BU DEVİRDE EVLİYA MI OLUR ?

 

 

          Bu devirde evliya olur mu?Olursa nasıl olur?Evliyalar takım elbise giyip kravat takar mı?Müzik dinler,roman okur mu?Kimlere evliya denir? Mevlanalar,Yunuslar,Emir Sultanlar bugün yaşasa neler yaparlar?İnternette sörf yaparlar mı?Hacca uçakla mı giderler?

          Gerçek şu ki bu devirde evliya var mı yok mu,varsa yada olsa ne yaparlar,kim evliyadır kim değildir bunları sadece Allah bilir.Bizlere sadece bilinen evliyaların neler yaptığına bakıp bugün o işleri kimlerin devam ettirdiğini tahmin etmek düşer.

          Gelmiş geçmiş bütün evliyaların  kişilik yapılarında,yaşam tarzlarında dünyaya ve ahirete bakış açılarında büyük benzerlikler vardır.Kişilik yapıları hoşgörülü,sevecen,nazik, saygılı, sabırlı,ağırbaşlı,çalışkan,vefakar,fedakar,adil,doğru,dürüst,cömert,üstü başı,eli dili temiz özellikler gösterir.Yaşam tarzları son derece mütevazi,cefakar,çilekeş ve sıkıntılıdır.Hayata bakış açılarında dünyaya asla ehemmiyet vermezler ve hayatı ahiret için tek fırsat, tek şans olarak değerlendirirler.Onlar için en önemli şey ibadettir.Allah’a (c.c.) kulluk etmektir,bu nedenle de abiddirler.Yani kısaca Hz. Peygamber efendimizi örnek almış ve hayatına tam manasıyla tatbik etmiş kişiliklerdir.

          Hayatlarının tarihçelerine baktığımız zaman gördüğümüz en önemli ortak yönlerden biri de hep hicret etmiş olmalarıdır.Ahireti kazanmak için dünyada neler yapılması gerektiğini tam olarak öğrenip,gerekli bilgi donanımına sahip olduktan sonra bir şekilde derhal başka beldelere göç etmişler ve bildiklerini orada bulunan insanlara aktararak hayatın felsefesini beyan etmişlerdir.Kendi hayatlarıyla da örnek olmuşlardır. Onlar doğdukları yerde yaşamamışlar ve doydukları yerde yaşamışlardır.Ama normal insanlar rızıklarını elde ettikleri yeri doydukları yer olarak kabul ettikleri halde onların gıdası yetiştirdikleri talebeler olmuştur.Örneğin Üftüade Hazretleri Aziz Mahmut Hüdailer ile Hacı Bayramlar Akşemseddinlerle doymuştur.Akıllarını,fikirlerini,aşklarını,tutkularını elbetteki bizler bilemeyiz.

          Yaşadığımız asırda da evliya hatta mehdi olduğunu iddia eden şahıslar bulunmaktadır. Genellikle dokuz karılı otuz çocuklu olan bu şahsiyetler Hz.peygamber efendimizin çok evliliğine sığınarak ahiretteki cennete kavuşmak için çile çekmek yerine kendilerine dünyada sahte bir cennet oluşturmaya çalışmaktadırlar.Ekonomik boyutu da işin cabası.Kadın ve erkeklerin birlikte ders aldıkları vaazlarında da genellikle Ebu Dücaneler yerine Hz.Hanzalayı anlatmayı tercih ederler.Ya da Musab Bin Umeyr’in Uhud’da ortaya çıkan aşırı peygamber sevgisi yerine onun yakışıklılığından bahsederler.Muhacirlere Ensarın her şeyimiz ortak hatta eşlerimiz bile demelerini vaazın önemli konusu sayarlar.Abdullah Ümmü Makdum fazla ilgilendirmez onları.

          Evliyalık yada mehdilik iddiasında bulunmadan  iyi niyetli olarak çalışanlar da elbette vardır.Ama onların genelde pek sesleri çıkmaz.Çünkü işin reklam yönü yoktur.Bu nedenle de çevreleri dardır ve hizmetleri kaybolup gider.Kim olduklarını da kimse bilmez.Ben de evliya olduğundan emin olduğum birini bugüne kadar hiç tanımadım.

          Peki Adem Tatlı ismini hiç duydunuz mu?Kendisi mütevazi bir öğretmen.Yurt içinde bir çok iş imkanı varken o yurt dışına  üstelik de hiç kimsenin gitmek istemediği bir yere Moğolistan’a gidiyor ve oradaki Türk okullarında görev yapıyor.Hem de karın tokluğuna denecek bir ücret karşılığı.Bir de vasiyet ediyor ölürsem beni bu memlekete gömün diye.Aslında bu tutku dil,din,renk ve mezhep ayrımı yapmadan insanı ve yaratılan her şeyi sevebilme aşkından kaynaklanıyor.Yunus’un “yaratılanı sev yaratandan ötürü” sözünü sözüyle değil özüyle ve tüm yaşantısıyla ispat etmeye çalışıyor.

 

 

 

          Hicretle başlıyor çile çekmeye ve hayatını öğrenci yetiştirmeye  adıyor.En büyük dersi ise hayatının tatbikatı ile öğrencilerine örnek olmak.Kim sevmez ki örnek insanı.Bu uğurda hayatını feda ediyor vade yetiyor ve bir trafik kazasında Moğolistan’da vefat ediyor.Vasiyeti üzerine oraya defnediliyor.

          Adem Tatlı evliya mıydı değil miydi orasını sadece Allah(c.c.) bilir.Ama şu bir gerçek ki bildiğimiz evliyaların o devirlerde yaptıkları işleri bu zamanda Adem Tatlılar yapmaya çalışıyor.Her yönüyle örnek bir insan.Ve ne mutlu Türk Milletine ki Adem Tatlıların sayısı her geçen gün daha da artıyor ve gurur duyulacak rakamlara ulaşılıyor.Allah Adem Tatlı’ ya rahmet eylesin geride kalanlarına iki cihanda iyilikler ve güzellikler ihsan etsin.

Bu yazı toplam 3674 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum