Haber Yorum                                                                        Şuayip YAMAN

Barbaros Mahallesi sakinleri, belediyenin yerel hizmetlerinden yararlanamıyoruz. Özellikle de asfaltımız yok. Yağmur yağdığında çamurdan geçilmiyor. Yollarımıza asfalt yerine, asfalt kırıntısı ve çorak toprağı döktüler. Bu mu bize layık görülen hizmet?

Metropol İlçe olmak bu mu ? Diyen mahalle sakinleri, Büyükşehir Belediye Başkanımız Gökçek, “24 Temmuz 2004 tarihinde Çubuk’ta, Atatürk Parkı önünde yaptığı teşekkür konuşmasında, “Ankara’da ne varsa Çubuk’ta da o olacak” demişti.  Ankara’nın cadde ve sokaklarında da asfalt kırıntısı ve çorak toprağı var mı? Gelip halimizi görsün” diye sitem ve şikâyetlerini dile getirdiler.

Barbaros Mahallesi İlçemizin 7 Merkez Mahallesi’nden biri..

Mahalle’nin Kuzey’indeki cadde ve sokakların hali maalesef içler acısı durumda:

Mekan 1 Sokak

Mekan 2 Sokak

Anamur  Sokak

Nadide 1 Sokak

Şehit Birol Erol Sokağı

Fedakar 1 Sokak

Fedakar 2 Sokağı

Fedakar 3 Sokağı

Fedakar 4 Sokağı

Fedakar  5 Sokağı

Fedakar 6 Sokağı

Turna 1 Sokağı

Turna 2 Sokağı

Turna 3 Sokağı

Turna 4 Sokağı

Turna 5 Sokağı

Turna 6 Sokağı

Turna 7 Sokağı

Şafak 1 Sokağı

Şafak 2 Sokağı

Güven Sokağı

Akın Sokak

Çelik Sokak

Bu sokakların kimisine çorak toprağı serilmiş, kimisine de asfalt kırıntısı dökülmüş o kadar...

Sadece Cennet Caddesi’ne eskiden asfalt atılmış, çatlayan, patlayan kesimlerin asfaltı kaldırılarak yama yapılmış...

Anlayacağınız Mahalleli bu konuda  şikayetçi, hem de fazlasıyla.. Onlara bir dokunun bin ah işitin... Mahalle sakinleri, “Yağmur yağdığında yollar çamur oluyor. Çocuklarımız okuldan eve ayakkabıları ve pantolon paçaları çamur içinde dönüyor. Araçlarımızı çamurdan sık sık yıkamak zorundayız. Bize böyle bir hizmeti layık görenlere yazıklar olsun. Böyle bir hizmeti hak etmiyoruz. Böyle çifte standart olur mu? Hani Ankara’da ne varsa Çubuk’ta da o olacaktı? Gökçek 10 yıl önce böyle söylemişti.“ diyerek sitemlerini dile getiriyor ve bu şartlarda bunlara nasıl oy veririz? Diyorlar.

Mahalle sakinleri evlerinin önünün asfaltlanması için, son üç aydır belediye yetkililerini makamlarında ziyaret ederek bu konudaki istek, dilek şikâyetlerini iletmişler.

Mahalle sakinlerinin; Belediye yetkilileri ve İktidar Partisi yetkililerinden, her defasında aldıkları cevaplar;

“Alt yapı var mı?”

“Bakarız.”

“Seçimden sonra inşallah asfaltı atarız.” Şeklinde oluyormuş...Kısacası nereye gittilerse kapılar sonuna kadar kapanmış...Tabii ki onlar  da, “Şunun şurasında seçime ne kaldı?” diyerek seçimi bekliyorlar!..

Mahalle sakinleri, “oraya, buraya, şuraya, şu kadar km. asfalt attık” diye böbürlenmeyi, hava atmayı ve şov yapmayı, Billboardlar da reklam yapmayı çok iyi biliyorlar. Allah aşkına nerelere atmışlar?

Peki, her yere asfalt attınız da bu sokak caddelerin asfaltları nereye gitmiş? Yoksa bu insanlar iftira mı atıyor, yalan mı söylüyor?

Barbaros Mahallesi’nin Kuzey’ine neden asfalt atmadınız? Şimdilerde atılmayan asfalt seçimden sonra hiç atılmaz. Çünkü o zaman da, seçimi kazanan başkan ve ekibinin ‘cicim ayları’ başlar. 

“Bizim evin önüne, sokağa veya caddeye asfalt atılmadı” diyenlere, birtakım tuzu kuru vatandaşlar, “Canım sizde biraz daha bekleyiverin, şunun şurasında seçime ne kaldı? Yıllarca beklemediniz mi? Üstelik şimdiye kadar böyle bir asfalt gördünüz mü?” diyorlarmış...

Geçtiğimiz günlerde Muhsin Yazıcıoğlu Mahallesi’ni gezdim. Onun da Barbaros Mahallesi’nden farkı yok. Keza Atatürk Mahallesi de öyle... Diğer mahallelerin de varoşları aynı dertten muzdarip...

Yok aslında bu mahallelerin birbirinden farkı, ama onların adı Koskoca Metropol İlçe’nin mahalleleri, ‘Kuzey’in Parlayan Yıldızı’ Çubuk’un mahalleleri...

Asfalt sadece merkezi sokak ve caddelere, tabiri caizse göz önündeki yerlere atıldı. Çoğu yerde eski asfalt var, bazılarında da yama asfaltlar var. İlçenin her mahallesinde varoşlar var. İnanmazsanız. Oralara bir zahmet gidin ve görün... Böyle Metropol İlçe olur mu?

Her şeye rağmen yine de ilçeye bir şeyler yapıldı. İnkâr etmiyorum. Ama yeterli değil ve yapılanlar plansız, programsız ve denetimsiz yapıldığı için, üzerinden tekrar geçildi. İlçeye bir çivi çakandan Allah razı olsun..

Hem sonra Büyükşehir bizim kara gözümüze, karakaşımıza hayran olduğu için hizmet yapmıyor. Metropol İlçe olmamız gereği İlçemizin, İller Bankası hesabından her ay aldığı 400-500 bin lira ile bize hizmet veriyor.

Metropol İlçe olmasaydık bu paraların tasarrufu Çubuk belediye başkanının elinde olacak, belki de Başkan Özden daha güzel projelere imza atacaktı. Ama olmadı. Büyükşehir’e elimizi kaptırdık, kolumuzu kurtaramadık. Büyükşehir hizmet getirirse mutlu olacağız. Getirmezse bir şerçe yavrusu gibi ağzımız açık bekleyeceğiz.

İşte Metropol’ün dezavantajları; 5 milyon kişiye mi, yoksa 83 bin kişiye mi hizmet vermek daha kolay? Takdiri size bırakıyorum.  

Büyükşehir isterse asfalt atılır. Yoksa bekleyeceksiniz. Büyükşehir’in gönlü olursa asfaltı atar. “Ağlamayan çocuğa meme vermezler” derler ya, o da nafile... Çünkü şimdilerde herkes seçim derdinde...Hani ne demişler, “Koyun can derdinde, kasap et derdinde” işte öyle bir şey...

Başkan adayları, meclis adayları bu varoşları gezdiniz mi? Burada yaşayan insanlarla sohbet edip, istek ve şikâyetlerini dinlediniz mi? Bu konuda ki projeleriniz nedir?

Bu mahallelerin muhtarları beş yıldır belediye’yi yol için, alt yapı için, yağmur suyu kanalı için, pis su kanalı için, çöp için, asfalt için boşuna mı aşındırdılar? Onları kimi zaman dinlediler, kimi zaman da kapıdan çevirdiler.

Şimdilerde ilçede 7’si merkez ve 77’ si köyden mahalle olmak üzere 84 mahalle var. 7  mahallenin sorununu çözemeyen  84 mahallenin sorunlarını nasıl çözecek?

Burada gözden kaçan çok önemli bir konu daha var. Çubuk İlçesi emekli ve memur kenti. Ve bu yüzden en büyük sorunu ekonomik zorluklar olacak. Vatandaşlar kazandıklarını vergi olarak verecekler, geriye kalan olursa yaşamlarını sürdürecekler peki ne ile geçinecekler?

Gökçek’ten Urfa, Mardin’e var Çubuk’a Yok.

Pardon Çubuk’a da “sadaka kültürü” ve yardımlar var.

Merkez mahallelerde görülen manzaralar hiçte bir Metropol’e yakışan manzaralar değil..

Çubuk İlçesi 23 Temmuz 2004 tarihinde Metropol İlçe statüsüne geçti. Bu tarihten sonra;

Emlak vergileri hızla arttı, üçe, beşe katlandı.

Su paraları arttı; İçemediğimiz suya, konutlarda (mesken) m3.’ü 3,5 lira, işyerlerinde ise 7 lira oldu. Atık Su parası da yüzde 50’ye çıktı.

Reklam Tabela vergileri arttı.

Toplanan paraların tamamı keşke Büyükşehir’e bağlı ilçe ve köylerde harcansa idi.

Demek ki; Ankara’nın ilçe ve köylerinin yardıma ihtiyaçları yok.

Ankara’da taşra ilçelerinin ve köylerinin çoğu metropol dahilinde olmasına rağmen mezra görünümünde, Çubuk’ta ise durum daha da farklı.. Çubuk’un merkez mahallelerinin dışındaki yerler ile Kuzey’indeki köylerin hemen hemen hepsi mezra görünümünde çoğunun da yolu yok, suyu yok, kanalizasyonu yok, altyapısı yok. Yağmur yağdığında merkezdeki yollar da küçük göçlükler oluşuyor.

Ankara’nın köylerinde bile onlarca sorun varken, Gökçek Urfa ve Mardin’e nakdi yardımlar yapabiliyor. Ankaralılar ve Çubuklular soruyor, “Gökçek kimin belediye başkanı?”

Çubuk İlçesi vergiye gelince Çankaya İlçesi gibi Metropol İlçe, hizmete gelince mezra muamelesi görüyor. Büyükşehir’in ilçeye yaptığı hizmetler asli görevlerdir. Çubukluların parasıyla Çubuk’a hizmet veriyor. Çubuklular ise asli göreve şak şak yapıyor.

Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek; 2013 yılında Belediye Meclisi kararları ile, Mardin ili ve ilçelerine 7 milyon, memleketi olan Urfa ili ve ilçelerine ise 4 milyon lira nakdi yardım yapmıştır. Hani Büyükşehir, Türkiye’nin en borçlu Belediyesi idi?

Belediye olarak borcunuz yoksa, vatandaşlarında tüm sorunları çözülmüşse, tabii ki başka kentlere de yardım yapabilirsiniz. Size kimse karışamaz.  Ama size bağlı ilçe ve köylerin onlarca, yüzlerce sorunu varken, başka kentlere yardım etmenin mantığı nasıl açıklanır? Ne demişler; “Ayranı yok içmeye tahterevalli ile gider tuvalete.” Bir de, “Kendi başını düzemeyen, gelin başı düzermiş”.. Ne diyelim büyüklerimizin bir bildiği vardır!..

Çubuk köyleri hizmet beklerken, başka illere böyle büyük yardımların aktarılması vatandaşlar arasında dikkat çeken en önemli konulardan biri olarak karşımıza çıkıyor.

Çubuklular, belediyeye yaptıkları ödemeler sonucu, gelir kaynaklarının kendilerine hizmet olarak geri dönmesini istiyorlar. Bu da en tabii haklarıdır.

Gökçek Çubuk’ta belli aralıklarla erkek çocuklara top ve tabanca, kız çocuklara ise oyuncak bebek ve yine top dağıtmıştır.

Yine Çubuk’ta her gün fakir ailelere en az 3 ekmek dağıtmakta, zaman zaman yaklaşık 6 bin aileye de gıda ve temizlik maddesi dağıtmaktadır.

Ailelere olta verip balık tutturmak varken, onları ‘Sadaka Kültürü’ne mahkum etmiştir. Üstelik 2009 seçimlerinde de Çubuk, Kalecik ve Akyurt İlçelerinin oyları ile seçilmiştir. Bu mudur minnet borcunun karşılığı?  

Bu da gösteriyor ki; Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek, Urfa ve Mardin il ve ilçelerine gösterdiği hassasiyeti ve duyarlılığı Çubuk’a göstermemiştir. Çünkü, Çubuk siyasiler için 20 yıldır ‘çantada kekliktir.”

Hadis ne diyordu, “Nasıl yaşıyorsanız öyle yönetilirsiniz”. Veya “Siz nasıl olursanız yöneticilerinizde öyle olurlar.”

Günümüzde dinini çok iyi yaşayanlar olduğu muhakkak, ama başımıza gelen musibetlerin, belaların sebebi yine bizleriz, diye düşünebilir miyiz o iyi yaşayanlara rağmen?

                                   Hizmet Almak İçin İstemeyi Bilmeliyiz...

Hizmet almak için ağlamayı bilmek gerekir. Seçim zamanı hemen her parti adayları vatandaşlara birtakım vaatlerde bulunur. Hatta seçimden önce güçlü oldukları yerlerde gözle görülür hizmetler de verirler. Çubuk İlçesi de İktidar partilerine en yüksek oranda oylar vermiştir. Bu konuda ülke çapında dereceye bile girmiştir.

Siyasiler isterse ilçenin her karış toprağına tekrar tekrar asfalt atılır. Bizim siyasilerimizin böyle bir meziyetleri yoktur. Ağlamayı bilmezler, hiçbir kimseden de bir şey istemezler...

İddia ediyorum; Çubuk İlçesi bu seçimde de, “OY DEPOSU” olmaya mahkûm... Dün öyle idi, Yarın da öyle olacak. Çünkü Çubukluların,

Bir deyim vardır, “Başına (kafasına) vur, ekmeğini elinden al”.

Karakter olarak uysal olan kişilerin elinden bir şeyi almak çok kolaydır. Kimseye ses çıkarmaz ellerindeki hemen karşısındaki kişilere verenler için kullanılan bir deyimdir.

Bu deyim adeta çubuklularla özdeş hale gelmiştir.

30 Mart Yerel Seçimleri’nde İlçemizde, belediye başkanı kim ve hangi parti adayı olursa olsun işi çok zor. 84 mahallemiz olacak. / merkez mahallesinin onlarca sorunu varken bir de buna 77 yeni mahallenin; Altyapı, kanalizasyon, su, yol, ulaşım, doğalgaz vb. sorunları eklenecek.  Bun sorunların altından nasıl ve hangi projelerle kalkacaklar? Allah kolaylık versin...

Kimler gelip kimler geçmedi ki oy pusulalarından; hepsinin de vaatleri seçimden sonra mazi oldu.

Bekleyip göreceğiz.