GAZİLERİMİZİ ANDIK !..
“19 Eylül Gazilerimizi Anma Günü” sade bir törenle kutlandı.
Haber Yorum: Şuayip YAMAN
Bu gün, “19 Eylül GAZİLER Günü” … Bilindiği gibi, Muharip Gazi, harbe katılıp da, harpten sağ olarak dönen savaşmış kahramanlardır. Gazilik unvanı devlet tarafından verilir. En büyük Gazi, bu unvanı 19 Eylül 1921 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kararı ile alan vatanın kurtarıcısı ve kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. 2002 senesinde çıkartılan yasa ile 19 Eylül günü “Gaziler Günü” olarak kabul edilmiştir.
Tarih boyunca hür ve bağımsız yaşamış Türk milleti, işgal ve esarete alışık olmayan asil ve büyük bir millettir. Bu nedenle tarihinde bu uğurda çok savaş yapmış birçok insanını şehit ve gazi vermiştir
KUTLAMALAR YİNE ‘FORMALİ’TEDEN ÖTEYE GEÇMEDİ
Atatürk Parkı’ndaki törene; Başta gazilerimiz ve şehit yakınları olmak üzere, İlçe Kaymakamı Cemal ŞAHİN, Garnizon Komutanı İlçe Jandarma Komutanı J. Yzb. Niyazi Murat TİRYAKİ, İlçe Belediye Başkanı Lokman ÖZDEN, İlçe Cumhuriyet Başsavcısı Ali ÇALIK, İlçe Emniyet Müdürü Tacettin ÇELEBİ, CHP Çubuk İlçe Başkanı VURAL ÇOKCAN ve ilçe örgütü, llçe Jandarma komutanlığında görevli astsubaylar ve İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde görevli polisler, İlçede faaliyet gösteren kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, muhtarlar ve halktan birkaç kişi katıldı.
Sunuculuğunu Hayri Aslan Kız Teknik ve Meslek Lisesi Türk Dili ve Edebiyat Öğretmeni Gülnihal LEFLEF’in yaptığı tören, saat 10.00’da Atatürk Büstüne çelenk sunumu ile başladı.
Atatürk Büstü’ne, Kaymakamlık, Askeri Garnizon ve Çubuk Belediyesi çelenklerinin sunumu yapıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Hayri Aslan Kız Teknik ve Meslek Lisesi Türk Dili ve Edebiyat Öğretmeni İsmail BAŞBAY günün anlam ve önemini belirten konuşmasında,“ Aziz milletimizin değerli evlatları, dün olduğu gibi bugün de düşmanlarımız gerek içten ve gerekse dıştan aziz vatanımızı parçalamaya, bağımsızlığımızı yok etmeye çalışmaktadırlar. Dış düşmanlara ve onların içteki işbirlikçilerine karşı şerefle vatanını korumuş ve ‘GAZİ’ olmuş tüm gazilerimizin gününü kutluyor onlara saygı ve salamlarımızı sunuyoruz.
Son dönemde ülkemizi bölmek isteyen bebek katilleriyle mücadelede hayatını kaybetmiş şehitlerimizin, bu uğurda gözünü kurşundan esirgemeyerek gazilik unvanıyla onurlanan bütün gazilerimizin manevi huzurunda saygıyla eğiliyoruz.
Aziz vatan toprağı üzerinde, adına PKK denen ve insanlıktan nasibini almamış, gözünü kan bürümüş insan dışı yaratıklarla mücadelede elbette devlet olmanın gereği belli bedeller ödenmiş ve ödenmektedir.
Bizler görev verildiğinde vatanı uğruna ölmeye davul zurna eşliğinde gideriz. Orası ‘Peygamber Ocağı’dır. Orada oğlu şehit düşen ailelerin gururu, erişilemezdir. Ülkesi için hayatının baharında toprağa düşen, çoğuna damatlık bile giymek nasip olmayan, evli ise doğacak çocuğunu bile göremeyen şehitlerimizi ve ölmemiş ama cephede uzuvlarını kaybeden gazilerimizi hiçbir zaman unutmamamız gerekir.
Hatırlarsınız geçtiğimiz günlerde; şehit sayıları arttıkça oğluma‘bedelli askerlik’ yaptıracağım diyenler çıkmıştı. Unutulmamalıdır ki; Allah tarafından kutsal sayılan değerleri koruma ve kollama görevi kaderine kutsiyet yazılmış bireylere nasiptir. Bayrak, vatan, namus şeref gibi değerlerini para gücüyle koruyabileceklerini düşünenler unutmasınlar ki; bu mantığın sonucu olarak gün gelir koruyacak değerler bulamayacaklardır” dedi.
Yıldırım Beyazıt Orta Okulu Halk Oyunları Seğmenler Ekibi gösterilerini sundu.
Yunus Emre Anadolu Lisesi öğrencilerinden Reyhan MEMİŞ, “Şehit Olursam Ağlama Anne” , Tahsin YILMAZ ise, “Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor” adlı şiirleri seslendirdiler.
Tören sonrası Gazilerimizin, ‘Gaziler Günü” protokol ve katılımcılar tarafından kutlandı.
GAZİLİĞİN ÖNEMİ
Gaziliğin devlet ve millet nezdinde ki en büyük önemi, Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ün 19 Eylül 1921’de TBMM tarafından gazilik unvanı tevcih edilmesi üzerine söylediği şu ifadelerde yer almaktadır. Kahraman Türk Ordusu ; sizin kahramanlığınızla kazanılan büyük zaferin millet tarafından takdimine delalet eden bu unvan ve rütbeye ancak size izafe ederek bütün askerlik hayatımın en büyük iftiharı olarak taşıyacağım. Milli bağımsızlığımızı, vatanın milleti ile bölünmez bütünlüğünü muhafaza etmek maksadıyla vatanımızın her karış toprağına kanlarını akıtan, Türk tarihine altın sayfalar yazdıran gazilerimizin, can veren şehitlerimizin hatıralarını yüceltmek, onlara olan minnet ve şükran duygularımızı ifade etmek milli görevimizdir.
Vatanımızın kurtuluşunda düşmanla amansız mücadele eden malul veya gazi olarak hayat mücadelesi veren bu değerli şahıslara sahip çıkmak ve onlara saygılı olmak milletimizin tarihine ve mazisine bağlılığın bir ifadesidir.
”Gazi ATATÜRK’ün bu sözleri, gazilerimizin tescil edilmiş en büyük gurur ve teminatıdır. Aynı zamanda ATATÜRK’ün bir vasiyeti olarak kabul edilmelidir.
ŞEHİTLERİMİZİN VE GAZİLERİMİZİN HATIRALARINA SAYGI GÖSTERMELİYİZ
“Tarihlerini inkâr edenlerden yine tarih intikamını alır. Bunlar çürüyen bir ağaç gibi mahvolmaya mahkûmdurlar”
Çağın koşullarına, çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmak ancak tarih bilinciyle mümkündür.
Türk milletinin her ferdi, yaşadığı hayatın geçmişte edinilen tecrübelerin bir sonucu olduğunu bilir. Bu bakış açısıyla gazilerinin ve şehitlerinin hatırasını canlı tutar. Onların yazdığı destanı sonraki nesillere aktarır. Böylece Türk olmanın şuurunu çocuğuna da öğretir.
Milletimizin kahramanlıklarının en şanlılarından birisi ve bize zaman olarak en yakını Milli Mücadelemizdir. Türk insanı kendine yakışan zaferi, burada da elde etmeyi bilmiştir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün etrafında kenetlenerek, onun rehberliğine inanarak bağımsızlığına göz dikenleri vatanından kovmuştur. Bu mücadelede gazilik ve şehitlik şerefine ulaşan atalarımızın destanı hala anlatılır, kahramanlık türküleri hala söylenir.
Bulunduğumuz coğrafya tarihin en kanlı savaşlarına, en karmaşık siyasi oyunlarına sahne olmuştur. Bu olumsuzluklar etrafımızda sürüp gidiyor. Böyle olmasına rağmen milletimiz ülkesini bir istikrar ve güven ortamı haline getirmeyi başarmıştır. Gazi yahut şehit olmaya hazır milyonlarca ferdiyle bu huzur ve sükûn dün olduğu gibi bugünde ve yarın da sürecektir.
Kahramanlığı ve hürriyet tutkusunun yanında, milletimizin bir üstün özelliği de sahip olduğu vefa duygusudur. Bize Türkiye Cumhuriyetini emanet eden gazi ve şehitlerimize gösterdiğimiz hürmet bundandır..
Ancak dün olduğu gibi bugünde düşmanlarımız gerek içten gerekse dıştan aziz vatanımızı parçalamaya, bağımsızlığımızı da yok etmek istemektedirler.
Dış düşmanlara ve onların içteki işbirlikçilerine karşı şerefle vatanını korumuş, mücadele etmiş ve Gazi olmuş tüm gazilerimizin gaziler gününü kutluyor, onlara saygı ve selamlarımı sunuyorum.
Gaziler Günü, diğer bir deyimle "Kahramanlık Günü" olarak da kutlanmaktadır. Yerel kurtuluş günleri de gazilerimiz ve kahramanlarımız için birer anma günüdür. Şehitlerimizin ruhlarını huzurlu kılmamız için, savaş arkadaşları gazilerimizi hak ettikleri değeri vererek, onları her yerde ve her zaman onurlandırmalıyız.
Ayrıca, Başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve onun silah arkadaşları olmak üzere bu vatan için toprağa düşen tüm şehitlerimizin ve ebediyete intikal eden gazilerimizin manevi huzurlarında saygı ile eğilir, kahraman gazilerimize sevgi ve şükranlarımı sunarım.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.