ŞUAYİP YAMAN
18 Mart günü, 1915 Çanakkale Deniz Zaferi'nin yıldönümüdür. Bu gün, 2002 yılından itibaren de, "Şehitler Anma Günü" olarak kabul edilmiştir.
Çanakkale Zaferi anılmaya değer eşsiz bir destandır. Çanakkale’de Türk ordusu eşi ve benzeri görülmemiş bir mücadele vererek kendisinden teknik ve insan gücü olarak mukayese dahil edilemeyecek kadar üstün devrin süper güçlerine karşın verilmiş bir var olma mücadelesidir. Metrekareye 6 bin merminin düştüğü amansız bu savaşta sadece düşmanla savaşılmamış açlık, susuzluk, uykusuzluk ve bulaşıcı hastalıklarla da mücadele edilmiştir. Şehit kanıyla ıslanan topraklar çiğnenmemeye, şehit kanı ile çizilen sınırlar silinmemeye, şehit kanıyla kurtarılan vatanlar işgal edilmemeye müstahaktır.
"Tarih boyunca istiklal ve bağımsızlığını, milli birlik ve bütünlüğünü her şeyin üstünde tutan ve bu uğurda büyük bedeller ödeyen Türk milleti hiçbir zaman esaret altında yaşamayı kabul etmemiş, canından aziz bildiği kutsal vatan topraklarını canı ve kanı pahasına korumuş, büyük mücadeleler vermiştir. 99. yılını Çanakkale Zaferi de bu mücadelelerden birisidir. Bu toprakları her bir karışını kanları ile sulayarak bizlere vatan yapan aziz şehitlerimizi bir 18 Mart’ta şükran ve minnetle yeniden anıyoruz. Şehitlik çok kutsal bir makam olmakla birlikte dileğimiz hiçbir vatan evladının bundan sonra şehit olmamasıdır. Bugün bu topraklarda huzur içinde yaşıyorsak, şanlı bayrağımız göklerde nazlı nazlı dalgalanıyorsa bunu azizi şehitlerimize ve kahraman gazilerimize borçluyuz.
ÇANAKKALE, TARİHİN UTANCA BOĞULDUĞU YERDİR
Çanakkale, kanın toprağı boğduğu, toprağın kana doyduğu; mavinin kızıl kızıl aktığı yerdir. Çanakkale, boğazının gırtlağına kadar insana, gemiye, gülleye, silaha doyduğu ve yutkunamadığı yerdir.
Çanakkale, tarihin ellerini yüzüne kapatıp utanca boğulduğu, tarihin dudaklarını uzatarak alınlardan öpüp onurunu kurtardığı yerdir. Çanakkale, Truva’da savaşan atalarının torunlarından utandığı, Malazgirt’te, Çaldıran’da savaşanların torunlarından gururlandığı yerdir. Çanakkale, sarı saçlı bir komutanın tarihe ilk büyük selamını verdiği yerdir.
Şehit: Allah yolunda canını feda eden, dinini, vatanını, bayrağını savunurken ölen, haksız yere öldürülen Müslüman’dır. Şehitlik, Allah katında peygamberlikten sonra en yüksek mertebedir. Şehitler, Allah’ın sevgili kullarıdır. Cennet’te onlar için sonsuz nimetler hazırlanmıştır.
Arapça, “Tanık” anlamına gelen şehit, inançlarını yadsımamak uğruna, Allah’a ya da kutsal saydığı değerlere tanıklık etmek ülküsüyle can veren kişidir.
Kur’an, Allah yolunda öldürülenlerin, Allah’ın bağışını ve merhametini kazandıklarını bildirir.
(Al-i İmran Suresi: 169-170)
“Sakın Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Doğrusu onlar Rableri katında diridirler. Cennet meyvelerinden rızıklanırlar.”
Buna göre şehitler ölü sayılmamalıdır, onlar diridir; yaptıkları boşa çıkarılmayacak ve dünyada kendilerine tanımlanan Cennet’e konulacaklardır.
İLÇEMİZDEKİ TÖRENLER
İlçemizde düzenlenen törenlere: Başta şehit yakınları ve gaziler olmak üzere, İlçe Kaymakamı Cemal Şahin, İlçe Jandarma Komutanı Niyazi Murat Tiryaki, Belediye Başkanı Lokman Özden, İlçe Emniyet Müdürü İsmail Karataş, İlçe Emniyet Müdür Yardımcısı Vahit Kıtı, İlçe Emniyet Amiri Mustafa Koçak, İlçe Müftüsü Bilal Kara, Terör Mağdurları Dernek Başkanı Zeki Avan, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgüt temsilcileri, askerler, polisler ve öğrenciler katıldı.
Sunuculuğunu Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi Edebiyat Öğretmeni Ayşegül Arıöz’ün yaptığı ilk tören Atatürk Parkı’ndaki Atatürk Büstü’ne çelenk sunumu ile başladı..
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Atatürk Parkı’ndaki tören sona erdi.
Çubuk Halk Eğitim Merkezi Salonu’ndaki tören saat 10.00’da saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.
Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi Tarih Öğretmeni Ayşe Ateş günün anlam ve önemini belirten konuşmasında, “Savaş... Türk Milleti’nin yiğitçe oyunu... Bu halkın kaderi... Acaba, bu millet kadar, kahramanlığa baş koymuş başka bir ulus var mıdır? Tarih sahnesindeki yerini aldıktan sonra; savaş meydanlarına yön veren başka bir millet var mıdır? Sizce hangisi daha büyük bir kahramanlıktır. Kürşat’ın Çin Sarayı’nı basması mı, Malazgirt Destanı mı, Fatih’in İstanbul’u Fethi mi, Niğbolu mu, Çanakkale mi?
Bugün Türk’ün ulusal savaş tarihine altın harflerle yazılan Çanakkale Zaferi’nin 99. Yıldönümünü ve mukaddes vatanımız için canlarını seve seve feda eden şehitlerimizin “Şehitler Günü’nü idrak etmenin onurunu ve gururunu yaşamaktayız.
Çanakkale zaferi; güç dengelerinin tamamen değiştiği, Kurtuluş Savaşımızın ilk meşalesinin tutuşturulduğu, Yüce Türk Milletinin Başkomutan Mustafa kemal Atatürk önderlişğinde kahramanlık ve fedakarlıklarının doruk noktasına ulaştığı bir prestij ve azmin mücadelesi olmuştur.
Rus ekonomisi savaşın yükünü kaldıramaz hale gelmişti. Ülkede çıkan Bolşevik İhtilalı Rus Çarlığını tehdit etmekteydi. Eğer bu isyan başarıya ulaşırsa Rusya savaştan çekilecekti. İtilaf devletleri Rus ordusuna gerekli yardımı hızlı bir şekilde ulaştırmak istiyordu. Ayrıca İstanbul’u alarak Osmanlı devletini saf dışı bırakmak, savaşın ömrünü kısaltmak için Çanakkale Boğazı’na hareket düzenlediler.
Ve hep birlikte yüklendiler. Sömürgelerinden getirdikleri Anzak askerleriyle, işgalden bir gece önce, her türlü imkânsızlıklara rağmen Vatan’ın savunması için denize çıkıp sessiz sessiz ama emin adımlarla ilerleyen, döktüğü her mayınla bir milletin kaderini yeniden çizen Nusret Mayın Gemisi, Çanakkale Boğazı’ndan geçişlerine 18 Mart 1915’de başarıyla karşı konulmuştur.
İtilaf devletleri donanması ağır kayıplar verince, Gelibolu Yarımadası’na asker çıkarıp kara muharebelerini başlattılar. Arıburnu’na çıkan düşman kuvvetlerini, Mustafa Kemal2in komuta ettiği birlik Conkbayırı’nda durdurdu. Bu başarı üzerine, Mustafa Kemal albaylığa yükseltildi. Bunu Anafartalar, Kireçtepe, Seddülbahir zaferleri takip etti.
Çanakkale Savaşı’na katılan Türk Ordusundan, çoğu öğrenim çağında 253 bin subay, er ve erbaş şehit oldu. 253 bin kişi dönmeyi düşünmedi, ölmek için savaştılar. Esir yaşamaktansa özgür ölmeyi yeğlediler. Çanakkale’de kan vardı, Çanakkale2de ölüm vardı, Çanakkale’de onur vardı, gurur vardı.
“Çanakkale Zaferi” ile birlikte, “Şehitler Günü” olarak da andığımız bu anlamlı zafer gününde, kutsal vatan topraklarını canları pahasına müdafaa ederek şehitlik mertebesine ve onuruna erişen aziz şehitlerimizi minnet ve şükranla hatırlıyoruz. Aziz şehitlerimiz yattıkları yerlerde şunu hissetmelidirler ki; Temiz kanlarıyla suladıkları kutsal vatan toprakları, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türk Gençliği ve tüm Türk ulusu tarafından en kutsal emanet olarak müdafaa ve muhafaza edilecektir. Gençler nereden geldiğimizi ve ne yapmamız gerektiğini çok iyi bilmelisiniz. Her karış vatan toprağını kanla yoğurmuş bir neslin torunlarısınız.
Bu duygularla, bizlere bu büyük zaferin gururunu armağan eden, başta Ebedi Başkomutan Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun silah arkadaşları olmak üzere; bu mücadeleye iştirak eden büyük Türk ordusunun kahraman mensuplarını, omu her şeyiyle destekleyen aziz Türk Milletini ve vatanları uğruna hayatlarını feda eden bütün şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve şükranla anıyoruz, ruhunuz şad olsun” dedi.
Okul öğrencilerinden Hilal Koçak, “Çanakkale Geçilmez” adlı şiiri seslendirdi.
“57. Alay” isimli kısa film gösterisi izlendi.
Okul öğrencilerinden Tahsin Yıldız, “Çanakkale Destanı” adlı şiiri seslendirdi.
Okul öğrencileri, “Anadan Şehide Son Veda” adlı tiyatro oyununu oynadılar.
Çubuk Terör Mağdurları Derneği tarafından hazırlanan, ilçemizin verdiği şehitlerle ilgili slayt gösterisinde Salon’da duygulu anlar yaşandı.
18 Mart Şehitleri anma günü münasebetiyle ilçemiz okulları arasında resim, şiir ve kompozisyon dallarında düzenlenen yarışmalarda dereceye girenlere ödülleri verildi. Buna göre:
Kompozisyon Yarışması 3. üncüsü Hayri Aslan Kız Teknik ve Meslek Lisesi Öğrencisi Fatma Türkoğlu,
Şiir Yarışması 3. üncüsü Türk Telekom Ortaokulu öğrencisi Merve Sarıkaya,
Resim Yarışması 3. üncüsü Anadolu Öğretmen Lisesi öğrencisi Rümeysa Dilek Erkay’a ödülleri İlçe Belediye Başkanı Lokman Özden tarafından verildi.
Kompozisyon Yarışması 2. cisi Yavuz Selim Ortaokulu öğrencisi Merve Yüksel,
Şiir Yarışması 2. cisi öğrencisi Şehit Piyade Üsteğmen Muharrem Kaleli Ortaokulu öğrencisi Ayşegül Karamık,
Resim Yarışması 2. cisi Yavuz Selim Ortaokulu öğrencisi Bedirhan Ahmet Tüzün’e ödülleri Garnizon Komutanı ve İlçe Jandarma Komutanı J. Yzb. Niyazı Murat Tiryaki tarafından verildi.
Kompozisyon Yarışması 1.cisi Bekir Yılmaz Ortaokulu öğrencisi Özge Nazire Özalp,
Şiir yarışması 1. cisi Hayri Aslan Kız Teknik ve Meslek Lisesi öğrencisi Fatma Baloğlu,
Resim Yarışması 1. cisi Sabiha şaşmaz Ortaokulu öğrencisi İlker Eğilmez’e ödülleri İlçe Kaymakamı Cemal Şahin tarafından verildi.
Çubuk Yıldırım Beyazıt Anadolu Lisesi öğrencileri Çubuk Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü binası önünde; yurdun kurtuluşunda gözünü kırpmadan can veren Çanakkale Şehitlerini anmak için, çok farklı bir etkinliğe imza atarak ‘Canlı Heykel Gösterisi’ yaptılar. Oyunlarıyla, kostüm ve profesyonel sanatçıları andırmayan bir performans sergileyen öğrenciler I. Dünya Savaşı sırasında 18 Mart 1915’te, Çanakkale Cephesi’ndeki savaşı, onurlu ve yenilmez direnişleri ve orada yaşananları izleyenlere hissettirmeye çalıştılar.
Ayrıca okul öğrencileri katılımcılara, cephede savaşan askerlere kumanya olarak verilen hoşaf ve ekmek ikram ettiler.
Daha sonra Paşa Mezarlığı’nda bulunan şehit mezarları ziyaret edilerek kabirleri başında dua edildi. Ayrıca Şehitlik’de ziyaret edildi. Burada İlçe Müftüsü Bilal Kara tarafından tüm şehitler için dua edildi.
Vatanın bölünmez bütünlüğünü korumak ve kollamak, milletimizi yaşatmak uğruna, İstiklâl ve Cumhuriyetimiz için canını feda ederek ve kanını akıtarak verilen bu onurlu mücadeleyi sonsuza kadar devam ettirme azminde olmalıyız. Bize bırakılan bu kutsal vatanımızın ebedi bekçileri olmalıyız.
Başta Başkomutan Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun silah arkadaşları olmak üzere, Vatanı, Bayrağı ve Milleti uğruna hayatlarını feda eden bütün şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve şükranla anıyorum.
Şehitlerimiz yerinizde rahat uyuyun. Vatan size minnettardır. Ruhunuz şad olsun...
ŞANLI BAYRAĞIMIZ GÖKLERDE NAZLI NAZLI DALGALANIYORSA BUNU AZİZ ŞEHİTLERİMİZE VE KAHRAMAN GAZİLERİMİZE BORÇLUYUZ...