Şuayip YAMAN

Her seçim sonrası ikinci ayda yaptığı Danışma Kurulu Toplantısını bu defa gecikmeli olarak yapıldı.

30 Mart Yerel Seçimleri’nden sonra 2 ay içinde yapılması gereken Danışma Kurulu Toplantısı araya Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin de girmesi ile ertelenmişti.

CHP Çubuk İlçe Örgütü başkanı Vural Çokcan yaptığı açılış konuşmasında, “Danışma Kurulu Toplantısı danışma nitelikli, bağlayıcı olmayan bir toplantıdır.

Bugün bu toplantıda; Yerel seçimler, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile ilgili hatalarımızı ve yanlışlarımız nelerdir? Onları konuşacağız. Geçmişten ders alacağız. Ve 2015 Haziran’ında yapılacak Genel Seçimleri’nde izlenecek parti politikaları neler olacak onları konuşacağız.

İlçemiz danışma Kurulu 114’ü kadın, 389’u erkeklerden oluşan toplam 503 üyeden oluşuyor. Görüldüğü gibi burada yaklaşık 100 üyemiz var. Onlara katılımlarından dolayı teşekkür ediyorum.    

Bugün burada;

• 30 Mart yerel Seçimleri,
• 12 Haziran Cumhurbaşkanlığı Seçimleri,
• Çubuk İlçe Örgütü Eleştirileri,
• 2015 Genel Seçimleri,
•  2009 ile 2014 seçimlerinde İlçe Örgütü olarak aldığımız oyların istatistiklerini değerlendireceğiz.

Başkan Çokcan yaptığı yerel seçimler değerlendirmesinde, “ 2009 yılında 6,99 olan oyumuzu  30 Mart 2014 yerel Seçimlerinde % 16,60’a çıkarttık. Bu başarıda örgütteki arkadaşlarımızla beraber var gücümüzle çalıştık. 

Bu seçimlerde 7 merkez ve 77 köyden mahalle olan yerleşim yerlerinde köy paftalarıyla, nokta tayinlerle karış karış gezdik. Her türlü eleştiriye rağmen başarılı bir çalışma gerçekleştirdik.

30 Mart Yerel Seçimlerinde gerek İlçe Belediyesi, gerek belediye meclisi ve gerekse Büyükşehir Belediyesi seçimlerinde oyumuzu yüzde yüzden fazla artırmamıza rağmen hiçbir seçimi kazanamadık, sevinemedik.

Kazandığımız Büyükşehir’i iktidarın oyunları ile kaybettik.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bizim milletvekillerimiz ve Meclis üyelerimiz bir hafta bir ay neden çalışma yapmadılar?”

Bölge Milletvekili İzzet Çetin, “Diğer partiler gibi çalışsaydık, seçimleri kazanırdık. CHP milletvekillerini Çubuk’ta göremedik. Onlarda AKP’liler gibi çalışsınlar. Halkla iç içe olsunlar...”

CHP’li üye Nesrin Çubukçu, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yeterli çalışmanın yapılmadığını ifade etti.

CHP üyesi Nazire Şengül, “Toplantıya hep erkekler gelmiş, bayanlar neden gelmediler? Kadınlarımızın da bu tür toplantılara katılımı sağlanmalı...”

İlçe Başkanı Çokcan, “Tüm vekillerimizin ilçeye gelmesi gerekir. 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimi için bir çalışma programı gelmedi. Cumhurbaşkanı adayı Ekmelettin Bey’in posterleri bile seçime bir gün kala (9 Ağustos 2014) geldi. Bir gün sonra da seçimler oldu.  Yerelde olduğu gibi bir seçim çalışması yapılamadı.

10 Ağustos 2014 de ilçemizde yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde;

• Ekmelettin İhsanoğlu’un aldığı oy    :   9 611 (% 20,00),
• Selahatin Demirtaş’ın aldığı oy        :      675 (% 1,40),
• Recep Tayyip Erdoğan’ın aldığı oy :  37.773 (% 78,60)

CHP İlçe Örgütü Yönetim Kurulu üyesi Uğur Alp, “Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası MHP ve BBP ile yola çıkılamayacağı ispatlanmıştır. MHP ve BBP şehirde başka, ilçe ve köylerde başka hareket etti.”

 CHP eski Belediye başkan adayı Cemil Ala, “ Örgütlü çalışma için iletişim çok önemli. Tabii ki yanlışlara itiraz edeceğiz, eleştireceğiz. Ama mücadeleye devam edeceğiz. Türkiye’nin kaderini maalesef “Sadaka Kültürü” alan kesim belirliyor. Bu yüzden AKP’nin seçim silahlarını elinden almak gerekiyor.”

CHP eski İlçe Başkanı Ali Naci Yeşiltepe, “Yerel ve genel seçim mağlubiyetlerinin tek sebebi adayların önseçimle tespit edilmemesidir. CHP’de kontenjan adaylarının kesinlikle olmaması gerekir.

Önseçimsiz hiçbir seçim olmamalı..Biz Atatürk’ün ışığı altında yolumuza devam etmeliyiz. Bunlar ışığında 30 Mart yerel Seçimlerini ve 10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini eleştirsek ne olur, eleştirmesek ne olur?  30 Mart yerel Seçimlerini önseçim olmadığı için kaybettik. İl temsilcileri ise Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde görevini gereği gibi yapmadı.

Vatandaş olarak görevini yaptın mı, sandığa gittin mi? Biz seçtiklerimizi ve seçeceklerimizi önseçimle belirlemeliyiz.

27 Mayıs’ın sadece Anayasa’sını seviyorum. Diğer anayasaları sevmiyorum.

Hepimiz elimizi taşın altına koymalıyız. Sorumluluk almalıyız. Demokratik haklarımızı kullanmalıyız. 2015 Haziran’ında yapılacak Genel Seçimlerde iktidar olmak istiyoruz.”

CHP iktidarında kimse işsiz kalmayacak, aç kalmayacak. Eğitimde 4+4+4 sitemini kaldıracağız.

Bizde çok Hasan Tahsinler, Uğur Mumcular, Bahriye Üçoklar var.

Biz güzel yarınlar için varız. Biz bunları Atatürk’ün ışığında yapacağız.

Genel merkez olarak Milli bayramları coşkulu olarak kutlamalıyız. Milli bayramlarda parti olarak çelenk sunamıyoruz.

Yeni İl Başkanı 30 Haziran 2014 de seçildi ilçeye henüz teşrif etmediler. Bugün Mamak, Yenimahalle, Çankaya ve Çubuk ziyaretleri vardı. Ama Çubuk’a gelmedi.”

CHP Çubuk Yönetim Kurulu üyesi İlhan Aydos, “Ankara İl’den Çubuk’a da önem vermesini de istiyoruz.  Biz sorunlarımızı ileteceğiz, İl’de buna çare bulacak, birlikte çalışacağız.”

İl Yönetim Kurulu Üyesi ve İl Başkan Yardımcısı Mustafa Er,  “Biz hocamızın (Ali Naci Yeşiltepe) eleştiri ve sitemini aldık. Çubuk’a bir defa geldik. Biz çarşaf listeyle geldik. Hepimizin bir potansiyeli var. “

İlçe Başkanı Vural Çokcan, “İl Başkanı seçildikten sonra 25 ilçe teşkilatını ziyaret etmesi gerekirdi.”

Bölge Milletvekili İzzet Çetin, “Danışma Kurulu Toplantıları mutat olarak 2 ayda bir 3 ayda bir yapılması gereken toplantılardı. Meclis’te 90 gün Torba Yasa ile uğraştık. Bu yüzden bu yıl köylere ve hatta ilçelere bile gidemedik. Türkiye ve Dünya değerlendirmesine ihtiyaç var. Ama Çubuk, Akyurt, Çamlıdere ve Güdül gibi ilçelerde oyumuzu yüzde yüz artırıyoruz. Ama bir belediye meclis üyesi bile çıkartamıyoruz. Çubuk’a diğer milletvekilleri niye gelmiyor, bilmiyorum.

Milletvekilleri şöyle yapsın, böyle yapsın diyorsunuz. Haklısınız. Yapılan haksızlıklara rağmen küsmem lazımdı. Ama küsmedim.

Onların (iktidarın) yaptığı haksızlıkları, yolsuzlukları biliyorduk. Büyükşehir seçimini Mansur Yavaş’ın arkadaşlarının partililerimize menfi davranışları yüzünden kaybettik. Mansur Yavaş ve ekibi bizim Yenimahalle ve Çankaya’dan başka bir ilçe seçimini kazanmamızı adeta istemedi. Beypazarı Belediye Başkan adayımızı MHP’liler seçim otobüsüne çıkartmak istemedi.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde “çatı” aday ile çıktık. Tayyip bütün olanakları kullandı.

Onun yanında adayımız seçim çalışmalarını bir firmaya verdiği için hazineden gerekli yardımı alamadık.  MHP’nin bile seçim araçlarını biz giydirdik. Birinci turu bitirmeden de paramız bitti. Bu nedenle istenilen sonucu alamadık.

Yeni bir il yönetimimiz görevde. Partimiz yeni bir Kurultay’dan çıktı. Enerjimizi ve stresimizi birbirimizden alıyoruz. Bu da Partimizi yıpratıyor.

Ankara’da koşan, koşturan bir milletvekili olduğumu sanıyorum. Buna rağmen 60 Ankara delegesinden ancak 11’inin oyunu alıyorum.

Yine bir vekilimiz Meclis’te 4+4+4 Eğitim sistemi ile ilgili çalışmalarda 16 saat rapor okudu ve direndi. Kendisine Kurultay’da hiçbir destek çıkmadı. 38 gün direnip yasayı geçirtmedik. Ama sisteme karşı halktan bir tepki gelmedi.

Yargı Paket’inde Özgür Özel direndi. Ama kıymeti bilinmedi.

22. Dönem daha kaliteli idi.

Dünya IŞİD “terör örgütü” diyor. Sadece Türkiye İŞİD’ i tanıyor. Ülke kötü tanıtılıyor. Bir arkadaşımız dün askerlere sahip çıkıyordu. Şimdi de polislere sahip çıkıyor.

Demokrasiyi korursak, başarılı oluruz.

CHP’yi dinsizlikle suçluyorlar. Ama lafa gelince Türkiye’den % 99’u Müslüman ülke diye bahsediyorlar.  Ama CHP’ yi suçluyorlar.

Çubuk’ta Yıldırım Ahalisi köylerine, Alevi köylerine gittim. Tarikatlar Çubuk ve Pursaklar’ ı ellerinin içine aldı.

Bunlara rağmen yaptığınız toplantıları başarılı buluyorum. Birbirimizin ufak tefek hataları varsa mazur görelim. Bu toplantı kıvılcımın ateşe dönüşmesi için bir vesile olsun...”

Bir CHP’li üye, “Bülent Ecevit bu halkı çok iyi götürüyordu. Siz niye götüremiyorsunuz? Bize hüzün yaşatmayın” dedi.

Seher Yıldırım, “ Buraya hizmet veren herkesi kutluyorum. Ben Tunceliliyim, ben Çubukluyum, Ben Karslıyım, Ben Aydınlıyım. Seçimlerde proje üretmiyoruz. O, onu dedi. Bu, bunu dedi. Diye boş yere zaman kaybediyoruz.

Başörtüsünü ben çözerim. Çözüm sürecini kabul etmiyorum. Ben benim diyorum. Ben yedi düveli kovmuş, CHP’yim.

“Laiklik sorunu yok” diyemeyiz. Maalesef laiklik sorunu var.

İl ve Genel Merkez de hareketlilik istiyorum. Halkın içine nasıl gireceğiz.

“Ben kul hakkı yedirmem” diyenler var. Biz CHP olarak “kul hakkı” söylemini bırakmalıyız. Biz kul hakkına “”İnsan Hakları” diyelim ve savunalım.”

CHP’ li üye Fahrettin Aydos, “Ülkenin gidişi ile Parti’nin gidişi doğru orantılı..

42 yıllık öğretmenim. 50 yıllık CHP’liyim.

Siyaset deyince sokaklar ve caddeler akla geliyor. Yine de karamsarlığı sevmiyorum. Önseçim olmadan olmaz. 

Sokağa inelim ve köyleri gezelim. Yapılacak seçimleri konuşmuyoruz. Geçmişi konuşuyoruz. Yapacaklarımızı söylüyoruz. Hani nerede Atatürk’ün gençliği...”

CHP’li bir üye, “Önceki seçimlerde başarısızlık, şimdiki seçimlerde başarı varsa bunun sebebi hikmeti Başkan Vural başkan’dır.

Bizim arkamızda il yönetimi yok.”

İlçe Başkanı Vural Çokcan, “ Ben olmasaydım, buranın ışıkları yanmazdı” demek yanlış olur. Ben yoksam CHP var. Siz yoksanız CHP var. Şu anda burada 47 kişi var. ileri de geniş katılımlı toplantılarda yapabiliriz.

Bu ülkede yoksulluk sınır 3.826 lira. Bu ülkenin 4/3 ‘ü asgari ücretle geçiniyor. Bu ülkenin duyarlı insanları CHP’lilerdir. Diğerlerinin ülke umurunda değil. Parti’ye, ilçe binasına sık sık gelmenizi istiyorum.

Bizle kişiliğimizle, ahlakımızla ve dürüstlüğümüzle hep öndeyiz.”

CHP 30 Mart Yerel Seçimlerinden sonra, 10 Ağustos’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de kaybetti.

Milyonlarca (yaklaşık 14,5 milyon) tatilci ve protestocu, cumhurbaşkanı adayının tepeden inmeci yöntemle belirlenmesi ve seçmene Genel Başkan Kılıçdaroğlu tarafından, “tıpış tıpış gideceksin” denilmesine tepki olarak oyunu kullanmamıştı.

Haziran 2015 seçimlerinin Kılıçdaroğlu ve CHP için çok önemli olduğunu belirten CHP Çubuk İlçe Örgütü Danışma Kurulu üyeleri, “Kılıçdaroğlu seçmenin ve sesine kulak vermez ve toplumla inatlaşmayı sürdürürse, sonuç hem Türkiye ve hem de Cumhuriyet ve hem de CHP için hüsran olur” ortak görüşünde birleştiler. Ve CHP Genel Yönetimi’ne şu mesajları verdiler;

• CHP, seçmenle inatlaşma ve sürtüşmeyi bırakmalı.

• CHP’yi CHP yapan “kırmızıçizgiler” var. CHP bu çizgileri korumalı, onlardan kesinlikle taviz vermemeli.

• CHP, Parti içinde demokrasiyi egemen kılmalı.

• Eğitim, yargı ve gelir dağılım dengesi tüm toplumun sorunu, bu alanlarda olağanüstü erozyon yaşandığında tüm toplumun ayağa kalkması gerekir.

  .

İktidar “sadaka kültürü” ile toplumu suskun ve her şeye razı hale getirmiştir. Bu durumda ise ülkede muhalefeti seçenek hale getirecek kaynaklarda kendiliğinden kurur. Ülkede böyle bir sıkıntı ve sorun yaşanıyor. Bunu aşmanın yolu, en azından toplumun duyarlı kesimlerinin tümünün sorumluluk alması ile gerçekleşir. Bunun içinde toplumsal bir silkelenmeye ihtiyaç var. Bunun adresi de CHP olmalı..

• En önemlisi de adaylarını önseçimle belirlemeli “ denildi.

Danışma Kurulu Toplantısında, 2015 Haziran Genel Seçimlerinin hem Türkiye ve hem de CHP için tarihi bir seçim olduğu dikkatlerden kaçmadı. Anlaşılan CHP bu seçimleri sıkı tutacak ve çok iyi hazırlanacak gibi...