Kaş yapayım derken göz çıkardılar

Kaş yapayım derken göz çıkardılar

Yıldırım Beyazıt Camii derneği yöneticileri Üniversite İçerisine "Havra ve Kilise" isteğinde bulundularmı?

 

HABER: Refik BAYRAM

İlçede yayın yapan  Çubuk Sesi  haber sitesinde yayımlanan “HACI ÇELEBİ GÖREVDEN ALINACAK MI” başlıklı yazıda Belediye Başkan yardımcısı Hacı Çelebi ‘nin söylediği  iddia edilen sözleri   okuduktan sonra cahil bir adam bile olsa bu sözleri nasıl söyler. İlk aklıma gelen bu oldu. Bir adam Ak Parti’li olacak, aynı zamanda o partinin belediyesinin başkan yardımcısı olacak Genel başkanYardımcısı için bu türde sözler sarfedecek.

Bu konunun doğruluğunu araştırmak için belediye başkan yardımcısı Hacı Çelebi’yi arayarak konu ile ilgili bilgi almak istediğimizi söyledik.  Hacı Çelebi öncelikle bu haberlerin kasıtlı yapıldığını, daha öncede Adliye koridorlarına gitmediğimiz halde  Hacı Çelebi Adliye Koridorlarında gibi aslı astarı olmayan yalan haberlerle belediye başkanımız ve ben yıpratılmak istenmekte ve kasıtlı olarak yazılar yazılmaktadır. Burada da benim söylemediğim sözler  benim tarafımdan söylenmiş gibi yazılmaktadır.Kendini  bilen bir siyesetçinin bu tür sözleri söylemesi mümkünmüdür. Kaldı ki Genel Başkan Yardımcımız bizden kanunsuz bir işin yapılmasını kesinlikle istemeyeceği gibi yapılanlara da göz yummaz. Belediyemizi de arayan Salih Kapusuz değil, sekreteridir.

  Kaldı ki sekreteri de olayı tam olarak bilmemektedir. Sadece vatandaşların sorununu dinlememiz için belediyemiz özel kalemini aramıştır. Başkanımız yerinde olmadığı için, imardan sorumlu belediye başkan yardımcısı olarak gelen vatandaşlarla ben ilgilendim. Vatandaşların sorunları ile ilgili olarak kanuni olmadığını  onun için yapamayacağımızı ve yapmaları gereken işlemleri kendilerine anlattık.Cami için ayrılan alanın  Yıldırım Beyazıt Üniversitesine tahsisli olduğunu imar işlemlerinin bitmediğini, DOP (Düzenleme Ortaklık Payı)‘ndan gelen bu arazinin imar işlemlerinin bitmesi gerekir. İmar işlemleri bittikten sonra burasının hazine adına tapusı çıkarılacak. Hazinede Diyanet işlerine bu araziyi  tahsis edecek. Diyanet işleri başkanlığı da  cami yapılmak üzere bir protokol yaparak bu araziyi cami derneğine devir edecek. Fakat şu an bu arazi Üniversiteye tahsisli imarı yok derneğe devri yapılmamış, İnşaat ruhsatı yok. Belediye olarak bu şekilde bir yere bizim elektrik bağlanabilmesi için TEDAŞ’a yazı yazmamız mümkün değil, kanunsuz. Bizim böyle bir yazı vermemiz halinde bize hemen soruşturma başlatırlar kanunsuz bir iş yaptığımız iş için. Diyerek gerekçelerini daha önceden bildirdiğimiz gibi bildirdik.

      Fakat dernek yöneticisi iki arkadaşın üstelemelerine karşılık kendilerine usulsüz bir işi yapamayacağımızı, Salih Kapusuz’un sekreteri yapabilecekse  o yapsın dedim. Haber sitesinde yayımlanan sözleri sarfetmemiz mümkün değil. Fakat bizi ve belediye başkanımızı karalamak için devamlı bu şekilde haber yapan bu site bizim kesinlikle söylemediğimiz sözleri söylemiş gibi yazarak karalama peşinde koşmaktadır.

Bu konu ile ilgili hukuki  yollara başvuracağız dedi.

 

      PROF.DR METİN DOĞAN

    

       SUÇ İŞLİYORLAR

Çubuk sesi Haber Sitesinde yayımlanan haber ile ilgili bilgi aldığımız Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr Metin Doğan Şu açıklamayı yaptı.

 Cami yapmak için içlerinde Çubuk’lu eski siyasetçi olduklarını da söyleyen kişilerinde bulunduğu bir grup bana geldiler. Üniversiteye tahsis edilen alan içerisine ilk geldiklerinde içerisinde Havra, Kilise ve Cami bulunan bir yer yapmak istediklerini  belirterek bizden izin istediler. Daha sonra içlerinden bazıları Rektörün kafasını Kilise ve Havra ile bulandırmayalım diyerek cami yaptırmak istediklerini söylediler.  Bende kendilerine daha imar planlarının kesinleşmediğini belirttim. DOP’tan gelen arazinin 5 dönümlük kısmının cami alanı olarak ayrıldığını cami yapılabileceğini, fakat daha henüz imar planı kesinleşmediğinden dolayı beklenileceğini söyledim.

     İkinci defa gelişlerinde cami  yaptırmak istediklerini belirttiler. Kendilerine imar planının askıda olduğunu bildirdim. İmar planlarının askıdan indikten sonra imarının  yapılarak hazineye  tahsisinin yapılacağını,daha sonra hazinenin  Diyanet İşleri Başkanlığına devretmesi , Diyanet İşleri Başkanlığının da Cami yapılmak üzere derneğe devretmesi gerekir dedim.

Dernek şu anda   imarı olmayan Üniversiteye tahsisli derneğe ait olmayan bir alana dernek yöneticileri temel atmakla suç işliyorlar dedi.

   

    KAŞ YAPAYIM DERKEN GÖZ ÇIKARMAK

Kaş yapayım derken, göz çıkartmak buna derler. Yazılan haberdeki şu parağraf da  iki dernek yöneticisi cami inşaatının da kaçak yapıldığını açıkça  beyan ediyorlar.

“Lokman Özden;“hayır o caminin ne tapusu ne ruhsatı var ben oraya elektrik veremem” diye karşılık verir. Dernek yöneticileri altta kalmaz ve; “Ruhsatsız yapılan Ankara yolu üzerinde  işyerlerine elektrik veriyorsunuz, Kıbrıs Caddesindeki Kaçak kata göz yumuyorsunuz. Konu cami olunca mı ruhsat istiyorsunuz?” diye karşılık verirler.”

Yazılan haberdeki paragraftan da anlaşılacağı gibi cami inşaatının da kaçak olarak yapıldığı belirtiliyor.

 Bu yazıdan sonra Çubuk Belediyesi buraya elektrik bağlanması için nasıl yazı verecek. Kaçak olduğunu dernek mensupları kendileri beyan ediyor. Devlet kanun çıkarmış. İmarı olmayan, İnşaat ruhsatı alınmayan bir yere belediye elektrik bağlanması için yazı veremez. Verdikleri takdirde veren sorumlular suçlu duruma düşer.haklarında dava açılır.

 Kıbrıs caddesinde kaçak kat haberinden sonra C.Savcılığı derhal soruşturma başlattı. Belediye de mühürledi. Şimdi bu iki  dernek yöneticisi de

yaptıkları bu işle cami inşaatının kaçak olduğunu kendileri beyan ederek “KAŞ YAPAYIM DERKEN, GÖZ ÇIKARDILAR”.

Cami de olsa, Kilisede olsa, havrada olsa kaçak yapılan bir yapının arkasında Ne devletin Başbakanı durur, Ne Salih Kapusuz durur, nede Salih Kapusuz’un sekreteri durur.

  C Savcılığı dernek yöneticilerinin beyan ettiği gibi Kıbrıs Caddesindeki Kaçak Kat haberinden sonra Savcılık soruşturma başlatıp Belediyede burayı mühürlediyse cami inşaatını medyaya düşürüp aynı muameleye maruz kalmasını bu iki dernek yöneticisi kamuoyuna nasıl izah edecek. Yarın derneğin paralarını derneğe ait olmayan bir yere temel atarak usulsüz harcanmasının hesabını kim verecek?

    

     Anlaşılmayan bir konu ise imarı yapılmamış, diyanete devri yapılmamış derneğe ait olmayan bir yere dernek yöneticilerinin yangın mal kaçırırcasına temel atmaları aman bir başkaları kapmadan biz kapalım hesabı mı yatmaktadır?

    Mahalle muhtarının ve bazı mahalle sakinlerinin buranın yapılmasına karşı çıkmasının sebebi nedir?

 

     Ak Parti İlçe Yönetim kurulu üyesi olduğu belirtilen Sadettin Ateş’in  Salih Kapusuz’un sekreterini kendi İlçe Başkanı Tuncay Acehan’a arattırmayıp bir başka siyasetçiye arattırması  Tuncay Acehan’a olan güvensizlğimidir?

   

     Bu alana Rektörün belirttiği gibi Cami derneği adı altında  Kilise ve Havra da yapılması düşünülüyormuydu?

 

 

                           ***************************                *********************

 

                   ÇUBUK SESİ HABER SİTESİNDE YAYIMLANAN HABER

Hacı Çelebi Görevden Alınacak mı?

Lokman Özden’in sağ kolu dilini tutamıyor. 

Çubuk Belediye Başkanı Lokman Özden’in imardan sorumlu başkan yardımcısı Hacı Çelebiçizmeyi iyice aştı. Hali hazırda Lokman Özden ile birlikte savcılıkta küfür ve hakaretten dosyaları bulunan Hacı Çelebi hızını alamadı. Bu kez hedefinde yerel unsurlar değil, AKPARTİ ve Başbakanın kurmay heyetinden milletvekili Salih Kapusuz vardı.  

Çubuk Yenice Mahallesi halkından bir grup Yıldırım Beyazıt Üniversitesi arazisinden cami için ayrılan alana, tam teşekküllü bir cami yaptırma kararı alırlar ve bir dernek kurarlar. Hayırseverler ve çevre belediyelerden destek alarak temeli atarlar. Lokman Özden’den gerekli desteği bulamazlar. 

İnşaatın devam edebilmesi için elektriğe ihtiyaç duyarlar. Lokman Özden’den Elektrik konusunda yardım isterler. Ama umduklarıyardımı bulamazlar. 

Ankara il koordinatörü ve eski milletvekili Recep Yıldırım geçtiğimiz hafta içi Çubuk’u ziyaret eder. Akparti ilçe teşkilatında, teşkilat mensupları ile bir araya gelir. 

Bu toplantıda hazır bulunan, Akparti ilçe yöneticisi ve aynı zamanda Çubuk Yenice Yıldırım Beyazıt Cami Eğitim ve Kültür Derneği yöneticisiSaadettin Ateş ve Mahalle TemsilcisiSami Bulut’ta hazır bulunur. Dernek yöneticileri, Akparti Ankara il koordinatörü Recep Yıldırım’a; “Sayın milletvekilim, Lokman Özdencami inşaatı için elektrik alınması için izin vermiyor” der. 

 

Recep Yıldırım, teşkilattaki bu tartışmaya, “bu konu önemli daha sonra konuşalım” der ve tartışmayı tecrübesi ile orada sonlandırır. 

Dernek yöneticileri toplantı çıkışı Akparti, eski Çubuk Ak Parti İlçe Başkanı İlhami Taşkesti ile karşılaşır ve konuyu ona da aktarırlar. O da hemen “durun bakalım, Salih Kapusuz’u arayalım” der. Arar ve anında Kapusuz'un sekreteri ile görüşür. Konuyu anlatır. Aradan çok zaman geçmeden, Salih Kapusuz’un özel kalemi  arar ve; “belediyeye gitsinler Lokman Özden dernek yöneticilerini bekliyor” der. 

Belediyeye giden cami derneği yöneticileri, Lokman Özden’i yerinde bulamazlar. Belediye Özel kaleminden, sizinle başkan yardımcımız Hacı Çelebi görüşecek derler. 

Dernek yöneticileri Saadettin Ateş ve Sami Bulut Çubuk Belediye Başkan yardımcısı Hacı Çelebi’nin yanına giderler. Selamlarına karşılık aldıkları cevap karşısında donup kalırlar. Lokman Özden’in şehrin imarını teslim ettiği ve çok güvendiği Hacı Çelebi; “Bıktım lan sizin Akparti’nizden de Salih Kapusuz’un da. Allah belasını versin Salih Kapusuz’un da Akparti’ninde. Neyimizi alacaklar… koltuğumuzu alacaklarsa buyursun alsınlar” mealinde salvolar savurur. Daha başka şeyler de söyler… 

Dernek yöneticileri bu sert tepki karşısında sakin bir şekilde dinleyip, Çelebi’nin yanından ayrılırlar. 

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum