Şuayip YAMAN

Kaldırımlara görme engelliler için kılavuz çizgiler yapıldı. Gelin görün ki engelliler için yapılan bu uygulamalar bazen 'güler misin, ağlar mısın' dedirtecek manzaralar yaratıyor.

Örnek mi istiyorsunuz? Buyurun Ankara Bulvarı’na... Belediye, güya görme engellilerin hayatını kolaylaştırmak için kaldırıma sarı çizgiler yapmış. Sözde görme engelliler kaldırıma yapılan kabartmaları takip ederek rahatça yürüyebilecek. Ama öyle hatalar yapılmış ki bırakın engellilerin rahat yürümesini, bu çizgileri takip edenlerin hayatta kalması zor!

 Sarı çizgiler, görme engelliler için tuzaktan farksız. Kimi yerlerde çizgiler inşaat perdelerinin önünde bitiyor. Bu çizgilerden yürüyen bir engellinin neler yaşayabileceğini düşünmek bile sinir bozucu.

Hadi diyelim o inşaat perdesini ya da barikatı sarı çizginin tam önüne koyanlar nasıl bir hataya imza attıklarının farkında değil. Muhtemelen o çizgilerin ne anlama geldiğini bile bilmiyorlar.

Görme engellilerin ulaşımının daha rahat ve güvenli olması için kaldırımlara çekilen sarı ve kabartmalı bantlar işgal altında. Pek çok yerde, Belediye görme engelliler için sarı çizgi yapsa da, ya çizginin önüne sorumsuz kişiler tarafından bir engel dikiliyor, ya çizgiler ağaçların bulunduğu yerden geçiriliyor. Ya da bir inşaat yapımı için kaldırımla birlikte kaldırılıyor.

Evet, Ankara Bulvarı üzerinde bulunan sarı şeritlerde engellerle dolu. Caddeyi boydan boya uzanan şeritlerden ilerleyen normal bir vatandaş, karşısında ya bir ağacı, ya bir çöp kutusunu, ya bir marketin standını, ya da inşaat demirini eğmekte kullanılan bir makineyi veya yük çekme vincini buluyor. Bazı sokaklarda da elektrik direğini buluyor.

Bir de bunlara, sarı şeritlerin ne işe yaradığı konusunda belediyelerin vatandaşları bilgilendirmemesi sorunu da eklenince, sarı şeritlerin üzerine masa sandalye atılıyor, ya da araba park ediliyor.

Görme engelli vatandaş buradan nasıl ilerlesin?

Sarı şeritlerin yeniden gözden geçirilmesi, düzenlenmesi ve yapıştırılması gerekir.

Ayrıca işyerlerinin önündeki yaya kaldırımları işgal altında.. Çatı payına kadar olması gereken işgal, kimi (torpilli) yerlerde kaldırımın tamamını kapsıyor. Çünkü yetkililer ses çıkartamıyorlar. Tabiri caizse adamına göre muamele ediliyor. Yayalar da bu durumda trafik yolunda, araçlarla kol kola yürüyor.

Ankara Bulvarı’ndaki sağlı sollu inşaat çalışmaları yüzünden kaldırım taşları ve sarı şeritler kalkmış durumda.. Kaldırıma inşaat demirleri serilmiş, Kaldırım ortadan kalkmış, adeta bir şantiyeye dönüşmüş.. Kimi yerde de görme engelliler için yapılan sarı şeridin ortasında, normal şartlarda araba park etmemesi için yapılan “baba” duruyor.

Ankara Bulvar’ındaki benzer manzaraları Mehmet Akif Ersoy Caddesi’nde de fazlasıyla görmek mümkün...

İnşaat sahipleri (müteahhitler) Bulvar ve caddeleri hoyratça kullanıyorlar. Babalarının malı olsa bu kadar rahat çalışamazlar. Oysa bunlar görüntü kirliliği yaratıyor. Ayrıca kazalara da meydan verebilirler. Çünkü inşaatlarda da emniyet şeridi yok.

                                   Engelli Yokuşları da formaliteden öteye geçmiyor

Kimi yerlerde engelli araçları için yapılan yokuşlar çok yüksek. Keza bordür taşları da yüksekte kalıyor. Engelliler buralardan çıkamıyor, normal insanlar bile zor çıkıyor.

Kimi yerde kaldırım taşları yerinden oynamış (yeni döşenen taşlar bile yerinden oynamış) durumda, bazı yerlerde ise bordür taşları kırık.

İlçemizde engelli vatandaşlarımıza kolaylık olması amacıyla yapılan "engelli yokuşları" da engellerden geçilmiyor. 

Yokuşların önüne ya araba park ediliyor ya da yokuşlara ulaşmak mümkün olmuyor. Engelli araçlarına ayrılan alanlar ise diğer araçlar tarafından işgal ediliyor. Bu sorunların ilgililer tarafından çözülmesi bekleniyor.

Bir gün için gözünüzü kapatın. Kolunuzu, bacağınızı bağlayın ve tekerlekli sandalye ile evinize gitmeye çalışın. Engellilere nasıl engel oluyorsunuz anlayın...

Belediye ilçede neleri yapabilir veya neleri yapamaz. Vatandaşın bu konuda bilinçlendirilmesi gerekir. Vatandaşta hizmet için boşuna umutlanmasın ve en kısa zamanda başının çaresine baksın...