28.Şubat.1997 tarihinde yapılan MGK (Milli Güvenlik Kurulu) toplantısından sonra ortaya atılan ama zamanın Erbakan hükümetine yaptırtamadıkları insan haklarına aykırı anti demokratik uygulamaları, daha sonra iktidara gelen DSP ortaklı ve DTP destekli Mesut Yılmaz hükümetine, ondan sonra gelen Bülent Ecevit azınlık hükümet ile DSP – MHP – ANAP hükümetlerine yaptırılan “Kız okullarında karma öğrenime geçilmesi” yanlışlığı bir türlü eski haline döndürülmedi.

Bizim 28.Şubat öncesi, kız okullarımız vardı. Kız liselerimiz, Kız meslek liselerimiz, Kız İmam Hatip okullarımız ve Özel kız okullarımız öğretim veriyorlardı. Bu okullar o günden bu yana 28.Şubatçıların istekleri doğrultusunda karma öğretim yapmaktadırlar. Yani kızlar ve erkek öğrenciler birlikte oturuyor, birlikte yiyip içiyor, birlikte çalışıyor, birlikte oynuyor ve birlikte kumruluk yapıyorlar.

28.Şubat antidemokratik uygulamaları üzerinde 15 sene, muhafazakâr AKP iktidarının üzerinden ise 12 sene geçti. Kız okullarımız bir türlü açılmadı. Bir de üstüne üstlük, AB uyum yasaları adıyla “zina suç olmaktan çıkartıldı” Yani yangının üzerine benzin döküldü.

Şimdi caddeler, sokak araları, kafeler, piknik alanları şimdi genç kız ve erkek öğrencilerle dolup taşmakta, dersleri asan öğrenciler buralarda tavla oynayarak, nargile içerek vakit geçirmekte ve birbirleri ile flört yaparak (nikâhsız karı koca hayatı yaşayarak) geleceklerini karartmaktadırlar.

Kız – erkek öğrenciler okullarda kendilerini derslerine vererek ve ilim ve fen alanına konsantre olacaklarına, daha öğrencilik yaşlarında aşna fişne yaşacağız diyerek eğitimde başarıyı da düşürmektedirler.

Bu milletin en önemli vasfı ahlak ve maneviyatı idi. Irz ve namusuna ise o kadar düşkündü ki onun uğrunda canını bile verebiliyordu.

Şimdi herkes çevresine, kızına oğluna iyi baksın. Bir gün kızının kocasız hamile olduğunu öğrenirse veya oğlunun “ben bu kızı istiyorum, zira onda çocuğum var” diye tutturduğunu duyarsa şaşırmasın.

Ey… Konuşmalarında Müslümanlığı öne çıkartan AKP’li Ahmet Davutoğlu hükümeti ve ey bu partiye % 50 üzerinde oy verenler, sizler bu konuda bir şey söylemeyecek, ırz ve namusunuz korunması hususunda bir talep de bulunmayacak mısınız?

AİLE VE TOPLUM YOK OLUYOR

HAY-DER Genel Başkanı Nevzat Laleli açıklamasının devamında;

“Sloganı, “mutlu insan, sağlam aile, güçlü toplum” olan HAY-DER, bu yanlış gidişata bir dur diyecek merci aramaktadır.

Daha genç hatta çocuk yaşta kız ve erkek öğrencilerin bir arada bulunması, aile kurumumuzun dinamitlenmesi ve toplumumuzun yok olması manasını taşımaktadır.

Bir kısmı daha evlenmeden, bir kısmı da evlendikten sonra dökülen ve oranın % 80’lere ulaştığı bu flört eden genç kızlar ve erkekler, daha sonra bir yuvada sorumluluk yüklenerek nasıl anne ve nasıl baba olabileceklerdir?

Aziz milletimizin sesleniyor ve onu, yeni ders yılına girerken çocuklarımızın öğrenimde ve gelecekte kuracakları yuvalarını kurtarmaya davet ediyorum. Yoksa ortada aile diye, toplum diye bir kalmayacaktır.

İstediği yasayı çıkartabilen ve hatta Anayasayı değiştirme gücüne sahip AKP hükümetine “Nerede bizim 28.Şubat öncesi Kız okullarımız?” diyoruz ve onlardan bunu ısrarla istiyoruz.