Orman İşçilerinin Zorlu Mesaisi
Çubuk'ta, ormanlık alanlarda bakım ve kesim işlerinde çalışan mevsimlik işçilerin zorlu mesaisi başladı
İlçenin ormanlık alanlarında mevsimlik olarak çalışmak için Adana'dan gelen kesim işçileri, Çubuk Orman Şefliğince belirlenen bölgelere sevk edildi.
Orman içerisine çadırlarını kuran işçiler, aileleriyle sabahın erken saatlerinde başladıkları kesim ve budama işlerini geç vakitlere kadar sürdürüyor.
Akşamları sıfırın altına düşen sıcaklıktan korunmak için çadırlarda soba yakan işçiler, yaban hayvanlarından korunmak için de çeşitli tedbirler alıyorlar.
Adana'nın Karaisalı ilçesinden ailesiyle Çubuk'a gelen orman işçilerinden Hüseyin Çulha (29), AA muhabirine yaptığı açıklamada, kasım ayına kadar sürecek zorlu mesaiye başladıklarını söyledi.
Çulha, yaklaşık bin 700 rakımlı Yıldırım Evci yaylasında kesim yaptıklarını belirterek, "Karaisalı'nın Kaledağı köyünden buraya çalışmak için geldik ve 11'inci ayın 15'ine kadar buradayız. Buralarda ormanda kesim yapıyoruz. Ailece geldik ve 10 kişi burada çadırlarda kalıyoruz. Yaklaşık 5 yıldır buraya çalışmaya geliyoruz. Şu mevsim kış ayı gibi soğuk bir ay ama ekmek davası, mecbur çalışmaya devam ediyoruz." diye konuştu.
Geçen sene, sezonun ardından memleketlerine geri dönmelerine 15 gün kala ilk çocuklarının burada dünyaya geldiğini hatırlatan Çulha, yine çocuklarıyla birlikte çalışmaya geldiklerini anlattı.
- Kendisi ormanda doğdu, doğum sancıları ormanda başladı
Evlendikten hemen sonra eşiyle birlikte çalışmaya Çubuk'a geldiğini belirten Hüseyin Çulha'nın eşi Şükran Çulha (21) ise hamilelik dönemini ormanda geçirdiğini ve geçen yıl kasım ayında da çocukları Muharrem Yiğit'i burada dünyaya getirdiğini belirtti.
Çulha, çocuğu ve eşiyle yine buraya çalışmaya geldiğini ifade ederek, şunları dile getirdi:
"Eşim ormana kesime gider ben de onların yemeklerini yaparım burada. Çocuğum burada gözlerini açtı ve 20 günlükken Adana'ya memlekete gittik. Oğlumla burada zorlu bir mücadele veriyoruz. Benim ailem de kesimci. Ben de ormanda dünyaya gelmişim ve ormanda büyüdüm. Ben okuyamadım ama çocuğumu okutmak istiyorum."
- "En azından kafamız rahat"
Orman işçilerinden Şahin Eren de her işin bir zorluğunun bulunduğunu ancak kendi işlerinin daha zor olduğunu belirtti.
Eren, yorgunluklarının fiziki olduğunu vurgulayarak, "Babam rahmetli olunca iş değiştirmek zorunda kaldım. Bu işe başladım. Her işin bir zorluğu vardır ama burada kendi kendimize çalıştığımızdan en azından kafamız rahat. Sinir ve stresten uzak yaşıyoruz. İş ağır da olsa neşeli çalıştığımız için sıkıntımız olmuyor." ifadelerini kullandı.
İşçilerden Erdal Şimşek de burada saat ve günlerin nasıl geçtiğini anlamadıklarını dile getirerek, "Burada her sabah 5-6'da kalkarız. Kahvaltı yapılır ve ardından ormana gideriz. Ondan sonra bir taraftan kesim yapılır bir taraftan da kesilen ağaçların çekimi yapılır. Akşam hava kararana kadar çalışılır ve ondan sonra çadırlara dinlenmeye geliriz. Bugün yağmur yağdığı için çadırlarda oturuyoruz, yoksa bir saat durmayız sürekli çalışırız."dedi
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.