli değildir. Hizmetlerin önceliğini belirlemede söz konusu ilkenin yanında, bir takım başkaca yasal düzenlemelerin de dikkate alınması gereklidir.
Yapılan değerlendirmeler neticesinde hizmet önceliğinin belirlenmesinde hizmetlerin niteliklerinin ve stratejik plan, performans programı ve bütçe ilişkisinin etkin olduğu görülmektedir. Bu niteliklerin belirlenmesinde ve ilişkinin kurulmasında da belediye meclisi önemli rol oynamaktadır.
Kanalizasyonu, suyu ve asfalt yolu olmayan bir mahalle halkının belediyeden talebi asfalt yol olabilir. Böyle bir durumda teknik öncelikli olan kanalizasyon ve su alt yapısının tamamlanmasından sonra asfalt yapılması, kaynakların etkin ve verimli kullanılmasını da sağlayacaktır.
BELEDİYENİN GÖREVLERİ:
Belediyenin bir çok görevi vardır. Bunlar maddeler halinde şu şekildedir:
- Kentin altyapısı ile ilgilenmektedir. Bunun içerisine su dağıtımı, şebeke dağıtımı, kanalizasyon, şehir içi yollar, doğalgaz dağıtımı vs. gibi işler belediyeye aittir.
- Çöp toplama, yolların temizlenmesi, itfaiye hizmetler, zabıta hizmetleri, cadde ve sokak temizliği ve halk sağlığını koruma gibi görevler.
- Şehir içerisinde imar ile ilgili izin ve belgeler belediyenin görevleri arasındadır.
- Şehrin ekonomik işleri belediyenin kontrolü altındadır. Fiyat ve ücret tespit etme, haller açma, pazar yerleri kurma, sanayi bölgeleri kurma vs. gibi görevler belediyeye
aittir.
- Şehir içerisinde eğitim ile ilgili görevleri vardır. Okul öncesi eğitim verme, mesleki eğitim kursları düzenleme ve kütüphane açma vs. gibi görevleri vardır.
- Sağlık hizmetleri, dini görevler, nikah işleri, yurt açma ve ucuz konut yapma gibi görevleri vardır.
- Şehir içerisindeki ulaştırma alanındaki işler belediyeye aittir.
- Eski tarihi eserleri koruma, kültür merkezi açma, spor alanları yaratma, tiyatro, müze ve sinema salonları açma gibi..
Belediyelerin en önemli görevi de atalarımızın bizlere bıraktığı doğa ve kültürel mirasa sahip çıkmak ve korumak olmalıdır.
Bir zamanlar “Yeşil Çubuk” diye anılan Çubuk İlçesi şimdilerde maalesef “Beton Çubuk” olma yolunda hızla ilerlemektedir.
Eskiden Kurbantepe’den (şimdiki Çubuk Belediyesi Sosyal Tesisleri’nin bulunduğu yer) baktığınızda evler çevrelerindeki ağaçlardan dolayı görünmezdi. Şimdilerde ise bir tek ağacı bile görmeniz mümkün değil...
ASFALT ATILMASINA KESİNLİKLE KARŞI DEĞİLİM...
Asfalt atılmasına kesinlikle karşı değilim. Yeter ki asfalt serini yapılacak yolun alt yapısı mükemmel olsun..
En önemlisi de ilçenin istihdam, işsizlik, ulaşım, imar, alt yapı, temizlik gibi daha önemli ve asli sorunları var iken asfalt atmak da neyin nesi?
Birkaç gün sonra kazılacak yola bile bile neden asfalt serimi atılır? “Vatandaş istiyor” diye asfalt atılmaz.
Mademki vatandaşın her istediği oluyor. Vatandaş askerden gelen, üniversite mezunu ve hatta 2-3 dil bilen çocuğuna da iş ve aş istiyor. Bulabilir misiniz?
ÖNCELİK İŞ, AŞ MI? YOKSA ASFALT MI?
Zaman zaman karşılaştığım vatandaşlar, “Askerden gelen çocuklarımız Ankara’ da 1994 yılından, Çubuk’ta ise 2004 yılından beri iş bekliyor.
Yukarıdaki yıllarda 20 yaşında olan çocuklarımız 37-47 yaşına geldi. Bırakın evlenmeyi hala bizim verdiğimiz 5-10 lira harçlıkla günlerini geçiriyorlar.. Beş kuruşsuz sokaklarda geziyorlar. Bazen bu parayı bile veremiyoruz. Biz de emekliyiz. Geçimimizi zor karşılıyoruz.
Bizim çocuklarımıza kim ve kimler iş bulacak? Daha ne kadar bekleyeceğiz. Çocuklar evde kafayı yiyecekler.” Diyerek yöneticilere ve siyasilere şikâyet, istek ve sitemlerini dile getiriyorlar.
Ama bu feryat, figanları duyan, bilen var mı? Tabii ki yok. Çünkü onların şimdilik tuzu kuru. Ama ileride ne olacağını kimse bilemez...
Aldığım bilgiye göre;
Sözde CHP’li Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne işe girmek için Çubuk’tan CHP İlçe Başkanlığına 1.000 kişi “CV’ vermiş. Bunlarda ancak 3’ü kendi imkânları ile Büyükşehir’de işe girmişler.
İYİ Parti’ye ise ilçede yaklaşık 400 kişi iş için başvurmuş bunlardan 9 kişi Park ve Bahçelerde ise girmişler.
Her defasında; Hak, hukuk ve adaletten bahseden yönetici ve siyasetçiler sıra vatandaşa iş ve aşa gelince maalesef partizanlık yapmakta; yandaşları ve yakınlarından başka da kimseyi düşünmemekte...
İş için başvuranlar arasında üniversite mezunu ve hatta 2 dil bilenler bile var. Ama onlar hala işsiz...
Bu yüzden İlçede CHP ve İYİ Parti’ye oy verenler, “CHP ve İYİ Parti’ye bir daha oy yok. Büyükşehir seçimlerinde bu partilere oy verdik. Ama seçim sonrası hayal kırıklığı yaşadık.
Çocuklarımız hala işsiz. Önümüzdeki seçimlerde başka partilere oy vereceğiz” diyorlar.
AK Parti’ye iş için başvuranlar ise bazı istisnalar dışında bir iş bulabiliyor. İş bulamayanlar ise işi beğenmeyenler. Çünkü onların “TEŞKİLATÇI” bir Genel Başkanları var. Ve teşkilatına da sahip çıkıyor. Bunun için de muhalefetin tenkitlerine rağmen oy oranı hala % 30’ların üzerinde seyrediyor...
Her defasında “11 Büyükşehir’de iktidarız” diye böbürlene böbürlene övünen CHP Genel Başkanı ve kurmayları teşkilatlarındaki kaç kişiye iş, dolaysıyla aş bulmuşlar. Lafla ‘Peynir Gemisi’ yürümüyor.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı mademki CHP’li. Büyükşehir’e CHP’li teşkilatlardan kaç kişi işe girmiş? Açıklasalar da biz de bilsek.
Ankara ilçelerinden Büyükşehir’e kaç kişi işe girmiş, bunların ilçöelere göre dağılımı nedir? En fazla nereden işe alım olmuştur. En önemlisi de bunların referansları kim veya kimlerdir? CHP’li kurmayların bundan haberi var mı?
Dost acı söyler...
Sağlıklı günler dileğiyle...