Akşehir’de Gül-Düşün…

Dile kolay tam 48 yıl. Evet 1959 "da ilk adımı atılan ve günümüze kadar uzanan bir şenlikten söz etmek istiyorum. Bugün Akşehir Nasreddin Hoca ve Turizm Derneği"nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen "Akşehir Nasreddin Hoca Şenliği" ülkemizde "festival" türü organizasyonların başında yer alır  diyebiliriz.

 

Festivaller önce yerel, daha sonra ulusal ve en sonunda da uluslararası unvanına kavuşurlar. Tabi bu unvan salt festival için hazırlanan afiş, pankart ve bilboardlara yazmak ile alınmaz. Süreci takip ederek çalışmaları bu doğrultuda yapmak gerekmektedir ki biz de ilk yapılan festivale bile “geleneksel” tabirini koyuverirler. Halbuki gelenek kelimesinin sözlük anlamını bilseler bu ifadeleri yazarken yüzleri kızarır veya cehaletlerini anlamış olurlar diye düşünüyorum.

 

48 yıldır durmaksızın düzenlenen Akşehir"deki şenlikleri tertipleyen kadro hala “Daha yapılacak çok iş, kat edilecek çok mesafe, aşılacak çok engel var” diyorlarsa bu kadroyu kutlamak gerekmektedir. Derneğin yeni yayınladığı ve üç ayda bir süreli hale geleceği logosunun altında belirtilen GÜL-DÜŞÜN dergisinde biz de boyundan büyük işlere girişmeyi seven Nasreddin Hoca"nın torunları olarak “Sen de haklısın!” demekten başka ne diyebiliriz ki..

Derneğin bunların üstesinden geleceğine inanıyorum. Zira başkan Taner Serin"in kaleme aldığı yazısında Nasreddin Hoca"nın adını taşıyan bir sivil toplum kuruluşu olmanın sorumluluğunu taşıdıklarını ifade ederken öte yandan hatalarını da dile getirmektedir.

 

2008"in hocamızın doğumunun 800. yılı olması dolayısıyla ülke genelinde ve yurt dışında kutlamaları ve anma programlarının da yapılacak olması haberlerine seviniyoruz.

 

Bu vesile ile Türkiye Yazarlar Birliği"nin de 2008 faaliyetleri içine Nasreddin Hoca"mız ile ilgili toplantılara ev sahipliği yapacağını belirtmesi bizleri heyecanlandırmaktadır. 

 

Bu amaçla yola çıkan Akşehir  Nasreddin Hoca ve Turizm Derneği "nin nezaket gösterip Gül-Düşün dergisiyle yolladıkları hocamızın kristal içerisine lazer tekniği ile işlenmiş figürlerini çalışma masamızda dostlarımıza sergilerken, diğer taraftan torunları olarak hafızalarımıza 800.yılı yerleştirmenin gayreti içinde olacağımızın sinyallerini vermiş oluyoruz.

Umarım 800.yılında Nasreddin Hocamızla haklı olarak özdeşleşen Akşehir"imizin yanında diğer yerel yöneticilerimiz de üzerlerine düşenleri yapma gayreti içinde olurlar. Bu doğrultuda Eskişehir Odun Pazarı Belediyesi"nin yayınlarıyla Hoca"mıza olan vefa borcunu Mustafa Özçelik"in kaleminden hazırlanmış güzel bir Nasreddin Hoca eseriyle ödediğini söyleyebiliriz.

Ne diyelim darısı diğer yönetimlerimizin başına diyerek eli kalem tutanları 2008"de bekliyoruz.