Şuayip Yaman Görünen Köy
BELEDİYE’DEN ÇİFTE STANDART UYGULAMA...
GÖRÜNEN KÖY...
Belediye Zabıta Ekipleri kaldırımı işgali ile ilgili denetimlerini sıklaştırdı. Ama uygulama da maalesef “Çifte Standart” var. Maalesef adamına göre muamele yapılıyor.
Zabıta’nın işyerlerine hak, adalet ve eşitlik kavramına göre denetim yapması gerekirken; Kıbrıs Caddesi’ndeki sobacı esnafına ayrı, Atatürk Caddesi’ndeki İlknur İç Giyim ve Alican Bebe Mağazası’na ayrı, Şeyh Şamil Bulvarı üzerindeki Kiler Market’e ayrı, karşısındaki Yaşar Kardeşler Market’e ayrı, Atatürk Bulvarı üzerindeki Harikalar Diyarı’na ayrı, Dallen Giyim Mağazası’na ayrı, Başgimpa Market’e ayrı, Yunus Market’e ayrı, Selimiye Sokak girişindeki (Eski Şabanözü Kavşağı girişindeki) Avanlar Market’e ayrı ayrı kaldırım işgaline müsamaha edilmesi gerek esnaf ve gerekse vatandaş arasında tepkilere neden olmaktadır.
Vatandaş, “bu işyerlerinin önü bazen tamamen işgal ediliyor ve bu işyerlerinin önünden geçmekte zorluk çekiyoruz” diyorlar.
Kimi işgaller zaman zaman sarı çizgileri bile geçiyor. Hatta bazı marketlerin önünde sarı çizgiler hiç yok. Görme özürlü vatandaşlar buralarda güçlük çekiyorlar.
Yukarıdaki adı geçen ve gerçekten sağduyulu olan bir işyeri sahibi bir diğerine farklı bir muamele yapılmasını istemez. Buna rağmen zabıta ekipleri neden farklı muamele yapıyor? Yoksa amirlerinden o şekilde mi emir ve talimat alıyorlar? Burnuma başka kokular geliyor, acaba partizanlık mı yapılıyor? İnşallah böyle bir şey yoktur.
Uygulamalar Herkese Şamil Olmalı
Bir esnafın yaya kaldırımını bir metre işgaline izin veriyorsanız, diğerlerine de aynı müsamahayı göstermek zorundasınız. Birine bir metre, diğerine iki metre, bir diğerine üç metre veya diğer başka birine sonsuza kadar müsamaha gösterirseniz; Hak, adalet ve eşitlik kavramını hiçe saymış olursunuz. Çünkü yapılan uygulamalar ortada.. Bu uygulamalardan çıkan sonuca göre de; Çubuk Belediyesi’nin adaletli uygulama yapmadığını görmek mümkündür..
Bir metrelik kaldırım işgaline tahammül edemeyen zabıta 3 ve hatta 5 metrelik kaldırım işgallerini görmezden gelmektedir.
İlçenin sessiz ve sakin yerlerinde araçları ile karpuz ve kavun satan üreticilere yüksek tonla ve azarlarcasına, “hakkınızda şikâyet var, hemen burayı terk edin” diyen zabıta ekibi ne yazıktır ki; sabahın köründe cadde ve sokaklarda araçlarında avazı çıktığı kadar bağırarak ve hatta hoparlörle anons ederek ürün satan ve vatandaşları son derece rahatsız eden üreticilere hiç mi hiç ses çıkartmamaktadır. Bu nasıl adalettir?
Başkan’ın zamansız çöp dökenlere ceza kesilmesini telkin ettiği halde, bazı zabıta ekiplerinin buralarda araştırma yapmaları gerekirken, başlarını çevirerek geçmeleri nasıl bir görev anlayışıdır. Unutmasınlar ki zabıta araçları “hava atma” veya “caka satma” aracı değildir.
Belediye Esnafa Uyarı Yazısı Göndermiş...
Belediye Başkanı’nın imzası ile vatandaşa gönderilen uyarı yazısında;
Saygıdeğer ........
Öncelikle hayırlı işler ve bol kazançlar dilerim.
UKOME Kararları gereğince İlçemiz Atatürk Caddesi ve Kıbrıs Caddesi çift yönlü olarak trafiğe açılmıştır. Yaptığımız inceleme sonucunda; esnafımız tarafından, Atatürk Caddesi, Kıbrıs Caddesi ve yan bağlantı yolları ile Karagöl ve Hükümet caddelerinde kaldırım işgalleri ile beraber duba kullanarak araç park yerleri ayrıldığı tespit edilmiştir.
Bilindiği üzere kaldırımlar ve yollar kamunun ortak kullanım yerleridir. Kaldırımlar ulaşımlarının rahatça yapabilmesi amacı ile yayalarımıza, araç park yerleri de tüm araç sahiplerine aittir.
Esnaflarımızın cezalı duruma düşmemeleri için bu konuda daha duyarlı ve hassas olmalarını istirham eder saygı ve selamlarımı sunarım.
Dr. Tuncay ACEHAN
Belediye Başkanı
Başkan’ın yukarıdaki açıklamalarından da anlaşılacağı üzere, “Atatürk Caddesi, Kıbrıs Caddesi ve yan bağlantı yolları ile Karagöl ve Hükümet Caddelerinde kaldırım işgalleri ile beraber duba kullanarak araç park yerleri ayrıldığı tespit edilmiştir” derken, Adnan Menderes Bulvarı, Şeyh Şamil Bulvarı, Cengiz Topel Caddesi ve Kıbrıs Caddesi’nin ikinci yarısını (Avanlar Market ile Asma Market arası) göz ardı etmektedir. Herhalde bu saydığım güzergâhlardan ya geçmiyor, ya da hiç haberi yok.
Kaldırım işgali uygulamasında Başkan farklı, zabıta ekipleri farklı düşünmekte, sonuçta birbirinden farklı adaletsiz uygulamalar ortaya çıkmaktadır.
Zabıta yetkilileri tarafından, kaldırımlardaki sarı şeridin engellenmeyeceği şekilde mal çıkarmalarına şifahen müsaade edildiği birtakım esnaf tarafından iddia edilmektedir
Yine işyerlerini sonradan denetleyen zabıta memurları ise, “kaldırımlara saçak payına kadar mal çıkarabilirsiniz” şeklinde esnafa şifahen müsaade etmişler.
Sarı Çizgilerde Belirli Bir Standart Yok…
Oysa saçak paylarında ve sarı çizgiler de belirli bir standart yok. Şöyle ki;
Sarı çizgilerin işyerine uzaklığı kimi kaldırımlarda 50 cm., kimi yerde 1,5 m. , kimi yerde 3 m., kimi yerde de 5 metreye kadar çıkmaktadır. Kimi kaldırımlarda da sarı çizgiler maalesef yoktur.
Ayrıca saçak payları da binadan binaya değişiyor.
Yine saçak paylarında da durum aynı olup; binaların kimisinde 50 cm. kimisin de ise bir metreden fazladır. Saçak payına kadar kaldırım işgali de saçma bir uygulama...
Bu kıstaslar da adaletsiz değil mi?
İlçenin Her Yeri Oto Park ...
İlçede oto park yok. Her cadde ve sokak adeta oto park yeri..
Yaptığım araştırmalarda Belediye Zabıta Ekipleri’nin uygulamasının sadece çift yön uygulamasına geçilen Atatürk ve Kıbrıs Caddesi ile sınırlı kaldığını gördüm. UKOME’nin koyduğu “Sınırlı Süreli Park Bölgesi Levhaları” sadece bu caddelerde var.
“Sınırlı Süreli Park Bölgesi Levhası’nın olmadığı; İzzet Korman Sokak’ ın Atatürk Caddesi girişi ile eski Şabanözü Kavşağı’ndaki Selimiye Sokak girişine kadar olan bölgede bile trafik ekipleri araçlara cezai müeyyide uyguluyormuş..
Üstelik bu güzergâhta sarı çizgiler işyerlerinden oldukça uzak, (en az 3-4 metre) bu yüzden bazı işyerleri sınırlarını demir boru ve sentetik çam duvarlarla çevrelemişler.
Trafiğin yoğun olduğu Atatürk Bulvarı, Mevlana Sokak, Hükümet Caddesi, Selimiye Sokak, Adnan Menderes Bulvarı, PTT Caddesi, Hükümet Caddesi ve Cengiz Topel Caddesi’nde “Sınırlı Süreli Park Bölgesi Levhaları” yoktur.
Özellikle Atatürk Bulvarı, Adnan Menderes Bulvarı ve Cengiz Topel Caddesi, Büyükşehir’in uygulamalarına dahil değil midir? Buraların reklam gelirleri Büyükşehir’e aittir. Durum böyle iken UKOME bu caddelere neden “Sınırlı Süreli Park Bölgesi Levhası” koymuyor? Bu uygulama ile Atatürk ve Kıbrıs Caddesi esnafı tek taraflı olarak cezalandırılmış olmuyor mu? Bu uygulama çifte standart değil mi?
Üstelik bu yerlerde de kaldırım işgalleri had safhadadır. Ayrıca buralara duba konulmadan da rast gele araç park edilmektedir. Üstelik de çapraz olarak.
Hatta Kiler Market’in ve özelilikle de Devlet Yolu (Atatürk Bulvarı) üzerinde faaliyet gösteren Harikalar Diyarı’ nın, Dallen’ in ve Başgimpa’ nın önünde kaldırım işgali, oto park işgali neredeyse hemen her gün devam etmektedir.
Zabıta ve Trafik ekipleri de bu güzergâhtaki adaletsiz uygulamalara, ne hikmetse hiç ses çıkarmamakta tabiri caizse seyirci kalmaktadır. Her gün bu güzergâhtan geçerim bu işyerlerinin önünde ne bir zabıta ve ne de bir trafik polisini uygulama yaparken gördüm diyemem.
Bu güzergâhtaki adaletsizlikle ilgili birkaç haber yaptım. Ne İlçe Kaymakamı’ndan, ne Belediye Başkanı’ndan, ne Emniyet Müdürü’nden, ne zabıtadan ve ne de İlçe Trafik Ekiplerinden kalıcı ve adaletli bir çözüm ortaya koyan olmadı. Demek ki buradaki işyeri sahipleri çok torpilli olsalar gerek...
Sayın Başkan, Allah rızası için lütfen!.. bu işyerlerinin önünde birkaç dakika durun da rezaleti bir görün!..
Kaldırımlar ve Yollar Kamunun Ortak Kullanım Yeri...
Tabii ki kaldırımlar ve yollar kamunun ortak kullanım yerleridir. Kaldırımlar ulaşımlarının rahatça yapabilmesi amacı ile yayalarımıza, araç park yerleri de tüm araç sahiplerine aittir.
İlçenin hemen hemen her sokak ve caddesi neredeyse yaya kaldırımları da dahil olmak üzere araçların “oto parkı” oldu. Her sokak ve cadde de insandan fazla araç var.
İlçenin neresinde “oto parka gider” levhası var? Gösterebilir misiniz? Çünkü yok. Böyle bir levha olsa araç sahipleri rast gele yerlere park etmezlerdi. Sayın Başkan, evinizin önü bile oto park oldu. Siz bile çoğu zaman aracınızı park etmekte zorlanıyorsunuz. Yalan mı?
Uygulama Herkese Şamil Olmalı...
Adaletsiz uygulamaları yerinde görmek amacıyla ilk araştırmaya Kıbrıs Caddesi’ndeki sobacılardan başladım. Zabıta burada öylesine başarılı olmuş ki, (buna esnafı öylesine korkutmuş ki de diyebiliriz) yaya kaldırımı işgali hemen her yerde eşit mesafede ve ip çekseniz böyle bir hizayı gerçekleştiremezsiniz.
Üstelik buradaki esnaflar en az 50 yıllık esnaf ve hatta çoğu da babadan oğla esnaf ve kurallara da harfiyen riayet eden bir yapıya sahipler.
Esnaf Kaldırım İşgalinde Adalet İstiyor
İşyeri sahiplerinin çoğunun kaldırım işgali ile ilgili uygulamaya tepkileri oldukça fazla. Çünkü bu işyeri sahipleri kendilerine karşı yapılan uygulama ve baskının diğer tabiri caizse torpilli esnaflara uygulanmadığını iddia ediyorlar.
Hatta kendilerine yapılan haksızlıklarla ilgili olarak örnek verdiklerinde zabıtalar tarafından terslendiğini söyleyen esnaflara rastlamak mümkün.
Atatürk Caddesi’ndeki İlknur İç Giyim, Ali Can Bebe Mağazası, Şeyh Şamil Bulvarı’ndaki Kiler Market, karşısındaki Yaşar Kardeşler Market, Atatürk Bulvarı üzerindeki Harikalar Diyarı, Dallen Giyim Mağazası, Başgimpa Market, Yunus Market, Selimiye Sokak girişindeki Avanlar Market’in bulunduğu güzergâhları sürekli gezerim. Hep bildik manzaralarla karşılaşırım. Buralarda yaya kaldırımlarının işgali sobacılarınkinden neredeyse 2, 4 ve 6 kat daha fazla.. Üstelikte buralar denetimsiz...
Zabıta ekipleri bırakın buralara uğramayı, ne hikmetse yakınından bile geçmeyi akıllarından bile geçirmemişler. Uğrasalar bir yerlerden belli olurdu. Dün böyle idi. Bugün de öyle değişen bir şey yok.
Kaldırım işgalinde bir müsamaha yapılacaksa, bu herkese aynı ölçüde yansıtılmalıdır. Örneğin kaldırım işgalinde ölçü 1,5 metre ise, bu mesafe herkes için aynı olmalıdır. Yoksa birine 1,5 diğerine 3 veya bir başkasına 5 metre olmamalıdır. Ama ilçedeki durum maalesef bu şekilde, adamına pardon esnafına göre muamele var.
Gördüğüm kadarıyla zabıta ekipleri Atatürk Caddesi ve Kıbrıs Caddesi’nde yaptığı denetimin onda birini diğer yerlerde gösteremiyor. Gerçi zabıta da emir kulu, onlar amirlerinden nasıl emir ve talimat alırlarsa onu uygularlar ve onun dışına çıkamazlar. Ama vicdan denen bir olgu var. En önemlisi de “tüyü bitmedik yetimin hakkını” maaş olarak alıp, ailelerine ekmek götürüyorlar. Bu görevlilerin haksız bir uygulama yaptıklarında vicdanları hiç sızlamıyor mu?
Görevini layıkıyla yapan zabıta görevlilerini tenzih ederim.
Bir esnafın bir zabıta görevlisine, “Bize yaptığınız muamele ve baskıyı, şu şu marketlere neden yapmıyorsunuz” dediğinde görevli memur, “O işi karıştırmayın, onlara biz müdahale edemeyiz” deme lüksü olabilir mi? Bu iddialar doğruysa çok yazık...
Oysa zabıtanın küçük, büyük tüm esnafa aynı muameleyi göstermesi gerekmez mi?
Belediye Başkanı’nın, zabıtadan sorumlu Başkan Yardımcısı’nın ve Zabıta Müdürü’nün bu adaletsiz uygulamalardan haberleri var mı? Varsa neden bu adaletsiz uygulamalara fırsat veriyorlar? Yoksa duyurulur...
Başkan’ın elindeki bu kadro ile başı çok ağrıyacak gibi.
İlçe 23 Temmuz 2004 tarihinden beri “Metropol İlçe” statüsünde..
İlçede 7 merkez ve 77 de köyden mahalle olmak üzere 84 mahalle var. Bunların hepsine de; Zabıta, temizlik, imar ve alt yapı gibi belediye hizmetleri, asayiş, güvenlik v.b. hizmetler gibi de genel idari hizmetleri gitmek zorunda.
Üstelik ilçe nüfusu yaklaşık 83 bin, yüzölçümü de 1.362 km2.’dir.
Belediye zabıtasının elinde şu anda 23 personel ve iki ekip aracı var. Bu sayı ile mahallelere hangi zabıta hizmetini verebilirsiniz? Verirsiniz ama ancak göstermelik ve formaliteden öteye geçmeyen bir hizmet verirsiniz. Kimseyi kandırmayalım.
Keza diğer hizmetlerde adet yerini bulsun cinsinden...
Hani ne derler:
;Deveye sormuşlar, “Boynun eğri” ,
Deve de, “nerem doğru ki demiş” .
METROPOL bir kentin; Yolları düzgün, binaları estetik, sokakları temiz, kent möblesi, yeşil alanı boldur. Her şeyden önce her yaşam alanı belli bir ruha sahiptir. İçinde yaşayanlarda güvencededir. Bu durum aynı zamanda modern ve gelişmiş olmanın göstergesidir.
Metropol İlçe olalı 10 yıl geçmesine rağmen Çubuk İlçesi henüz Metropol’e benzeyen bir özelliğe sahip olamamıştır. Kısacası ilçede Metropol’den eser yok.
Allah aşkına bu İlçenin nesi doğru ve neresi “Metropol İlçe” ye benziyor?
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.