ŞEVKET TANDOĞAN

ŞEVKET TANDOĞAN

HAYVANDAN DA AŞAĞILAR

          İnsanlıktan nasibini alamamış, vahşî hayvanlardan da aşağılık yaratıklar, Ankara-Kızılay meydanında patlattıkları bomba ile, bir çok masum cana kıydıkları gibi, kendilerini de imha etmişlerdir. Beyinleri zehirlenmiş ve uyuşturularak gözü dönmüş bu cânîler, en küçük bir acıma duygusu ve iman eseri taşımadıkları için, bu vahşeti işlemektedirler.

          Kâinatın en şereflisi ve en güzel biçimde yaratılmış insan, dünyada nizamı temin edip medeniyetin zirvesine çıkması gerekirken, bir cana kıymak, tüm insanları öldürmekle aynı iken, nasıl olur da katliâm yapar! Bunun için insanlığın başlama ve gelişim sürecine bakmakta yarar var.

          Allah-ü Teâlâ bu âlemi yarattıktan bir süre sonra, ilk babamız ve Peygamber Hz.Âdem’i balçıktan yaratıp ona ruh vermiş, ilim ile donatmış ve eş olarak Hz.Havva’yı yaratıp kendilerini cennete yerleştirmişti. Allah’ın emriyle melekler, Hz.Âdem’e saygı için secde ettikleri halde, melekler arasında bulunan ve esasen cinlerden olan İblis (Şeytan) kibirlenip, Hz.Âdem’den üstün olduğunu iddia ederek secde etmemiş, melekler arasından kovulmuş, artık imtihan başlamıştı.

          Allah-ü Teâlâ Hz.Âdem ile Havvâ’ya cennette (bir ağacın meyvesi haricinde) bütün nimetleri serbest kılmıştı. Şeytan bir yolunu bulup onlara yaklaşarak, vesvese vermiş, yasak meyveden yerseniz burada kalıcı olursunuz diye yemin edince, Hz.Âdem ile Havvâ, unutarak yasak meyveden yemişler, böylece insanlığın ilk hatası işlenmişti.

          Bunun akabinde cennetten çıkarılıp yeryüzüne ayrı ayrı yerlere indirilmişler, Hz.Âdem Serendip adasına, Havvâ da Cidde’ye inmişti. Her ikisi de çok pişman olup, günlerce ağlayıp tevbe-istiğfar ettiler. “Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Sen acımaz,affetmezsen hüsrana uğrayanlardan oluruz.” Diyerek yalvardılar. Allah (c.c.) onları affedip Mekke yakınındaki Müzdelife’de buluşturdu.

          Hz.Âdem, nesline ilk Peygamber oldu ve 10 sahifelik bir kitap indirildi. Bin sene veya 930 sene yaşayıp nesli çoğaldıktan sonra vefat edince, Serendip adasında veya Mekke’de Ebû Kubeys dağında defnedildi.

          Havvâ anamız, her doğumda bir erkek, bir de kız olmak üzere ikiz dünyaya getirirdi. Böylece çocuklarının sayısı kırka ulaşmıştı. İnsanların çoğalması için, o zaman her erkek, kendisiyle birlikte doğan ikiz kardeşi ile değil, başkası ile doğan kız kardeşi ile evlenebilirdi. Ancak Kâbil, ikiz kardeşi olan İklima ile evlenmek istiyordu. Hz.Âdem bunun câiz olmadığını, İklimâ ile Hâbil’in evlenebileceğini bildirmiş ise de söz dinlememiş ısrar etmişti.

          Bunun üzerine Hz.Âdem, oğullarına birer kurban kesmelerini söyledi. Kimin kurbanı Allah katında kabul edilirse onun haklı olduğu anlaşılacaktı. İlâhî âdete göre o zaman gökten gelen beyaz ateş hangi kurbanı kaplarsa o makbuldü.

          Kâbil ile Hâbil kurbanlarını Allah’a sundular. Gökten gelen ateş Hâbil’in kurbanını yedi. Kâbil’in kurbanı ortada kaldı. İki kardeş münakaşa ettiler. Kâbil kardeşine hased ve kin beslemeye başladı. Hz.Âdem’in Kâ’beye gittiği bir sırada, 20 yaşındaki Hâbil uyurken, başına taşla vurarak öldüren Kâbil, kardeş kâtili oldu ve insanlık ilk cinayeti işledi.

          İşlenen bu cinayete Hz.Âdem çok üzüldü, Kâbil'i evlatlıktan reddetti. Yemen’de Aden'e yerleşen Kâbil'e şeytan gelip, "Hâbil ateşe taptığı için, ateş onun kurbanını aldı. Sen de geleceğin için bir ateş evi yap ve ateşe tap." dedi. Kâbil ateşe tapmaya başladı. Ancak iflah olmadı. Bir torununun attığı taş kafasına gelip öldü.

          Hâbil'in ölümünden elli yıl sonra, Hz.Âdem 130 yaşındayken, Havva anamızdan Şit (a.s.) dünyaya geldi ve kendisine peygamberlik verilerek 50 sahife nâzil oldu. Hz. Şit'in neslinden Nuh (a.s.) zamanındaki tûfanda Kâbil'in evlatları suda boğuldular.

          Milletimizin vicdanında ebediyen mahkûm olan hâin terör odakları, er veya geç akıttıkları kan ve gözyaşlarında boğulacaklardır. MİLLETİMİZİN BAŞI SAĞOLSUN, TERÖRE LA’NET OLSUN.

          

Bu yazı toplam 2823 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.