9 Kasım"da sinemalarda vizyona girecek olan bir Mesut Uçakan filmi Anka Kuşu –Bana Sırrını Aç- protokol galası 7 Kasım 2007  Çarşamba akşamı Ankara Batı Sineması salonunda yönetmen, oyuncu ve teknik kadronun katılımı ile yapıldı.

Gecede film öncesi verilen ikram faslında siyaset, iş dünyası ve sanat camiasının yanı sıra Ankara bürokrasisinin önemli isimleri de oradaydı. Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği MÜSİAD, Türkiye Yazarlar Birliği ve Seçil Giyim"in katkılarıyla düzenlenen galada aşina dostların yanı sıra İstanbul"dan film için teşrif edenler de vardı. Şöyle bir göz attığımızda kokteyl salonunda TBMM Başkanı Köksal Toptan, BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, milletvekilleri, bürokratlar- ki Çubuklu olması dolayısıyla dostumuz Maliye Bakanlığı Personel Genel Müdürü Ümit Aksoy, yazarlar, çizerler ve ev sahibi olmalarından ötürü özellikle iş adamlarımız –ki burada da yine bir Çubuklu Ahmet Öztürk kardeşimizden söz etmek istiyorum. Özkul Karo Sanayi, Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Öztürk aynı zamanda Ankara Ticaret Odası ve Ankara Sanayi Odası"nda da görev yapmaktadır. Kendisini Çubuk ve Çubuklulara yaptığı yardımlardan ve Çubuk Platformundaki hizmetlerinden de yakından tanıyoruz. Misafirler arasında Meclis Genel Sekreteri Ali Osman Koca, Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ulvi Saran, Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, Yenimahalle Belediye Başkanı Ahmet Duyar, Emniyet Genel Müdür Yardımcısı  Mehmet Tokgöz, kişisel gelişim konularında verdiği konferanslar ve çok satan kitaplarıyla yakından tanıdığınız şu anda Star gazetesinde  yazan Muhammed Bozdağ, TRT Genel Müdür Yardımcısı Muhsin Mete, Tarım Kredi Kooperatifleri Genel Müdürü Bedrettin Yıldırım gibi isimler ilk aklıma gelenler..

Gecede TYB Başkanı Hicabi Kırlangıç ve MÜSİAD Ankara Başkanı Hüdaverdi Çakır"ın selamlama konuşmalarının ardından konuşan TBMM Başkanı Köksal Toptan"ın film için düşüncelerinin kıtalar ötesi başarı sağlamasına yönelik dileklerini filmi izledikten sonra vereceğimi düşünmeden edemedim. Film yönetmeni Mesut Uçakan ise film çekimi sırasında yaşadığı maddi sıkıntıları dile getirerek bu filmden de ekonomik yönden başarı sağlayamaz ise son filmi olduğunun da altını çizdi ve seyirciye filmi birlikte izlediklerinin unutulmamasını hatırlattı. Daha sonra filmde rol alan oyunculardan salonda bulunan bir kısmının sahneye davet edilerek çiçek takdim edilmesinin ardından gözler beyaz perdeye yöneldi.

Salonda ses düzeninin hatası film ile birlikte ortaya çıkınca filmi seyretmek biraz sıkıcı oldu. Yanımda oturan Ses Tv proğram yapımcısı ve Ankara Büyükşehir Belediyesi Tiyatro yönetmeni Mehmet Tahir İkiler"de durumdan rahatsız olduğunu ifade ettiğinde yapacak bir şeyimiz olmadığının farkındaydık.

Filmin konusuna gelince.. anlatmayacağım.. merak edip seyretmeye gitmeniz gerekiyor. Ancak şu kadarını söyleyebilirim Mesut Uçakan tarzında bir film. Filmin verdiği mesajın çok sert kareler ile geçiştirilmesi de ayrı bir konu. Mesajların diyaloglar ile sıklıkla zikredilmesi sinema tekniğinin daha güzel nasıl kullanılabileceği sorusunu da aklımıza getirmektedir. Ancak sayın Uçakan"ın gecede yaptığı konuşmada kürsüden konuşmanın film yönetmeni olmaktan daha zor olduğunu belirtmesinden sonra ben de yazmanın daha kolay olduğunu ifade edebilirim. Gerçekten film ile mesaj vermenin ne denli zor olduğunu bu film ile tespit edebilirsiniz. Bazıları illa mesaj vermek zorunda mısınız derler ise bir şey demem. Ancak yaratılışımızın gayesinin ne olduğunu da sorgulamamız gerekir diye düşünülmesini tavsiye ederim. Ne diyelim Güzel Çubuk"un güzel insanları film seyrettikten sonra değerlendirilmesini kendileri yapmalıdır. Selam ve dua ile…