Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1948 yılından beri arkeolojik kazıların devam ettiği Kültepe-Kaniş Karum kazı alanında, 2010 yılı kazılarının Kaniş bölgesinde başladığını, kazının ilk gününde ise çok önemli bir mezar bulduklarını söyledi.
Kulakoğlu, mezarı dikkatli bir şekilde kazdıklarını, kazıda Asurlu bir erkek tüccara ait kemikler ile silah ve özel eşyalarını bulduklarını belirterek, şunları söyledi:
”Kaniş tepesinde kazılara başladığımız ilk gün, daha doğrusu temizlik çalışmaları sırasında bir mezar bulduk. Koloni çağına ait 4 bin yıllık mezarda, olasılıkla Asurlu bir erkek tüccara ait olduğu tespit edilen iskeletlerin yanında, tüccarın özel eşyaları ve silah olarak kullandığı mızrak ve baltası da bulundu. İskeletin kafa tasında kazı heyetimizdeki antropologların yaptığı incelemede Asurlu tüccarın ölmeden daha önce başarılı bir beyin ameliyatı geçirdiği ve iyileştikten sonra hayatını kaybettiğini tespit ettiler. Bu yıl kazılara moralimiz yüksek başlıyoruz.”
Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Handan Üstündağ da, böyle bir kafatasına ilk defa rastladığını belirterek, şu bilgileri verdi:
”Kültepe’de yüzlerce insan iskeleti bulundu. Ancak bunun özelliği farklı. Asurlu tüccarın kafatasında çok düzgün bir kesi var. 6×3 santimetre boyutlarındaki kesi izlerinden, kafatası delgi operasyonunun başarılı bir şekilde yapıldığını ve operasyondan sonra da hastanın sağlığına kavuşarak iyileştiğini öğreniyoruz. Bu bize günümüzden 4 bin yıl önce beyin ameliyatının başarılı bir şekilde yapıldığını gösteriyor. Beyin zarı iltihabına operasyon yapılmış ve iyileşme sağlanmış. Bunu açık bir şekilde görüyoruz. Bu işi yapan çok tecrübeliymiş. Operasyon da başarılı bir şekilde gerçekleşmiş.”
-KÜLTEPE-
Anadolu insanının yazı ile tanıştığı ilk merkez olan ve geçmişi günümüzden 5 bin yıl öncesine dayanan Kültepe Kaniş-Karum ören yerinde ilk bilimsel kazılar, 1948 yılında Prof. Dr. Tahsin Özgüç tarafından başlatılmıştı.
Merkezden bugüne kadar 50 bine yakın yazılı kil tablet ve arkeolojik eser çıkartıldı. Eserlerin büyük bir çoğunluğu, Kayseri’de yeterli müze olmaması nedeniyle Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ne götürülerek burada depolanıp sergileniyor.